AfD’den New York’ta ABD ve Alman milliyetçilerine ittifak çağrısı

Almanya için Alternatif partisinin üst düzey isimlerinden Frohnmaier, New York’ta düzenlenen MAGA galasında ABD ve Alman milliyetçileri arasında resmi bir ittifak kurulması çağrısında bulundu.

Almanya’nın sağ partisi Almanya için Alternatif (AfD), Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD) Washington ile bağlarını stratejik ortaklığa dönüştürme yönündeki hamlelerini sürdürüyor.

 

Partinin önde gelen milletvekillerinden Markus Frohnmaier, New York Genç Cumhuriyetçiler Kulübü (New York Young Republican Club) tarafından düzenlenen ve onur konuğu olarak katıldığı MAGA (Yeniden Büyük Amerika) hareketi galasında, ABD ve Alman milliyetçi partileri arasında resmi bir ittifak kurulması çağrısında bulundu.

 

AfD’nin federal meclis grubunun dış politika sözcüsü olan Frohnmaier, galada yaptığı konuşmada, ABD’nin Avrupa’daki “yurtsever” partileri öven yeni güvenlik stratejisinden duydukları memnuniyeti dile getirdi.

 

Yaklaşık 20 eyalet, federal ve Avrupa Birliği (AB) milletvekilinden oluşan bir AfD heyetiyle etkinliğe katılan Frohnmaier, iki ülke milliyetçilerinin ortak hareket etmesinin küresel dengeleri değiştireceğini savundu.

 

Reuters’ın aktardığına göre Frohnmaier, galadaki konuşmasında şu ifadeleri kullandı:

 

“Amerikan ve Alman yurtseverleri arasındaki ittifak, liberal elitlerin kâbusudur ve hür dünyanın umududur. Kültürümüzü geri alalım, uluslarımızı geri alalım ve Batı’yı yeniden bir bütün haline getirelim.”

 

WASHINGTON’DAN AVRUPA’YA “DİRENİŞ” MESAJI

 

Trump yönetimi, geçen hafta Avrupa siyasetine dair sert ikazlar içeren yeni strateji belgesini yayımlamıştı.

 

Söz konusu belge, Avrupa’nın ifade özgürlüğünü boğduğunu ve siyasi muhalefeti bastırdığını öne sürerken, Washington’ın “Avrupa’nın mevcut gidişatına karşı direnişi teşvik etmeye” odaklanması gerektiğini belirtiyor.

 

Belgede, AB ve diğer ulus üstü yapıların siyasi özgürlüğü ve egemenliği baltaladığı, göç politikalarının kıtayı dönüştürerek çatışma yarattığı, doğum oranlarının düştüğü ve ulusal kimliklerin kaybolduğu iddia ediliyor.

 

Frohnmaier, belgeye ilişkin yaptığı değerlendirmede, Trump yönetiminin AfD ile ortak kaygıları paylaştığını vurgulayarak şunları kaydetti:

 

“AfD ve Trump ekibi nihayet konuyu geçiştirmek yerine açıkça konuşuyor. Yeni ABD Ulusal Güvenlik Stratejisi artık bunu siyah üzerine beyaz olarak belirtiyor: Avrupa ‘medeniyetsel yok oluş’ tehdidi altında ve kitlesel göç açıkça ana neden olarak isimlendiriliyor.”

 

BEYAZ SARAY VE DIŞİŞLERİ İLE YOĞUN TEMAS

 

AfD ile Trump yönetimi arasındaki yakınlaşma sadece galalarla sınırlı kalmıyor.

 

Partinin üst düzey yetkilileri son dönemde Beyaz Saray ve ABD Dışişleri Bakanlığı’nda bir dizi kritik görüşme gerçekleştirdi.

 

Washington yönetiminin, Berlin üzerinde baskı kurarak AfD’nin ana akım Alman siyasetinden dışlanmasına son verilmesini talep ettiği belirtiliyor.

 

Eylül ayı ortasında AfD Federal Meclis Grubu Başkan Yardımcısı Beatrix von Storch ve Joachim Paul, Beyaz Saray’da Başkan Yardımcısı JD Vance’in ekibi ve Dışişleri Bakanlığı yetkilileri tarafından kabul edildi.

 

Bu görüşmeleri, eylül sonunda Markus Frohnmaier ve Jan Wenzel Schmidt’in Washington ziyaretleri izledi.

 

Heyet, Trump’ın ilk döneminde metin yazarlığı yapan ve şu an etkili bir danışman olarak görülen ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Darren Beattie ile bir araya geldi. Ayrıca AfD lideri Alice Weidel’in de Washington’a davet edildiği bildirildi.

 

Politico’nun haberine göre ilişkilerin derinleşmesi kapsamında Trump’ın kampanya stratejisti Alex Bruesewitz, AfD’ye kampanya teknikleri konusunda eğitim vermek üzere kasım ayının başında Berlin’e gitti.

 

Bruesewitz, AfD üyelerine hitaben yaptığı konuşmada, “Marksistlere” ve “küreselcilere” karşı “manevi bir savaş” içinde birleştiklerini ilan etti.

 

ABD Başkan Yardımcısı JD Vance de daha önce Münih Güvenlik Konferansı’nda yaptığı açıklamada, “kitlesel göçün” Batı dünyasının en acil sorunu olduğunu belirterek, siyasi partiler arasında “güvenlik duvarlarına (firewall) yer olmaması gerektiğini” söylemişti.

 

NAZİ MARŞI SKANDALI

 

New York Genç Cumhuriyetçiler Kulübü ile AfD arasındaki bağlar yıllardır sürse de, son aylarda yaşanan bazı olaylar dikkatleri bu ilişkiye çekti.

 

Ekim ayında kulübün iki AfD milletvekili için düzenlediği resepsiyonda, ABD milli marşını okuyan tenorun, Almanya milli marşının yasaklı olmasa da tabu kabul edilen ilk kıtasını (Nazilerin Almanların üstünlüğünü vurgulamak için kullandığı bölüm) seslendirmesi tepki çekmişti.

 

Buna rağmen Frohnmaier, ABD Dışişleri Bakanlığı yetkililerini ve milletvekillerini şubat ayında Almanya’da düzenlenecek kongreye davet ettiğini açıkladı.

 

Bu tarih, dünya liderlerinin Münih Güvenlik Konferansı için Almanya’da bulunacağı döneme denk geliyor.

 

AVRUPA PARLAMENTOSU’NDA DENGELER DEĞİŞİYOR

 

AfD’nin yükselişi ve ABD desteği, Avrupa Parlamentosu’ndaki (AP) dengeleri de sarsıyor.

 

Merkez sağ Avrupa Halk Partisi (EPP), tedarik zinciri direktifini zayıflatmak amacıyla aşırı sağcı gruplarla işbirliği yapma sinyalleri veriyor.

 

EPP’nin, Avrupa Muhafazakârlar ve Reformistler (ECR), Avrupa İçin Yurtseverler (PfE) ve AfD’nin öncülük ettiği Egemen Uluslar Avrupası (ESN) gruplarıyla hareket etme ihtimali, Brüksel’de “güvenlik duvarının” yıkılması olarak değerlendiriliyor.

 

Alman sanayicilerin ve Başbakan Friedrich Merz’in, bürokrasiyi azaltmak adına tedarik zinciri yasasının yumuşatılması yönündeki ısrarı, merkez sağın aşırı sağ ile taktiksel işbirliğine gitmesinin önünü açıyor.

 

Sosyal Demokratlar (S&D) ve Yeşiller ise bu işbirliğinin “aşırı sağın normalleşmesine” hizmet edeceği uyarısında bulunuyor.

Door Haluk