Gazze’ye doğru ilerleyen Küresel Sumud Filosu, İsrail’in müdahale tehdidiyle karşı karşıya. Filo, daha önceki misyonların saldırıya uğradığı yüksek riskli bölgeye giriş yaptı. Son yapılan açıklamada, 20’den fazla İsrail gemisinin filoya yaklaştığı belirtildi. Milli Savunma Bakanlığı, filodan 3’ü Türk vatandaşı 11 kişinin tahliye edildiğini duyurdu.

İsrail’in filoya müdahale planı uluslararası hukuku yeniden tartışmaya açtı.
Sumud Filosu’nun sosyal medya hesabından, yolculuğa ilişkin paylaşım yapıldı.
Paylaşımda İsrail savaş gemilerinin görüldüğü ve bir saat içinde müdahale beklendiği belirtildi.


İsrail kamu yayıncısı Kan, ordunun filoyu durdurmak için donanma komandoları ve savaş gemileri hazırladığını, gemilerin bir kısmını batırmayı planladığını bildirdi.
İsrail, yüzlerce aktivisti donanma gemilerinde gözaltına almayı, sorguladıktan sonra Aşdod Limanı üzerinden sınır dışı etmeyi hedefliyor.

MSB’den yapılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Doğu Akdeniz’de seyreden sivil gemilerle gerçekleştirilen insani yardım faaliyetleri kapsamında şu ana kadar yardım talebinde bulunan 3’ü Türk vatandaşı olmak üzere 11 kişi Deniz Kuvvetleri unsurlarımızca karaya tahliye edilmiştir.”

En çok ses getiren olay 31 Mayıs 2010’da Mavi Marmara gemisine uluslararası sularda düzenlenen baskında yaşandı.
İsrail komandoları 10 aktivisti öldürdü, onlarcasını yaraladı. Olay Türkiye–İsrail ilişkilerinde uzun süreli kriz yarattı.

Teknede iklim aktivisti Greta Thunberg ve Filistin kökenli Fransız Avrupa Parlamentosu üyesi Rima Hassan gibi tanınmış isimlerin bulunması, olayı dünya gündeminin üst sıralarına taşıdı.

Ancak Freedom Flotilla, İsrail güçlerinin müdahale sırasında drone’lar kullandığını ve teknedekilere “tahriş edici bir madde” sıktığını belirterek, operasyonu “hukuksuz” diye niteledi.

Münhasır Ekonomik Bölge (MEB): 370 kilometreye kadar uzanıyor. Burada balıkçılık, sondaj gibi faaliyetler düzenlenebilir; fakat seyrüsefer serbesttir.
Açık denizler (uluslararası sular): Dünyanın denizlerinin yüzde 64’ünü kapsar ve hiçbir devletin kontrolünde değildir.1982 BM Deniz Hukuku Sözleşmesi (UNCLOS) uyarınca açık denizlerde gemilerin serbest dolaşım hakkı garanti altındadır. Gemiler, yalnızca kendi bayrak devletlerinin yargı yetkisine tabidir.

BM Deniz Hukuku Sözleşmesi (UNCLOS): Açık denizlerde serbest seyrüseferi garanti eder.
San Remo Deniz Hukuku El Kitabı: Aç bırakmaya yol açan veya insani misyonları hedef alan abluka yasa dışıdır.
BM Güvenlik Konseyi 2720 ve 2728 sayılı kararları: İnsani yardıma engelsiz erişim talep eder.
Soykırım Suçunun Önlenmesi Sözleşmesi: Sivilleri kasten tehlikeye atmayı yasaklar.
Dördüncü Cenevre Sözleşmesi: İnsani yardıma serbest geçiş hakkı tanır.
Roma Statüsü: Sivilleri aç bırakmayı savaş suçu olarak tanımlar.