ABD’nin bir hafta içinde İran’a saldırmaya karar vermesini mercek altına alan The Guardian gazetesi, Trump’ın da önceki ABD yönetimlerinde olduğu gibi Netanyahu’nun tuzağına düştüğünü yazdı.
ABD Başkanı Donald Trump’ın onayıyla İran’daki üç nükleer tesise saldırı düzenlenmesiyle ABD fiili olarak İsrail’in yanında İran’a karşı savaşa girmiş gibi görünüyor. Yeniden başkan olmadan önce tekrar tekrar ABD’yi “yabancı savaşlardan uzak tutacağını” vadeden Trump’ın İran’a saldırı düzenlenmesine yeşil ışık yakması çeşitli yorumları da beraberinde getirdi. The Guardian gazetesinden Andrew Roth, “Bir hafta nasıl bir fark yaratıyor: Trump, Netanyahu’nun tuzağına düştü” başlıklı bir analiz kaleme aldı. Roth, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya işaret ederek, “İnsanlar ABD Başkanı’nı İsrail Başbakanı’nın çekimine direndiği için övmeye başlamıştı. Peki, şimdi ne oldu?” diye sordu. “TRUMP YENİ BİR İLİŞKİ KURABİLECEĞİNİ İMA ETMİŞTİ AMA…” “Donald Trump, seçildiğinde Beyaz Saray’dan istediğini elde etmeye alışmış İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile yeni bir ilişki kurabileceğini ima etmişti” gözlemine yer verilen yazıda, “Fakat Trump’ın göreve gelmesinden sadece 150 gün sonra seleflerinin düştüğü tuzağa düştüğü ve nesillerdir İran’a karşı en etkili saldırıyı başlattığı anlaşılıyor” ifadeleri kullanıldı. İlk işaretlerin Trump yönetiminin Netanyahu’nun askeri hırslarını dizginleyeceği yönünde olduğuna işaret edilen yazıda, Netanyahu’nun Trump yönetiminin caydıramadığı bir dizi saldırısının ardından ABD’yi İran’ın uranyum zenginleştirme tesislerine doğrudan saldırmaya yönlendirdiğinin anlaşıldığı belirtildi. Analizde, “ABD şimdi ise kendisini kolayca topyekûn bir savaşa sürükleyebilecek bir misillemeye hazırlanıyor” gözleminde bulunuldu. “BİR HAFTA NE KADAR BÜYÜK FARK YARATIYOR…” The Guardian’ın analizine göre, Netanyahu, daha önceki ABD yönetimlerini “bölgedeki askeri maceralarını destekleme” konusunda yanına almayı başarmış olsa da İsrail’i eleştiren bazı isimler, Netanyahu’nun çekimine kapılmayıp buna direnç gösterebilmesi dolayısıyla Trump’ı övmeye başlamıştı. Fakat cumartesiyi pazara bağlayan gece yaşananların ardından Trump’ın “önsezilerinin değiştiği” açıkça ortaya çıktı. Buna göre, Trump’a yakın isimlerin de “Amerika’yı yeniden büyük kıl” (MAGA) sloganıyla bilinen Trump’ın Cumhuriyetçi seçmen kitlesinin dış politikaya “izolasyonist yaklaşımından” daha “savaş yanlısı” bir yaklaşıma geçtiği görülüyor. Trump’ın seçim öncesinde yeni savaşlardan uzak duracağına dair açıklamalarının da hatırlatıldığı yazıda, “Bir hafta ne kadar da büyük fark yaratıyor. ABD şimdi İsrail’in saldırılarını tamamen onaylamış ve saldırıya katılmış gibi görünüyor. Bu ise Ortadoğu’da yeni bir savaşa yol açabilecek bir dizi tırmanışın zeminini hazırlıyor” değerlendirmesine yer verildi. “ABD’NİN ORTADOĞU’DAKİ MÜTTEFİKİ CESARETLENMİŞ GÖRÜNÜYOR” Bunun gelecek için ne anlama geldiği sorusunun da yöneltildiği yazıda, Trump’ın hem kamuoyu önünde hem de özel olarak ABD’nin İran’ın nükleer tesislerine saldırılarının tek seferlik “misyonlar” olduğunu söylediği aktarıldı. Trump’ın yardımcısı JD Vance ise sınırlı bir saldırının Tahran’ın misilleme yapması halinde uzun vadeli bir “misyona” dönüşebileceği uyarısında bulundu. Netanyahu’nun saldırıların ardından Trump’a tebrik mesajının da anımsatıldığı analizde, “Trump, şimdilik saldırı düzenleyerek orta yolu bulmaya çalışıyor ama uzun sürecek bir savaşa yol açacak bir tırmanışı önleyebileceğini de öne sürüyor. Fakat ABD’nin Ortadoğu’daki kilit müttefiki (İsrail ve Netanyahu), Trump’ın baskınıyla yalnızca cesaretlenmiş gibi görünüyor” gözlemine yer verildi.