Çernobil patlasmasının 39. yıldönümü

Dünyanın gördüğü en büyük nükleer felaket olan Çernobil kazasının üzerinden tam 39 yıl geçti. Ukrayna’daki santralde meydana gelen patlamanın etkileri hala doğayı ve insanları tehdit ediyor.

Takvimler 26 Nisan 1986’yı gösterdiğinde, gece yarısı Ukrayna’daki Çernobil Nükleer Santrali’nden yükselen iki şiddetli patlama sesi, gökyüzünü aydınlattı.

O gece, santralde bir test yapılacaktı. Bu amaçla güvenlik sistemleri devre dışı bırakıldı.

Ancak test sırasında beklenmeyen bir enerji dalgası oluştu ve güvenlik önlemleri devrede olmadığı için acil sistemler çalışmadı. Sonucunda ise 20’nci yüzyılın en büyük nükleer felaket yaşandı.  Patlamayla birlikte reaktörde sıcaklık 2 bin dereceyi aştı, çevredeki her şeyi eriten şiddetli bir yangın başladı. Yangın tam dokuz gün boyunca sürdü. İlk etapta 31 kişi hayatını kaybetti, ancak asıl ölümcül tehdit kazadan sonra atmosfere yayılan radyoaktif bulutlardı.

Radyoaktif parçacıklar, sadece iki gün içinde İskandinavya’ya ulaştı. Sağanak yağmurlar ve rüzgarlar yoluyla geniş bir alana yayılan radyasyon, milyonlarca insanı etkiledi. Başta olay örtbas edilmeye çalışılsa da, patlamanın büyüklüğü kısa sürede tüm dünyada yankı buldu. Yıllar içinde kanser vakalarındaki artış ve doğa üzerindeki yıkıcı etkiler, felaketin ağır bilançosunu daha da gözler önüne serdi. Patlamanın yaşandığı dördüncü reaktörün etrafı çelik bir kafesle kapatılmış olsa da bölgede radyoaktif kirlilik hala devam ediyor. Çernobil, insanlık tarihine “unutulmaması gereken bir ders” olarak kazındı.

Door Haluk