
Gazze’nin güneyindeki Han Yunus kentinde, savaş nedeniyle evleri yıkılan onlarca Filistinli aile mezarlıklarda barınıyor. Mezar taşlarını oturak, mezarları ise sığınak olarak kullanan aileler, korku ve güvensizlik içinde hayatta kalma mücadelesi veriyor.

Evleri yıkılan ve çatışmaların tahrip etmediği güvenli bir yer bulamayan bazı Filistinliler, mezarlıklarda barınmaya başladı. Bu aileler için mezar taşları oturma yeri, mezarlar ise tek sığınak hâline geldi.
Associated Press (AP) ajansının haberine göre, kentin tozlu bir kenar mahallesindeki mezarlıkta yaklaşık 30 aile barınıyor.
Beş aydır çocuklarıyla birlikte burada yaşayan Maysa Brikah da onlardan biri. Brikah’ın evi yıkılırken, yaşadığı mahalle ise İsrail ordusunun kontrolüne geçti.
Brikah, “Güneş batınca çocuklar korkuyor. Geceleri köpeklerden ve ölülerden korktukları için dışarı çıkamıyorlar” diye konuştu.

Bazıları yıkılmış evlerine dönmeye çalışırken, Brikah ailesi gibi pek çok kişi ise İsrail’in kontrolünde olmayan bölgelerde hayatta kalma mücadelesi veriyor.
Ölülerin arasında yaşamak rahatsız edici olsa da pek çok ailenin başka seçeneği bulunmuyor.Evsiz kalmasının ardından üç aydır mezarlıkta yaşayan Muhammed Şmah, AP’ye şunları söyledi: “Ben yetişkin bir adamım ama geceleri mezarlıklardan yine de korkuyorum. Çadırın içine saklanıyorum.”
Şmah, mezarlığa sadece 200 şekel (yaklaşık 60 dolar) ile geldiğini ve ailesini bir arkadaşının yardımıyla buraya getirdiğini anlattı.
Eşi Hanan ise küçük bir kaptan bulaşık yıkarken her damla suyu dikkatle kullanıyor. Hanan, “Mezarlıkta hayat korku, kaygı ve sıkıntıyla dolu. Yaşadığımız stres yüzünden uyuyamıyoruz” ifadelerini kullandı.

İsrail ise Hamas’ı, mezarlıkları mensuplarını ve silahlarını gizlemek için kullanmakla suçluyor ve bu tür alanların askeri amaçla kullanılması hâlinde koruma statüsünü yitirdiğini savunuyor.
Savaş, Gazze genelinde defin geleneklerini de altüst etti. Mezarlıkların yıkılması ya da ulaşılamaz hâle gelmesi nedeniyle cenazeler, hastane avlularına ve boş arazilere defnediliyor.

Han Yunus’ta her hafta yeni mezarlar kazılıyor ve bu mezarlar sadece kuma dikilmiş taşlarla işaretleniyor.
Mezarların arasında barınan aileler için bu kayıp döngüsü devam ediyor. Muhammed Şmah, “Ateşkesten sonra da mezarlığın içindeki hayatım aynı. Hiçbir şey kazanmadım” diye ekledi.
