Japonların uzun yaşam sırrı merak ediliyor. Uzmanlar, Japonya’daki uzun yaşam sırrını balık ve sebze ağırlıklı beslenme, güçlü sosyal bağlar, aktif yaşam tarzına bağlıyor.
Japonya, 1 Eylül 2025 itibarıyla yaklaşık 100.000 yüz yaşını aşmış kişiyle dikkat çekici bir dönüm noktasına ulaştı. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 99 bin 763 kişi 100 yaş ve üzerinde yaşıyor. Bu sayı, artışın üst üste 55. kez devam ettiğini ortaya koyuyor.Uzmanlar, Japonya’daki olağanüstü uzun ömrü; balık ve sebze ağırlıklı beslenme, güçlü sosyal bağlar, aktif yaşam tarzına bağlıyor. Temiz çevre, koruyucu sağlık önlemleri ve düzenli taramalar da önemli faktörler arasında.En yaşlı kişi, 114 yaşındaki emekli doktor Shigeko Kagawa olurken; erkekler arasında rekoru 111 yaşındaki Kiyotaka Mizuno elinde bulunduruyor. Yüz yaşını geçenlerin yaklaşık %88’i kadınlardan oluşuyor.Beslenme: Japon mutfağı balık, sebze, soya ürünleri, deniz yosunu ve mantarı öne çıkarıyor. Kırmızı et ve işlenmiş gıdaların tüketimi oldukça düşük. Özellikle Okinawa’da “hara hachi bu” adı verilen, yüzde 80 doyana kadar yeme alışkanlığı yaygın.Sağlık: Kalp hastalıkları ve bazı kanser türleri, Batı ülkelerine kıyasla daha düşük oranlarda görülüyor. Omega-3 açısından zengin beslenme, düşük doymuş yağ tüketimi ve tuz kontrolü bu tabloya katkı sağlıyor.Sosyal yaşam: “İkigai” olarak bilinen yaşam amacı duygusu, güçlü sosyal bağlar ve aktif toplumsal roller, yaşlıların zihinsel ve fiziksel sağlığını destekliyor.Aktif yaşam: Günlük yürüyüşler, bahçecilik, toplu taşıma kullanımı ve egzersiz alışkanlığı ileri yaşlara kadar hareketliliği koruyor.Sağlık sistemi: Gelişmiş altyapı, düzenli taramalar ve koruyucu sağlık hizmetleri uzun ömür üzerinde belirleyici etkenler arasında.Genetik ve kültür: Araştırmalar, bazı genetik avantajların yanı sıra yaşlılara duyulan saygının ve olumlu yaşlanma kültürünün de etkili olduğunu gösteriyor.Japonya’nın bu başarısının yanında önemli sorunlar da bulunuyor. Yaşlanan nüfus, sağlık sistemi, sosyal güvenlik ve emeklilik bütçeleri üzerinde baskı oluşturuyor. Düşük doğum oranı ise gelecekte bakım ve destek mekanizmalarının sürdürülebilirliğini tehdit ediyor.Okinawa’nın uzun ömürlü nüfusunda son yıllarda görülen azalma, Batılı yaşam tarzının ve işlenmiş gıda tüketiminin olumsuz etkilerini gözler önüne seriyor.Uzmanlara göre Japonya’nın deneyimi, uzun ömür için “sağlıklı beslenme, sosyal bağların korunması, düzenli hareket ve yaşam amacının” temel belirleyiciler olduğunu kanıtlıyor.Japonya, yalnızca uzun yaşamanın değil, aynı zamanda sağlıklı yaş almanın da mümkün olduğunu dünyaya göstermeye devam ediyor.