2005’te geçirdiği bir spor kazasının ardından ciddi eklem ve kas problemleri yaşayan Megan King’e, 10 yıl sonra nadir görülen genetik bir hastalık olan hipermobil Ehler’s-Danlos sendromu teşhisi kondu.
16 yaşındayken oynadığı bir futbol maçı sırasında sert bir şekilde yere çakılan Megan King, kazanın ardından tam 37 kez ameliyat oldu. Olay sırasında sağ ayak bileğini ve omurgasını yaralayan genç kadının, her iki kürek kemiğindeki kaslar da koptu. Bir yıldan fazla koltuk değnekleriyle yaşamak zorunda kalan Meghan King’in yaraları, zamanla daha da kötüleşti.
Doktorlar, geçirdiği çok sayıda ameliyata rağmen Megan King’in neden bir türlü iyileşemediğini anlayamadılar. Ancak kazadan on yıl sonra, genç kadının nadir görülen genetik bir hastalık olan hipermobil Ehler’s-Danlos hastalığına yakalandığı belirlendi.Bu sendrom, vücudun kolajen üretme yeteneğini etkiliyor. Kolajen, eklem dokusunun temel bir yapı taşı olduğu için eksikliği veya bozukluğu kas yırtıkları, eklem çıkıkları, kalp sorunları ve iç kanama gibi birçok sağlık problemine yol açabiliyor.
Teşhisten bir yıl sonra, Megan’ın boynu yerinden çıktı ve başını sabit tutmak için doğrudan kafatasına vidalanan metal bir cihaz olan halo desteği takıldı. Ancak bu da yeterli olmadı. Cihaz çıkarılırken Megan’ın kafatası neredeyse tamamen omurgasından ayrılıyordu. Son derece ölümcül olan bu durum, atlanto-oksipital disk ayrılması veya iç dekapitasyon olarak adlandırılıyor.O anları, ”Nörocerrahım kafatasımı elleriyle tutmak zorunda kaldı. Ayakta duramıyordum” sözleriyle anlatan Megan King, hemen hastaneye kaldırıldı. Genç kadının kafatası, omurgasına tekrar kaynaştırıldı.Omurga füzyonları yaygın bir uygulama olsa da, dünya genelinde yalnızca yüzde 10’luk küçük bir kesim, bu denli kapsamlı bir operasyon geçiriyor.
Geçirdiği zorlu sürece rağmen günlük hayatına yavaş yavaş döndüğünü anlatan Megan King, yakın zamanda bowling oynadığını da sözlerine ekledi.