Almanya’da dehşet: Aracıyla Noel pazarındaki kalabalığın arasına daldı

Almanya'da dehşet: Aracıyla Noel pazarındaki kalabalığın arasına daldı

Almanya’nın Mandeburg şehrinde bir sürücü aracıyla Noel pazarında kalabalığın arasına daldı. Olayda, ilk belirlemelere göre iki kişi hayatını kaybetti, 60 kişiden fazla kişi yaralandı. Saldırganın 2006’da Almanya’ya gelmiş Suudi bir doktor olduğu belirtildi.

Almanya’nın kuzeydoğusunda bulunan Magdeburg kentinde bir kişi aracını Noel pazarında bulunan kalabalığın üzerine sürdü. Alman resmi yayın kuruluşu, olayın ardından şoförün yakalanıp gözaltına alındığını duyurdu. 

Saksonya-Anhalt Eyaleti Başbakanı Reiner Haseloff, yaptığı açıklamada saldırıda iki kişinin hayatını kaybettiğini, ölenlerden birinin küçük bir çocuk olduğunu belirtti.

“Noele yaklaştığımız şu günlerde korkunç bir olay.” ifadesini kullanan Haseloff, saldırıda bazıları ağır olmak üzere 60’ın üzerinde kişinin yaralandığını bildirdi.

Alman Wild gazetesi ise 11 kişinin öldüğünü belirtti. 

SALDIRGAN “SUUDİ BİR DOKTOR”

Alman gazetesi Die Welt, saldırganın 1974 doğumlu ve Suudi Arabistan vatandaşı olduğu bilgisini geçti. 

Eyalet Başbakanı, şüphelinin “2006’da Almanya’ya gelmiş Suudi bir doktor” olduğunu belirtti. 

Alman polisi araçta patlayıcı olmasından şüphelenirken, Alman basını ise aracın kiralık olduğunu belirtti. 

Almanya Başbakanı Olaf Scholz, “Noel pazarındaki olay en büyük korkuları uyandırıyor” dedi.  Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, yaptığı yazılı açıklamada, “Huzurlu bir Noel beklentisi Magdeburg’dan gelen haberlerle aniden kesintiye uğradı. Bu korkunç suçun tüm arka planı henüz açıklığa kavuşmuş değil. Düşüncelerim kurbanlar ve aileleriyle. Tüm acil servislere çabaları için teşekkür ediyorum.” ifadesini kullandı.

Dünyanın en pahalı kahvesi oymuş: Kilosunun fiyatı dudak uçuklatıyor

Dünyanın en pahalı kahvesi oymuş: Kilosunun fiyatı dudak uçuklatıyor

Endonezya’nın büyüleyici Bali adası, gizemli bir kahve deneyimiyle kulaktan kulağa yayılan bir efsaneye ev sahipliği yapıyor. “Kopi Luwak” ya da diğer adıyla “Luwak kahvesi,” yalnızca sıradan bir içecek değil, doğanın sırlarını taşıyan bir iksir gibi… Bu eşsiz kahve, Misk kedisinin midesindeki gizemli bir fermantasyon sürecinden geçerek ruhunu kazanıyor. Her bir çekirdeğin arkasında doğanın ve zamanın el ele verdiği bir hikâye saklı. Kilosu bin dolara kadar çıkan bu kahve, hem lüksün hem de bilinmeyenin tadını merak edenler için adeta bir hazine.

Misk kedisi, arabica veya robusta türü kahve meyvelerini yedikten sonra çekirdekler midesinde fermantasyona uğruyor ve dışkı yoluyla atılıyor.
Bu çekirdekler, detaylı bir temizlik ve işleme sürecinin ardından kavrularak eşsiz bir lezzet sunuyor
Bali’nin Ubud bölgesindeki bir kahve çiftliğinde çalışan Ni Ketut Budiani, Luwak kahvesinin hazırlanmasının zahmetli ancak özel bir süreç olduğunu belirtiyor.
Kahve çekirdeklerinin temizlenmesi, kurutulması ve kavrulması bir haftayı bulabiliyor. Budiani, açık havada kurutulan çekirdeklerin daha yoğun bir aroma sunduğunu ifade ediyor.
Bali’nin Ubud bölgesindeki yerel bir kahve çiftliğinde görevli Ni Ketut Budiani, bu sıra dışı kahvenin uzun bir süreçten geçerek hazırlandığını belirtti.
Kahve işleme sürecinin genellikle bir hafta sürdüğünü aktaran Budiani, güzel bir kahve elde edebilmenin sırrının havanın yağışlı olup olmamasına bağlı olduğunu anlattı.
Açık gökyüzünde kahvenin aromasının daha güzel olacağını belirten Budiani, “Hava izin vermezse ve sonra içeride kurutursak, o zaman kahvenin tadı farklı olur.” dedi.
Luwak’ın “özel bir kahve” olduğuna dikkati çeken Budiani, bu sıra dışı hayvanın, ağaçlardan toplanan kahve meyvesini gece yediğini ve sabaha kadar midesinde beklediğini söyledi.Budiani, kahve çekirdeğinin Misk kedisinin dışkısından ayrıştırıldığı süreci de anlattı.
Kahve çekirdeklerinin hayvanın midesinden çıktıktan sonra sıcak su ile yıkandığını, daha sonra bir süre kaynatıldığını aktaran Budiani, haşlanan kahve çekirdeklerinin de tercihen güneşte kurumaya bırakıldığını ve daha sonra kabuğunun soyulduğunu söyledi.
Budiani, tekrar sıcak suyla temizlenen çekirdeğin, kavrulup havanda dövülerek paketlendiğini belirtti. Luwak kahvesinin kavrulma şeklinin de müşterilerin isteğine göre değiştiğini anlatan Budiani, en az 2 kilogram kahve çekirdeği için öğütme işleminin yaklaşık 1 saat kadar sürdüğünü anlattı.
Fincan başına yaklaşık 3,5 dolara sunulan Luwak kahvesi, turistlerden yoğun ilgi görüyor. İlk kez deneyenlerin kahvenin lezzetini övdüğünü belirten Budiani, çiftlikte ziyaretçilere farklı çay ve kahve seçenekleri de sunulduğunu söyledi.Tropikal mangosteen meyvesi, rosella ve kırmızı zencefilden yapılan çaylar da kahve çiftliğinde sunulan egzotik içecekler arasında yer alıyor.Egzotik içecekleriyle öne çıkan Bali, kahve tutkunları ve keşfetmek isteyen ziyaretçiler için benzersiz bir durak olmaya devam ediyor.

Kahvaltıdaki en yaygın hata yüksek kolesterol nedeni: Kalbi riske atıyor

Kahvaltıdaki en yaygın hata yüksek kolesterol nedeni: Kalbi riske atıyor

Kalp sağlığına giden yol sabah yaptığınız seçimlerle başlar. Bu yaygın kahvaltı hatalarından kaçınmak, yalnızca kolesterol seviyenizi yönetmekle kalmaz, aynı zamanda daha sağlıklı bir yaşam tarzı için güçlü bir temel de oluşturabilirsiniz. Küçük değişiklikler büyük fark yaratabilir, bu nedenle gününüze doğru başlayın ve kalbinize iyi bakın.

Kahvaltı, günün en önemli öğünü olarak adlandırılır, ancak sabahları yanlış seçimler yapmak yarardan çok zarar verebilir. Kalp hastalığı için önemli bir risk faktörü olan yüksek kolesterol, beslenme alışkanlıklarıyla bağlantılıdır ve kahvaltı bunda önemli bir rol oynar. 2018’de yapılan bir araştırma, kahvaltı alımının hem zihinsel hem de fiziksel sağlığa fayda sağladığını göstermektedir.
Öğün atlamaktan yanlış yiyecekleri seçmeye kadar, bu sabah hataları sessizce kolesterol seviyenizi artırabilir.
İşte yapabileceğiniz en yaygın kahvaltı hataları ve bunları nasıl düzelteceğiniz.Birçok kişi kahvaltıyı atlamanın kalorileri azaltmanın hızlı bir yolu olduğunu düşünür. Ancak bu alışkanlık ters tepebilir.
Kahvaltıyı atlamak, günün ilerleyen saatlerinde sağlıksız atıştırmalıklara yol açabileceğinden, daha yüksek kolesterol seviyeleriyle bağlantılıdır.
Çeşitli çalışmalar, kahvaltıyı atlayanlarda obezite, yüksek tansiyon, olumsuz lipid profilleri, diyabet ve metabolik sendrom gibi kardiyometabolik risklerin daha yüksek yaygınlık ve insidansına sahip olduğunu kanıtlamıştır ve bu da sonunda CVD riskinin artmasına katkıda bulunabilir. Bunun yerine, kolesterolünüzü kontrol altında tutmak için dengeli bir sabah yemeği tercih edin.
Şekerli tahıllar kullanışlı ve lezzetli görünebilir, ancak rafine karbonhidratlar ve şekerlerle doludur. Bu içerikler, kanınızdaki bir yağ türü olan trigliseritlerde artışa ve sonunda kötü kolesterolün (LDL) yükselmesine neden olabilir. Bunları, lif açısından zengin ve kalp dostu olan yulaf veya müsli gibi tam tahıllı seçeneklerle değiştirin.
Sosisler, tavuk salamı ve hatta balık kızartmaları popüler kahvaltı öğeleri olabilir, ancak doymuş yağ ve sodyum açısından yüksektir. Bunları düzenli olarak tüketmek LDL kolesterolü artırabilir ve kalbinizi riske atabilir. Bunun yerine haşlanmış yumurta veya ızgara tavuk gibi yağsız protein kaynaklarına yönelmelisiniz.
Beyaz ekmek veya makarna sabah isteklerinizi tatmin edebilir, ancak kolesterol seviyelerini düşürmek için gereken liflerden yoksundurlar.
Rafine karbonhidratlar insülin yükselmelerine neden olabilir, bu da yağ depolanmasını teşvik eder ve kolesterolü artırır. Tam tahıllı ekmek veya çok tahıllı seçenekler daha sağlıklı alternatiflerdir.
Beyaz ekmek veya makarna sabah isteklerinizi tatmin edebilir, ancak kolesterol seviyelerini düşürmek için gereken liflerden yoksundurlar. Rafine karbonhidratlar insülin yükselmelerine neden olabilir, bu da yağ depolanmasını teşvik eder ve kolesterolü artırır. Tam tahıllı ekmek veya çok tahıllı seçenekler daha sağlıklı alternatiflerdir.
Sağlıklı yiyecekler bile aşırı tüketildiğinde yüksek kolesterole yol açabilir. Büyük porsiyonlarda kuruyemiş, tohum veya meyve, besleyici olsa da kalori açısından yoğun olup kilo alımına katkıda bulunabilir ve dolaylı olarak kolesterolü etkileyebilir. Dengeyi korumak için porsiyon boyutlarına dikkat edin.
Birçok kişi kahvaltılarına şekerli kahve içecekleri veya krema yüklü çay eşlik eder. Bu içecekler doymuş yağ ve şeker açısından yüksektir ve bu da daha yüksek kolesterole katkıda bulunabilir. Daha sağlıklı bir başlangıç ​​için minimum şeker içeren siyah kahve, yeşil çay veya bitki bazlı süt deneyin.
Lif, kolesterolü düşürmek için olmazsa olmazdır, ancak birçok kahvaltıda yeterli lif bulunmaz. Yulaf, meyve ve sebze gibi yiyecekler bağırsaktaki kolesterole bağlanabilir ve onu vücuttan uzaklaştırabilir. Bunları günlük kahvaltınıza eklemeyi alışkanlık haline getirin.
“Temiz” beslenmek için tüm yağlardan kaçınmak bir hata olabilir. Fındık, çekirdek ve zeytinyağında bulunanlar gibi sağlıklı yağlar, iyi kolesterolü artırmaya yardımcı olur

NASA tarih verdi: 10 katlı bina büyüklüğündeki asteroit Dünya’ya yaklaşıyor!

NASA tarih verdi: 10 katlı bina büyüklüğündeki asteroit Dünya'ya yaklaşıyor!

NASA, 24 Aralık 2024 tarihinde 10 katlı bina büyüklüğündeki devasa bir asteroitin Dünya’nın yakınından geçeceğini duyurdu. NASA ve Avrupa Uzay Ajansı (ESA) saatte 23 bin 160 kilometre hızla gelen 2024 XN1 adlı dev asteroitin Dünya’ya çarpmadan güvenli bir mesafeden geçeceğini söyledi.

Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), Dünya’ya doğru hızla yaklaşan devasa bir asteroit hakkında uyarıda bulundu.
Uzay ajansı, 24 Aralık sabahında, 2024 XN1 adlı devasa bir asteroitin Dünya’ya tehlike oluşturmadan geçiş yapacağını duyurdu.
10 katlı bir bina büyüklüğündeki asteroit, saatte 23 bin kilometreden fazla hızla ilerleyerek gezegenimize 7,21 milyon kilometre uzaklıktan geçecek.
Bu mesafe, Ay ile Dünya arasındaki uzaklığın yaklaşık 18 katı. Uzmanlar, bu tür geçişlerin görece yakın olduğunu ancak herhangi bir çarpışma riskinin bulunmadığını belirtiyor.
Royal Greenwich Gözlemevi’nden astronom Jess Lee, asteroitin Dünya’ya çarpma olasılığının sıfır olduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Asteroit oldukça uzakta olacak, bu yüzden Dünya için bir tehlike oluşturmuyor. Ancak bu büyüklükteki bir cisim gezegenimize çarpsaydı, sonuçları çok yıkıcı olabilirdi.”
Bilim insanları, 2024 XN1’in Dünya’ya çarpması durumunda, 12 milyon ton TNT gücünde bir enerjiyle etki yaratacağını ve 2 bin  kilometrekarelik bir alanı yerle bir edebileceğini tahmin ediyor.
Bu, 1908 yılında Rusya’da meydana gelen ve 80 milyon ağacın yok olmasına neden olan Tunguska Olayı’na benzer bir felaket anlamına geliyor.
2024 XN1’in bu geçişi, önümüzdeki yıllarda daha yakın olacak diğer geçişlerin habercisi. Bilim insanları, bu asteroidin 2032’de 4,7 milyon kilometre ve 2106’da 3,4 milyon kilometre mesafeden geçeceğini tahmin ediyor.
Bu tür olaylar, Dünya’nın ne kadar savunmasız olduğunu hatırlatıyor. NASA ve ESA, gezegen savunma sistemlerini geliştirerek bu tür cisimleri önceden tespit etmeyi ve olası tehditleri en aza indirmeyi hedefliyor.
Her ne kadar 2024 XN1 bu kez tehlike yaratmıyor olsa da, bu büyüklükteki asteroidler gezegenimize yaklaşmaya devam ediyor. İnsanlık, bu kozmik tehditlere karşı hazırlıklı olmalı ve bilimsel çalışmalarını sürdürmelidir.
2024 XN1, uzayın gizemlerine bir pencere açarken, gezegenimizin korunmasının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.

Psikoloji profesörü açıkladı: Hayal gücünden sesler kayboluyor

Psikoloji profesörü açıkladı: Hayal gücünden sesler kayboluyor

Auckland Üniversitesi’ndeki bilim insanları, sesleri hayal edemeyen bireyleri etkileyen nadir bir durum olan anauralia üzerinde çalışıyor. Halk arasında “sessiz zihin” olarak bilinen bu durum, insanların iç sesleri ya da hayali müzikleri deneyimleyemediği bir zihinsel yapıyı ifade ediyor.

14-16 Nisan tarihleri arasında Auckland’da düzenlenecek “Mind’s Ear and Inner Voice” adlı konferans, anauralia ve onun tam tersi olan hiperauralia üzerine disiplinler arası bir tartışma platformu oluşturmayı hedefliyor. Konferansa bilim insanları, sanatçılar, müzisyenler ve filozoflar katılarak iç ses fenomenini ele alacaklar.
Anauralia, işitsel hayal gücünün eksikliği anlamına gelir. Bu durum, insanların zihinlerinde bir köpeğin havlamasını, bir şarkıyı ya da herhangi bir ses deneyimini hayal edememesiyle karakterize edilir.
Genellikle görsel hayal gücünden yoksun olma durumu olan afantazi ile ilişkilendirilen anauralia, toplumun yalnızca %1’ini etkiler ve herhangi bir dezavantaj yaratmadığı gibi dikkat seviyesinin artması gibi potansiyel faydalar sağlayabilir.
Auckland Üniversitesi’nden Psikoloji Profesörü Tony Lambert, bu konunun özellikle yazarlar, müzisyenler ve şairler için yaratıcı süreçte önemli bir yere sahip olduğuna dikkat çekiyor. “Beyin hayali sesleri nasıl üretiyor ya da üretemiyor? Bu, sanatçılar için yaratıcı sürecin anahtarı olabilir,” diyen Lambert, disiplinler arası bakış açısının önemini vurguluyor.
Konferansta yalnızca sessiz zihinler değil, son derece canlı işitsel imgelerle karakterize edilen hiperauralia da ele alınacak. Hyperauralia’ya sahip bireyler, zihinlerinde bir senfoniyi tüm ayrıntılarıyla canlandırabildiklerini ya da çok güçlü işitsel imgeler deneyimlediklerini ifade ediyor.
Anauralia deneyimi yaşayan Auckland Üniversitesi öğrencisi Sang Hyun Kim, başkalarının hayali sesleri duyma fikrini “tuhaf” bulduğunu belirtiyor ve bu alandaki araştırmalardan büyük heyecan duyduğunu dile getiriyor. Konferansta, kişisel deneyimlerin yanı sıra bu durumların psikolojik ve yaratıcı etkileri de masaya yatırılacak.
Son yıllarda, işitsel imgeler görsel imgeler kadar ilgi görmemiş olsa da, Lambert bu durumun değişmekte olduğuna inanıyor. Afantazi terimini ortaya atan bilim insanı Adam Zeman ile tanıştıktan sonra konuyla ilgilenmeye başladığını belirten Lambert, “Artık sessiz bir iç dünyanın ne kadar yaygın olduğuna dair iyi cevaplarımız var. Ancak bunun psikolojik etkilerini anlamak daha uzun sürecek,” diyor.
Konferans, bilimin yanı sıra sanat ve felsefe alanlarını da bir araya getirerek, sessiz zihinlerin ve canlı işitsel imgelerin insan deneyimine etkilerini anlamaya yönelik önemli bir adım olarak görülüyor.Bu tür nadir zihinsel yapıların daha geniş bir bağlamda yaratıcı süreçlere ve insan algısına nasıl etki ettiğini anlamak, hem bilimsel hem de sanatsal çevreler için büyük bir ilgi odağı olmaya devam ediyor.

Arabayla kalabalığa daldı: Almanya’daki Noel pazarı saldırısına dair ne biliyoruz?

Arabayla kalabalığa daldı: Almanya'daki Noel pazarı saldırısına dair ne biliyoruz?

Almanya’nın Magdeburg kentinde bir cipin Noel pazarına dalmasıyla biri çocuk 2 kişi öldü, 68 kişi yaralandı. Saldırganın, 20 yıldır Almanya’da yaşayan Suudi bir psikiyatri uzmanı olduğu açıklandı. Peki saldırının amacı neydi? Alman polisi hangi şüpheler üzerinde duruyor? (Haber: Derya Doğan)

Almanya’nın Magdeburg kentinde bir cipin festival kalabalığının arasına dalması sonucu biri çocuk 2 kişi öldü, 68 kişi yaralandı.
Polis, saldırının gerçekleştiği yerde 50 yaşında Suudi bir doktoru tutukladı.
Alman Der Spiegel dergisi saldırganın Almanya’nın aşırı sağcı Almanya için Alternatif partisine sempati duyan psikiyatri ve psikoterapi uzmanı Taleb al Jawad olduğunu açıkladı.
Saldırganın 20 yıldır Almanya’da yaşadığı bildirildi.
Adam, saldırının ardından yakalanıp gözaltına alındı.
Yerel bir yayın kuruluşunun yayınladığı görüntülerde, saldırının ardından yerde battaniyelere sarılmış insanların bakım gördüğü görülüyor.
Saldırının nedeni henüz belirsiz. 
Reuters’a konuşan Suudi bir kaynak, krallığın Alman yetkilileri, kişisel X hesabında aşırılık yanlısı görüşler paylaşan saldırgan hakkında uyardığını söyledi.
Kaynak, şüpheliyi Taleb Abdul Jawad olarak tanımladı.
Bazı Alman basın organları ise zanlının geçmişte sosyal medya paylaşımlarında İslam’ı eleştiren görüşler dile getirdiğine ve hatta Almanya’nın İslamlaşmasının “tehlikeleri” konusunda uyarılarda bulunduğuna dikkat çekti.
Alman polisi şu ana kadar saldırının aşırılık yanlısı İslamcılardan mı esinlendiği yoksa psikolojik sorunlarla mı bağlantılı olduğu konusunda emin olmadıklarını bildirdi.
Saldırı haberinin duyulmasının ardından milyarder Elon Musk, Scholz’u eleştirdi ve istifaya çağırdı.
Geçtiğimiz ayın sonlarında İçişleri Bakanı Nancy Faeser, aşırılık yanlısı saldırılar için potansiyel bir hedef olarak güvenlik güçlerinin özellikle odaklandığı Noel pazarlarında insanlara dikkatli olmalarını tavsiye etmişti.
Saldırının yol açtığı üzüntü ve öfkenin, Almanya 23 Şubat seçimlerine giderken göç ve güvenlik konusunda hararetli bir tartışmayı alevlendireceğine kesin gözüyle bakılıyor.
Göçmen karşıtı aşırı sağcı Almanya için Alternatif (AfD) partisinin lideri Alice Weidel, X’te “bu çılgınlık ne zaman sona erecek?” diye yazdı.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz ve diğer politikacılar bugün saldırının gerçekleştiği yeri ziyaret edecek.
Yaklaşık 8 yıl önce Berlin’de de Tunuslu bir adam Noel pazarına kamyonla girerek 13 kişinin ölümüne yol açmıştı.
Almanya’nın en sevilen dini ve kültürel festivallerinden birini hedef alan bu son saldırıyı henüz hiçbir grup üstlenmedi.

Uzun süre böyle çalışmak yasaklandı: Kurala uymayanlara ceza yağacak

Uzun süre böyle çalışmak yasaklandı: Kurala uymayanlara ceza yağacak

Meksika’da yeni bir düzenleme ile işçilerin çalışma şartları iyileştiriliyor. Yeni kararlar, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. İşçileri ayakta uzun süre bekleten işverenlere ise 48 bin lira ile 480 bin lira arasında ceza verileceği açıklandı.

Yasa, hizmet sektöründe çalışan işçilerin mesai saatleri boyunca oturabilecekleri bir yere sahip olma hakkını güvence altına alıyor.
Ayrıca, oturmak zorunda olan çalışanlara mola verilmesi de yasayla garanti altına alındı. Uzun süre ayakta çalıştırılan işverenlere ise 48 bin lira ile 480 bin lira arasında ceza uygulanacağı belirtildi.
Yasanın hayata geçirilmesinde önemli bir rol oynayan Temsilci Patricia Mercado, süpermarketler ve hizmet sektöründeki çalışanların çoğunun vardiya boyunca uzun saatler ayakta kalmak zorunda olduğunu vurguladı.
Parlamento tartışmalarında ortaya çıkan verilere göre, Meksikalı işçilerin yüzde 45’i, iş günü boyunca mola vermeden ayakta duruyor.
Yüzde 35’i ise günde sekiz saatten fazla ayakta çalışıyor, yüzde 47’si ise dört ila sekiz saat boyunca ayakta kalıyor.

2 kalp profesörü “sofranızdan acil kaldırın” diyerek uyarıyor: 1 lokması bile kalp krizinin 1 numaralı nedeni

2 kalp profesörü

Kalp krizi hayati riski olan ciddi bir sağlık problemi. Dünya genelinde en sık görülen ölüm nedenlerinden biri olan kalp krizinin beslenme biçimiyle doğrudan bir ilgisi var. Sağlıksız gıdaların tüketimi kalp sağlığını olumsuz yönde etkileyerek kalp krizi riskini artırabiliyor. Kalp doktoru bu nedenle bu besinler hayatınızdan çıkarmanızı öneriyor.

Dünya genelinde en sık görülen ölüm nedenleri arasında kalp krizi yeri alıyor. Kalp hastalıkları çoğu zaman belirti vermeden sinsice ileriliyor.
Kalp- damar hastalıklarının hayati riski bulunabilir. Kalp sağlığını korumak vücudun genel sağlığını korumak içinde önemlidir.
Kalbi güçlendirme ve damarların tıkanmasını engellemek için sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıkları geliştirmeniz önerilir.
Bu sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıkları sağlıklı beslenle, düzenli egzersiz, stresten uzak durma, alkol ve sigara tüketimi olarak sıralanabilir.
Özellikle beslenme düzeni ve tükettiğiniz besinler genel kalp sağlığınızı korumak için önemlidir. Severek tükettiğiniz, evinizden eksik etmediğiniz bazı besinler kalp hastalıklarının ana nedeni olabilir ve kalp krizi riskini artırabilir.
Kardiyoloji uzmanları, bazı besinlerin kalp hastalığı riskini artırdığını ve kalp krizine neden olabileceğiini söylüyor.
Hatta bu besinleri evinize sokmamanız gerektiğini ya da sofranızdan acil kaldırmanız gerektiğinin altını çiziyor.
Kardiyolog ve profesör Dr. Alan Rozanski, yakın zamanda akşam yemeğinde yemekten kaçındığı yiyecekleri paylaştı. Bu yiyeceklerin kalp krizine neden olabileceğini vurguladı.Rafine karbonhidratlar, şekerler ve aşırı işlenmiş proteinler açısından zengin yiyecekleri yememeniz konusunda uyardı.
Ayrıca akşam yemeğinde işlenmiş et yememenizi öneriyor. Kardiyoloji Uzmanı “Bu ultra işlenmiş ürünler genellikle yüksek oranda sodyum, nitrat ve nitrit gibi koruyucu maddeler ve lezzeti artırmak ve raf ömrünü uzatmak için tasarlanmış diğer katkı maddeleri içerebilir. Tıbbi çalışmalar, yüksek oranda işlenmiş etlerin kalp hastalığı ve kolorektal kanser gibi bazı kanser türlerine yakalanma riskinin artmasıyla ilişkili olduğunu tutarlı bir şekilde göstermiştir,” dedi
74 yaşındaki kardiyolog, organik ve mevsimlik yiyecekler yemeyi öneriyor. “Sebzeler ‘besin açısından yoğun’dur, yani düşük kalorili içeriğe sahipken lif, mineral, vitamin ve fitonutrientlerin temel bir kaynağını sağlarlar.
Yüksek sebze alımı, kronik hastalık riskinin azalmasıyla, daha iyi sindirimle ve şekerli yiyeceklerin sağladığına kıyasla daha tutarlı bir enerji hissiyle ilişkilidir,” diye öneriyor.
Kalp Cerrahı Dr. Jeremy London, kalbinizin zayıf olduğunu gösteren 3 işareti paylaştı ve bunları yaşayan kişilerin dikkatli olması gerektiği konusunda uyardı.Sosyal medya üzerinden çeşitli paylaşımlar yapan Dr. Lott kalp sağlığı için son derece risk taşıyan besinler ile ilgili bilgilerini paylaştı.HAZIR ÇORBALARHazır çorbaların fazla tüketimi sonucu hipertansiyon ve felç riskinin artabileceğini söyleyen Lott, ev yapımı çorba tercih edilmesinin altını çizdi.
Dr. Lott, genellikle tuz ve doymuş yağ asitleri ile yüklü olan ‘işlenmiş gıdalar’ ile ilgili, kalp sağlığını tehdit edebileceğini ifade etti.
Uzun süreli beyaz ekmek sonucu kalp ve damar hastalıklarının oluşabileceğini anlatan uzman, beyaz ekmek yerine tam buğday ekmeği tüketilmesi önerisinde bulundu.
Enerji içeceğinin fazla tüketimi sonucu, kalp daha hızlı ve düzensiz olarak çalışabilir. Bu durum ise kalp sağlığı ile ilgili ciddi sorunlara yol açabilir.
Tereyağının fazla tüketimi sonucu kolesterol seviyeleriniz olumsuz etkilenebilir. Yüksek kolesterol ise kalp ve damar hastalıkları riskinin artmasına neden olur. Aynı zamanda yüksek kalori içeriğinden dolayı obezite riskini de artırır.
Çok fazla hamur işi tüketimi sonucu kalp sağlığınız risk altına girebilir. Fazla tüketimi kalp ve damar hastalıklarına zemin hazırlayarak sağlığınızı tehdit eder.
Doktor, taze sebze tüketimi yerine konserve sebze tüketiminin kalp sağlığını olumsuz etkileyebileceğini ifade etti.
Yemekleri tatlandırmak için kullanmış olduğunuz sosların içeriği yüksek oranda tuz içerdiği için tansiyonu olumsuz etkileyebilir. İçerisinde hem tuz hem de şeker bulunan soslar kalp sağlığını tehdit eder.
İşlenmiş beyaz pirinç, glisemik indeksi yüksek bir gıdadır. Hazırlanırken lif ve besleyici besin tabakasının çoğunu kaybettiği düşünüldüğü için beyaz pirinç tüketimi yerine bulgur tüketimi çok daha uygundur.
Asitli içecekler yüksek şeker oranına sahip oldukları için yalnızca kalp sağlığı değil genel sağlığı da olumsuz etkileyebilir.
Bu içeceklerin içerisinde bulunan yapay tatlandırıcılar kalp hastalıklarına zemin hazırlayarak sağlığı tehdit eder.

Kahvaltıdaki en yaygın hata yüksek kolesterol nedeni: Kalbi riske atıyor

Kahvaltıdaki en yaygın hata yüksek kolesterol nedeni: Kalbi riske atıyor

Kalp sağlığına giden yol sabah yaptığınız seçimlerle başlar. Bu yaygın kahvaltı hatalarından kaçınmak, yalnızca kolesterol seviyenizi yönetmekle kalmaz, aynı zamanda daha sağlıklı bir yaşam tarzı için güçlü bir temel de oluşturabilirsiniz. Küçük değişiklikler büyük fark yaratabilir, bu nedenle gününüze doğru başlayın ve kalbinize iyi bakın.

Kahvaltı, günün en önemli öğünü olarak adlandırılır, ancak sabahları yanlış seçimler yapmak yarardan çok zarar verebilir. Kalp hastalığı için önemli bir risk faktörü olan yüksek kolesterol, beslenme alışkanlıklarıyla bağlantılıdır ve kahvaltı bunda önemli bir rol oynar. 2018’de yapılan bir araştırma, kahvaltı alımının hem zihinsel hem de fiziksel sağlığa fayda sağladığını göstermektedir.
Öğün atlamaktan yanlış yiyecekleri seçmeye kadar, bu sabah hataları sessizce kolesterol seviyenizi artırabilir.
İşte yapabileceğiniz en yaygın kahvaltı hataları ve bunları nasıl düzelteceğiniz.Birçok kişi kahvaltıyı atlamanın kalorileri azaltmanın hızlı bir yolu olduğunu düşünür. Ancak bu alışkanlık ters tepebilir.
Kahvaltıyı atlamak, günün ilerleyen saatlerinde sağlıksız atıştırmalıklara yol açabileceğinden, daha yüksek kolesterol seviyeleriyle bağlantılıdır.
Çeşitli çalışmalar, kahvaltıyı atlayanlarda obezite, yüksek tansiyon, olumsuz lipid profilleri, diyabet ve metabolik sendrom gibi kardiyometabolik risklerin daha yüksek yaygınlık ve insidansına sahip olduğunu kanıtlamıştır ve bu da sonunda CVD riskinin artmasına katkıda bulunabilir. Bunun yerine, kolesterolünüzü kontrol altında tutmak için dengeli bir sabah yemeği tercih edin.
Şekerli tahıllar kullanışlı ve lezzetli görünebilir, ancak rafine karbonhidratlar ve şekerlerle doludur. Bu içerikler, kanınızdaki bir yağ türü olan trigliseritlerde artışa ve sonunda kötü kolesterolün (LDL) yükselmesine neden olabilir. Bunları, lif açısından zengin ve kalp dostu olan yulaf veya müsli gibi tam tahıllı seçeneklerle değiştirin.
Sosisler, tavuk salamı ve hatta balık kızartmaları popüler kahvaltı öğeleri olabilir, ancak doymuş yağ ve sodyum açısından yüksektir. Bunları düzenli olarak tüketmek LDL kolesterolü artırabilir ve kalbinizi riske atabilir. Bunun yerine haşlanmış yumurta veya ızgara tavuk gibi yağsız protein kaynaklarına yönelmelisiniz.
Beyaz ekmek veya makarna sabah isteklerinizi tatmin edebilir, ancak kolesterol seviyelerini düşürmek için gereken liflerden yoksundurlar.
Rafine karbonhidratlar insülin yükselmelerine neden olabilir, bu da yağ depolanmasını teşvik eder ve kolesterolü artırır. Tam tahıllı ekmek veya çok tahıllı seçenekler daha sağlıklı alternatiflerdir.
Beyaz ekmek veya makarna sabah isteklerinizi tatmin edebilir, ancak kolesterol seviyelerini düşürmek için gereken liflerden yoksundurlar. Rafine karbonhidratlar insülin yükselmelerine neden olabilir, bu da yağ depolanmasını teşvik eder ve kolesterolü artırır. Tam tahıllı ekmek veya çok tahıllı seçenekler daha sağlıklı alternatiflerdir.
Sağlıklı yiyecekler bile aşırı tüketildiğinde yüksek kolesterole yol açabilir. Büyük porsiyonlarda kuruyemiş, tohum veya meyve, besleyici olsa da kalori açısından yoğun olup kilo alımına katkıda bulunabilir ve dolaylı olarak kolesterolü etkileyebilir. Dengeyi korumak için porsiyon boyutlarına dikkat edin.
Birçok kişi kahvaltılarına şekerli kahve içecekleri veya krema yüklü çay eşlik eder. Bu içecekler doymuş yağ ve şeker açısından yüksektir ve bu da daha yüksek kolesterole katkıda bulunabilir. Daha sağlıklı bir başlangıç ​​için minimum şeker içeren siyah kahve, yeşil çay veya bitki bazlı süt deneyin.
Lif, kolesterolü düşürmek için olmazsa olmazdır, ancak birçok kahvaltıda yeterli lif bulunmaz. Yulaf, meyve ve sebze gibi yiyecekler bağırsaktaki kolesterole bağlanabilir ve onu vücuttan uzaklaştırabilir. Bunları günlük kahvaltınıza eklemeyi alışkanlık haline getirin.
“Temiz” beslenmek için tüm yağlardan kaçınmak bir hata olabilir. Fındık, çekirdek ve zeytinyağında bulunanlar gibi sağlıklı yağlar, iyi kolesterolü artırmaya yardımcı olur

Azerbaycan’ın Türkiye sınırında 4,5 büyüklüğünde deprem

Azerbaycan'ın Türkiye sınırında 4,5 büyüklüğünde deprem

Azerbaycan’ın batısındaki Kelbecer ilinde saat 02.01’de 4,5 büyüklüğünde deprem meydana geldi.

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın (AFAD) internet sitesinde yer alan bilgiye göre, merkez üssü Azerbaycan’ın Türkiye sınırındaki Kelbecer kenti olan ve saat 02.01’de kaydedilen 4,5 büyüklüğündeki sarsıntı, 7 kilometre derinlikte oldu. Depremin merkez üssünün, Iğdır’ın Aralık ilçesine 113,75 kilometre uzaklıkta olduğu bildirildi.