DSÖ verileri, pandemi sonrası çocukluk çağı aşılarında son 30 yılın en büyük düşüşünün yaşandığını ortaya koydu. Uzmanlar, dünya genelinde yeniden yükselişe geçen kızamık ve boğmaca salgınlarına karşı acil önlem çağrısı yapıyor.
Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) yayımladığı yeni bir çalışmaya göre, 2019 ile 2022 yılları arasında dünya genelinde yaklaşık 67 milyon çocuk rutin çocukluk çağı aşılarını kaçırdı. Pandemi sürecinde yaşanan sağlık hizmeti kesintileri ve aşıya olan güvenin azalması, kızamık ve boğmaca gibi daha önce kontrol altına alınan hastalıkların dünya genelinde yeniden artmasına yol açtı.DSÖ araştırmacıları bu durumu, “son otuz yılın en büyük ve sürekli çocukluk çağı aşı gerilemesi” olarak tanımlıyor. Bu gerileme, yalnızca çocukları değil, zaten zorlanan sağlık sistemlerini de tehdit ediyor.En bulaşıcı hastalıklardan biri olan kızamık, bağışıklık sistemi zayıf bireyler arasında hızla yayılıyor. Küresel kızamık vakaları, 2023’te 10,3 milyona ulaştı ve bu rakam, bir önceki yıla göre %20 artış anlamına geliyor. Bu vakaların neredeyse yarısını beş yaş altındaki çocuklar oluşturdu.Pandemi nedeniyle milyonlarca çocuğun aşı takviminde aksama yaşadığına dikkat çekilen raporda, 2021 yılı itibarıyla 40 milyon çocuğun en az bir doz kızamık aşısını hiç yaptırmadığı vurgulandı.DSÖ raporunda boğmaca vakalarındaki artış da dikkat çekici. 2021 ile 2024 arasında ABD’de bildirilen boğmaca vakalarının %1500’den fazla arttığı, 2025 yılı itibarıyla 7.100’den fazla vakanın kaydedildiği bildirildi. Bu artış, özellikle bebekler için ciddi risk oluşturuyor. Altı ayın altındaki bebeklerde hastaneye yatış ve ölüm oranlarında belirgin bir yükseliş gözleniyor.Uzmanlar, boğmaca vakalarındaki bu artışın DTaP (difteri, tetanoz, boğmaca) aşısı oranlarının düşmesiyle doğrudan ilişkili olduğunu belirtiyor.BMJ’nin yayımladığı küresel analiz ve farklı sağlık kuruluşlarının verileri, COVID-19 pandemisinin ardından kızamık, boğmaca, tüberküloz ve çocuk felci gibi önlenebilir hastalıklarda dünya genelinde belirgin bir artış yaşandığını ortaya koydu. Bu artışın temel nedenleri arasında aşı kampanyalarının sekteye uğraması, toplumun aşıya olan güveninin azalması ve sağlık hizmetlerine erişimdeki eşitsizlikler yer alıyor.Örneğin, ABD’de MMR (kızamık, kabakulak, kızamıkçık) aşılanma oranı, toplum bağışıklığı için gerekli olan %95’in altına düşerek %92,5’e geriledi. Teksas eyaletinde bu oran, 2019’daki %96,9 seviyesinden 2025’te %93,2’ye kadar düştü.Kızamık, sadece döküntü ve ateşle sınırlı kalmıyor; zatürre, körlük, ensefalit ve uzun süreli bağışıklık baskılanması gibi ciddi komplikasyonlara yol açabiliyor. Enfekte olan her beş çocuktan biri ağır hastalık geçiriyor. Özellikle beş yaş altı çocuklar ve 30 yaş üstü bireylerde ölüm riski artıyor.Boğmaca ise özellikle bebeklerde şiddetli öksürük krizlerine, kaburga kırıklarına ve hayati tehlike arz eden apne nöbetlerine neden olabiliyor. Bir yaş altındaki bebeklerin yaklaşık üçte biri hastaneye kaldırılıyor.DSÖ, UNICEF ve diğer sağlık kuruluşları, küresel aşılamanın eski seviyelerine dönmesi ve kamuoyunun güveninin yeniden inşası için şu adımların atılması gerektiğini vurguluyor:Aşı hizmetlerine erişimi kısıtlı olan topluluklar öncelikli hedef alınarak bağışıklama kampanyalarının güçlendirilmesiYanlış bilgiyle mücadele edilerek aşı güveninin yeniden tesis edilmesiSalgınlara karşı erken uyarı sistemlerinin güçlendirilmesi ve hızlı müdahale ekiplerinin aktif hale getirilmesiHamile kadınlar ve bakıcıların hatırlatma dozları konusunda bilgilendirilmesiKızamık ve boğmaca gibi hastalıkların yeniden ortaya çıkışı, aşılama konusundaki gevşemenin nelere mal olabileceğini gözler önüne seriyor. Uzmanlar, “Rehavete kapılmak için bir dakikamız bile yok” uyarısını yineliyor. Aşılama oranlarının hızla artırılması, gözetim sistemlerinin etkinleştirilmesi ve toplumsal bilincin güçlendirilmesi, kazanılmış sağlık başarılarının korunması açısından kritik önem taşıyor.