Dünyanın en güçlü buzkıran filosu

Farklı tür yakıtlı gemilere kıyasla yaklaşık 5 ile 7 yıl yakıt takviyesine ihtiyaç duymayan nükleer buzkıranların motoru, 80 bin beygir gücüne çıkabiliyor.

Kuzey Deniz Yolu’nun önemi küresel ısınma ve jeopolitik gelişmelerle artarken Rusya, sınırı boyunca uzanan ticaret yoluna yönelik geliştirdiği nükleer buzkıran filosunu genişletmek için çalışmalarını hızlandırıyor. Dünyanın coğrafi açıdan en büyük ülkesi Rusya, Kara Denizi’nden başlayıp Bering Boğazı’ndaki Dejnyov Burnu’na uzanan, yaklaşık 5 bin 600 kilometre uzunluğundaki özellikle kış döneminde kalın buzullarla kaplı Kuzey Deniz Yolu’nun geliştirilmesine stratejik önem veriyor. Batı Avrasya bölgesi ile Asya-Pasifik bölgesini bağlayan en kısa nakliye rotası özelliğiyle ön plana çıkan Kuzey Deniz Yolu, bölgeyi kaplayan buz tabakasının hissedilir şekilde incelmesiyle ticari gemiler için daha ulaşılabilir hale geldi. Süveyş Kanalı’nın 2021’de yaşanan kaza nedeniyle kapanmak zorunda kalması da tüm dünyada alternatif nakliye güzergahları için arayışı hızlandırırken, Rusya “Atomflot” şirketinin geliştirdiği ve dünyanın en büyük nükleer buzkıran filosuyla bölgeyi ulaşıma daha da erişilebilir hale getirmeye çalışıyor.

7 YILA KADAR YAKIT İHTİYACI DUYMUYOR

Farklı tür yakıtlı gemilere kıyasla yaklaşık 5 ile 7 yıl yakıt takviyesine ihtiyaç duymayan nükleer buzkıranlar, 80 bin beygir gücüne çıkabilen motorlarla zorlu coğrafyadaki buzları kırarak ticari gemilerin kullanabileceği koridorlar oluşturuyor. Söz konusu çabalar sonuç verirken, Kuzey Deniz Yolu’nun lojistik yönden geliştirilmesi sürecini yöneten Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom’un verilerine göre, Kuzey Deniz Yolu üzerinden taşınan kargo hacmi 2024’te önceki yıla göre yaklaşık yüzde 4,7 artarak 37,9 milyon tona çıktı. Rusya, hem yeni nükleer buzkıranların filoya eklenmesi hem de güzergah boyunca yapmayı planladığı altyapı yatırımlarıyla söz konusu kargo hacmini 2030 itibarıyla yılda 150 milyon tona çıkarmayı hedefliyor. 

DÜNYADAKİ TEK FİLO RUSYA’DA  Rusya, Kuzey Kutbu’ndaki deniz taşımacılığını geliştirmek üzere tasarlanmış, dünyanın tek nükleer buzkıran filosuna sahip konumda bulunuyor. Rosatom’un alt kuruluşu Atomflot’un filosunda, Arktika tipi Yamal ve 50 Let Pobedyi, Taymır tipi Taymır ve Vaygach, Proje 22220 temelinde inşa edilen Arktika, Sibir, Ural ve Yakutiya adlı sekiz nükleer buzkıran bulunuyor. Taymır ve Vaygach buzkıranları, daha çok nehir girişleri gibi bölgelerde faaliyet gösterecek şekilde tasarlanırken, Proje 22220 tipi nükleer buzkıranlar ise Arktik Okyanusu denizleri dahil daha zorlu buzlu koşullarda görevlerini yerine getirebiliyor. Atomflot, dört nükleer buzkıranın daha filoya katılması için çalışmalarını sürdürürken, Rusya, Kuzey Deniz Yolu’nda ticari gemilerin seyrüseferini yıl boyunca düzenli olarak gerçekleştirilebilmesini hedefliyor.EN ÖNEMLİ GÖREV: ZAMANINDA GERÇEKLEŞTİRMEK Atomflot Genel Müdürü Yakov Antonov, nükleer buzkıranların önündeki en önemli görevin, taahhüt edilen kargoların Kuzey Deniz Yolu üzerinden erişimini zamanında gerçekleştirmek olduğunu söyledi. Kuzey Deniz Yolu’nun gelişimine ilişkin yüksek potansiyelin farkında olduklarına işaret eden Antonov, “Biz de olası tüm zorluklara karşı hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Bunlardan ilki, mevcut buzkıranların teknik açıdan işletilmesini, yeni nesil buzkıranların 40 yıl olan tüm hizmet ömürleri boyunca güvenilir bir şekilde işletilmesini, buzkıran inşaatlarının takibi ve tamamlanmasını sağlamaktır” diye konuştu. Antonov, inşası süren dört ilave buzkıranın filoya eklenmesini planladıklarını anlatarak, “Bu sayede artan kargo trafiğinin gerekliliklerini karşılayabilecek, beyan edilen tüm kargo trafiği için güvenilir buzkıran refakati sağlayabilecek ve oluşan zorlukların üstesinden gelebileceğiz.” dedi. “TÜRKİYE’DEN DE İLGİ VAR” Kuzey Deniz Yolu üzerinden iletilen kargoların uluslararası yapıya sahip olduğunu ve bu nedenle çok çeşitli ülkelerden müşterilere sahip olduklarını vurgulayan Antonov, Kuzey Deniz Yolu’nun küresel gemicilik sektörü alanında önemli avantajlara sahip olduğuna işaret etti. Antonov, şunları ekledi: “Türkiye, Avrupa, Latin Amerikalı ve diğer çok sayıda bölgeden giderek artan bir ilgi görüyoruz. Biz buna hazırız ve bunun gerekliliklerini kapsamlı bir şekilde karşılamaya devam ediyoruz”

Door Haluk