Belirtileri umursamadı ama kanserin uyarı işaretiydi

İngiltere’de yaşayan 23 yaşındaki Jessica Tappenden-Rowell, inatçı bir ağız ülserinin ölümcül bir kansere dönüşmesi sonucu dilinin bir kısmının alınmasıyla hayatını değiştirdi. Genç kadın, benzer belirtileri yaşayan kişilerin ağız yaralarını asla hafife almamaları gerektiği konusunda uyarıda bulunuyor.

Geçen yıl Mayıs ayında dilinin altında beliren bir lezyonu, yorgunluk ve aşırı yoğunluk belirtisi olarak değerlendiren Tappenden-Rowell, başlangıçta fazla endişelenmedi. Ancak birkaç ay içinde ülserin ağrıları artmaya başladı. Esnerken ve yemek yerken sık sık ağladığını belirten genç kadın, “Daha da garipleşmeye başladı, kızarıklık vardı ve etrafında beyaz şişlikler oluştu. Durumun kötüleştiğini görebiliyordum,” dedi.
Başlangıçta durumun ciddi olabileceğini düşünmeyen Tappenden-Rowell, tedavi için aile hekimine başvurdu. Ancak, sevk edildiği hastanede yapılan biyopsi sonucunda, Ağustos ayında kendisine skuamöz hücreli karsinom (ağız kanseri) teşhisi kondu. “Bu sanki suratıma tokat gibi çarptı,” diyerek yaşadığı şoku anlattı. “Hiç beklemediğim bir şeydi, aniden kanser oldum ve hayatımı değiştirecek bir ameliyat geçirmem gerekti.”
Skuamöz hücreli karsinom, ağız kanserlerinin yaklaşık yüzde 90’ını oluştururken, İngiltere’deki en yaygın ikinci cilt kanseri türüdür. Erken evrede teşhis edilen hastaların yaklaşık yüzde 99’u beş yıl ve daha fazla hayatta kalabiliyor, ancak hastalık ilerlediğinde hayatta kalma oranı yüzde 50’ye kadar düşebiliyor.
Ağız kanseri belirtilerinin arasında, iki hafta içinde geçmeyen ülserler, ağızda kırmızı veya beyaz lekeler, dudaklarda veya ağızda yumrular ve yutma zorluğu yer alıyor.Tappenden-Rowell’in tedavisi, kanserli bölgenin dilinden çıkarılması ve yerine kolundan alınan deri parçasının yerleştirilmesiyle gerçekleştirildi. “Kolumdan alınan deri parçası, damarlar ve atardamarla birlikte dilime yerleştirildi. Ameliyat sonrası yoğun bakımda uyandığımda, dilime alışabilmem için sadece yumuşak gıdalarla beslenmem gerektiğini öğrendim,” diyen Tappenden-Rowell, bir yıl sonra hala çikolata gibi bazı gıdaları tüketmekte zorlandığını belirtti.
İlk başlarda konuşmanın oldukça zor olduğunu ve dil kaslarının zayıfladığını anlatan Tappenden-Rowell, “Çok yavaş konuşmaya başladım. Dilime alışmam aylarımı aldı. İnsanlar şimdi ‘eskiden olduğu gibi konuşuyorsun’ diyorlar ama hâlâ zorlandığım günler oluyor,” dedi.Tappenden-Rowell, kanserin ortadan kalktığını ve ameliyatın başarılı geçtiğini öğrendiğinde çok şaşırdığını belirtti. “Cerrahım, telefonda konuşurken boğazını sıkıyordu. Ne yaptıkları inanılmazdı. Kolumdan bir parça alıp ağzıma koydular,” diyerek ameliyatın karmaşıklığını vurguladı.
Tappenden-Rowell, ağız içindeki sıra dışı lezyonları fark eden kişilerin vakit kaybetmeden doktorlarına başvurması gerektiğini vurguladı. “Eğer ülseriniz iki hafta içinde geçmezse, hemen kontrol ettirin. Ne kadar erken giderseniz, büyük bir ameliyat olma ihtimaliniz o kadar azalır,” diyerek uyarıda bulundu.Tappenden-Rowell’in yaşadığı deneyim, ağız sağlığının önemini bir kez daha gözler önüne sererken, erken teşhisin hayat kurtardığını gösteriyor.

Door Haluk