Estonya, 600 sığınaklık “Baltık Savunma Hattı”nın ilk adımını attı

Estonya, Rusya ile olan güneydoğu sınırı boyunca Baltık Savunma Hattı projesi kapsamında ilk beton sığınakların kurulumuna başladı.

Estonya Savunma Yatırımları Merkezi Sözcüsü Krismar Rosin’in verdiği bilgilere göre, şu anda yedi sığınak kurulum için hazır durumda. Yıl sonuna kadar toplam 28 sığınağın tamamlanması hedefleniyor. Bu ilk aşama, AB ve NATO’nun doğu kanadını güçlendirmeyi amaçlayan 600 sığınaklık ağın başlangıcını oluşturuyor.

 

Estonya medyasında yayınlanan haberlere göre sığınaklar, Setomaa Belediyesi ve Estonya’nın güneydoğusunda konuşlandırılıyor. Planlanan 28 sığınağın 27’si kamu arazilerinde, yalnızca biri özel mülkiyette yer alıyor. Yetkililer, projenin kesin zaman çizelgesinin hâlâ belirsiz olduğunu kabul ediyor.

 

MALİYETLER DOĞRU HESAPLANAMADI

 

Projenin, başlangıçta planlanandan bir yıl gecikmeli hayata geçtiği belirtildi. Bunun temel nedeni, tüm sığınaklar için açılan ilk ihalede firmaların, güvenlik gerekçesiyle gizli tutulan kesin konumları bilmemeleri nedeniyle maliyetleri doğru hesaplayamaması oldu. Arazi koşulları ve erişim zorlukları bilinmediği için verilen teklifler yasal bütçe sınırlarını aştı.

 

Bu sorunu aşmak için Estonya, projeyi 28 sığınaklık bir pilot uygulamaya dönüştürdü ve ihaleye giren firmalarla yaklaşık konum bilgilerini paylaştı. Böylece daha gerçekçi maliyetler elde edildi. Kalan 572 sığınağın ihalesinin yıl sonuna kadar açılması planlanıyor.

 

RUS SALDIRISINA KARŞI KATMANLI SAVUNMA SİSTEMİ

 

Her biri yaklaşık 35 metrekare büyüklüğündeki sığınaklar, 152 mm’lik top mermilerinin doğrudan isabetine dayanacak şekilde tasarlandı. Bu yapılar, olası bir Rus saldırısını durdurmaya yönelik katmanlı savunma sisteminin sadece bir parçası. Dikenli teller ve “ejderha dişi” olarak bilinen beton engellerin de teslim edildiği ve ihtiyaç halinde hızla yerleştirileceği açıklandı.

 

Yetkililer, projenin yalnızca tedarik değil, aynı zamanda ordu, sınır muhafızları, polis, yerel yönetimler ve arazi sahipleriyle yoğun koordinasyon gerektirdiğine dikkat çekiyor. Barış zamanında yürütülen çalışmaların çevre ve güvenlik mevzuatına uymak zorunda olması da süreci yavaşlatan etkenler arasında gösteriliyor.

 

Tüm gecikmelere rağmen Estonya’nın, fiziksel uygulama açısından Letonya ve Litvanya’nın önünde olduğu ifade ediliyor. Üç ülke projeyi ortak bir konsept çerçevesinde yürütse de, uygulamalar ulusal koşullara göre ayrı ayrı hayata geçiriliyor.

 

Estonya, proje için 60 milyon euroluk bir bütçe ayırırken, bunun yaklaşık 30 milyon eurosu şu ana kadar harcandı. Daha kısa sınır hattı ve doğal engeller nedeniyle Estonya’nın bütçesinin, komşu Baltık ülkelerine kıyasla daha düşük olduğu vurgulanıyor. Ayrıca Estonya’nın bu projede hava savunma sistemleri veya ağır ateş gücüne yer vermediği belirtiliyor.

Door Haluk