Bilim insanları, et içermeyen bir beslenme planının, bol miktarda taze meyve, sebze ve yağsız süt ürünleriyle birlikte sağlıklı yaşlanma üzerinde güçlü bir etkisi olduğunu keşfetti. Yapılan kapsamlı bir araştırma, et tüketimini bırakmanın, ilerleyen yaşlarda kanser, diyabet ve bilişsel gerileme gibi 11 ölümcül sağlık sorunundan korunmanın anahtarı olabileceğini ortaya koyuyor.
Bu bulgular, daha önce et tüketiminin kalp hastalıkları, kanser gibi hastalıklarla ilişkilendirildiğini gösteren araştırmalarla paralel bir sonuç oluşturuyor. Özellikle dana, kuzu eti gibi etlerin sağlık açısından riskleri artırdığı belirlenmişti.Bitki bazlı beslenme, bağırsakları güçlendiren lifler, hayati vitaminler ve mineraller açısından zenginken, kalp ve beyin sağlığını olumsuz etkileyebilecek fazla yağ ve tuz içeriğinden yoksundur.Uluslararası araştırmacılar, 30 yılı aşkın bir süre boyunca, 50’li yaşlardaki 100.000 Amerikalının sağlık ve beslenme alışkanlıklarını inceledi. Çalışma, 11 yaygın yaşa bağlı hastalığın görülme sıklığını kaydederek önemli veriler elde etti. Bunlar arasında kanser, diyabet, kalp krizi, kalp hastalıkları, felç, böbrek yetmezliği, akciğer hastalıkları, Parkinson ve multipl skleroz gibi durumlar yer alıyordu. Ayrıca katılımcıların bilişsel işlevleri ile genel fiziksel ve ruhsal sağlıkları da değerlendirildi.Araştırmacılar, bitki bazlı diyetleri benimseyenlerin, et ağırlıklı beslenenlere göre 11 hastalıktan korunma ve bilişsel, fiziksel, ruhsal iyilik hallerini koruma oranlarının yüzde 86 daha fazla olduğunu belirledi. Tamamen bitki bazlı bir diyet uygulayanların ise ciddi sağlık sorunlarından kaçınma şansının yüzde 46 daha yüksek olduğu tespit edildi.Araştırmacılar, aşırı işlenmiş gıdaların, örneğin hazır yemekler, dondurulmuş pizzalar, gazlı içecekler ve ekmek gibi gıdaların fazla tüketilmesinin ‘sağlıklı yaşlanma’ olasılığını yüzde 32 oranında azalttığını buldu.Kanada, ABD ve Danimarka’dan araştırmacılar, Nature Medicine dergisinde yayımladıkları makalelerinde, bulgularının dünya genelinde artan yaşlanan nüfus dikkate alındığında kritik öneme sahip olduğunu vurguladı. Araştırmacılar, sağlıklı hayvansal gıdaların orta düzeyde dahil edildiği, bitki bazlı gıdalarla zenginleştirilmiş beslenme düzenlerinin sağlıklı yaşlanmayı artırabileceğini ve bu bilgilerin gelecekteki beslenme kılavuzlarına yol gösterebileceğini belirtti.Uzmanlar, sağlıklı yaşlanmanın ve genel sağlık iyiliğinin temelinin doğru beslenme olduğunu vurguluyor. İşte dengeli beslenme için bazı öneriler:Her gün en az 5 porsiyon çeşitli meyve ve sebze tüketin. Tüm taze, dondurulmuş, kurutulmuş ve konserve meyve ve sebzeler bu kapsama girer.Öğünlerinizi, tercihen tam tahıllı gıdalar olan patates, ekmek, pirinç, makarna gibi nişastalı karbonhidratlar üzerine kurun.Günde 30 gram lif tüketmeye özen gösterin.Daha az yağlı ve şekerli seçenekler tercih edin; süt veya süt ürünlerine alternatifler (örneğin soya içecekleri) kullanın.Haftada 2 porsiyon balık (birinin yağlı olmasına dikkat edin), fasulye, bakliyat, yumurta ve et gibi protein kaynaklarına yer verin.Doymamış yağları ve ezmeleri tercih edin, yağ miktarını sınırlayın.Günde 6-8 bardak su içmeyi unutmayın.Yetişkinler için günlük tuz tüketimi 6 gramdan, doymuş yağ miktarı ise kadınlar için 20 gram, erkekler içinse 30 gramdan az olmalıdır.Sağlıklı bir diyet, yalnızca fiziksel sağlığı desteklemekle kalmaz, aynı zamanda zihinsel ve duygusal iyilik hâlini de güçlendirir. Uzmanlar, doğru beslenmenin bu unsurların tümü üzerinde uzun vadeli faydalara sahip olduğuna dikkat çekiyor.