Bilim insanlarından çarpıcı teori: Kara delikler fark edilmeden içinizden geçebilir!

Bilim insanlarından çarpıcı teori: Kara delikler fark edilmeden içinizden geçebilir!

Bilim insanları, ilkel kara deliklerin gezegenlerin içini tüketebileceğini ve hatta Dünya’daki nesnelerin, insanların ya da hayvanların içinden fark edilmeden geçebileceğini öne süren yeni bir teori ortaya koydu. Peki, ilkel bir kara delik vücudunuzdan geçerse ne olur?

Bilim insanları, ilkel kara deliklerin gezegenlerin içini oyup yok edebileceğini öne sürdü. Bu varsayımsal cisimlerin, Dünya’daki nesnelerden hatta insanların içinden fark edilmeden geçebileceği iddia edildi.
Kara delikler, Güneş’in en az 5-10 katı kütleye sahip yıldızların yaşam döngüsünün  çökmesiyle ortaya çıkar.
Ancak ilkel kara delikler, Büyük Patlama’nın hemen ardından, henüz yıldızlar oluşmadan önce meydana geldiği öne sürülen küçük kara deliklerdir. Bu kara deliklerin, evrenin yoğun olduğu erken dönemde oluştuğu tahmin ediliyor.
İlkel kara delikler, henüz kanıtlanmamış olsa da, bazı bilim insanları bunların karanlık madde olabileceğini iddia ediyor. Physics of the Dark Universe dergisinde yayımlanan yeni bir araştırma, bu kara deliklerin varlığını kanıtlamak için bir yöntem öneriyor.
Araştırmaya göre, ilkel kara delikler, sıvı bir çekirdeğe sahip cisimlerin içini çekebilir ve bu cismin içini boşaltabilir. Örneğin, sıvı çekirdeği olan bir gezegen, kara delik tarafından içeri çekildikten sonra, geriye sadece boş bir kabuk kalabilir.
Ancak, araştırmacılar yalnızca Dünya’nın 10’da biri kadar küçük bir cismin bu şekilde varlığını sürdürebileceğini belirtiyor.
Stojkovic, “Eğer cismin boyutu çok büyükse, kara delik içinde bulunduğu yapıyı çökertir” diyerek, bu tür olayların yalnızca küçük cisimlerde mümkün olabileceğini söylüyor.
Sıvı çekirdeği olmayan cisimlerden geçerken, ilkel kara delikler minik tüneller açabilir. Bu tünellerin asteroitlerde bulunması mümkün olabilir, ancak bilim insanları bu tür işaretleri bulmanın çok zor olduğunu kabul ediyor.
Stojkovic, “Bu işaretleri bulma şansı düşük olsa da, bu aramayı yapmak için çok fazla kaynak gerekmiyor ve potansiyel getirisi muazzam olabilir” diyor.
Peki, ilkel bir kara delik vücudunuzdan geçerse ne olur? Bilim insanları, böyle bir olayın gerçekleşme olasılığının çok düşük olduğunu ancak olursa, zarara yol açmayacağını belirtiyor. Kara delikler çok hızlı hareket ettiğinden, çevrelerine enerji aktaracak kadar zamanları olmaz.
Stojkovic, “Bir cisim ses hızından daha hızlı hareket ederse, moleküllerin tepki verecek zamanı olmaz,” diyerek, böyle bir olayın camdan geçen bir taş gibi, sadece bir delik bırakacağını söylüyor.

Instagram ve Threads: Rekabet Kurulu, Meta kakkındaki soruşturmayı sonlandırıyor

Instagram ve Threads: Rekabet Kurulu, Meta kakkındaki soruşturmayı sonlandırıyor

Rekabet Kurulu, Instagram-Threads uygulamalarına ilişkin Meta platformlar kakkındaki soruşturmanın sonlandırılmasına karar verdi.

Rekabet Kurulu, Facebook’un sahibi Meta Platforms hakkında Instagram-Threads uygulamaları kapsamında yürüttüğü soruşturmayı, sunulan taahhütlerin kabul edilmesi üzerine sonlandırdı. Kurul, geçen sene kasım ayında Meta Platforms’un, Threads ve Instagram uygulamalarını verileri birleştirerek rekabetin korunması kanununu ihlal ettiği iddiasıyla şirket hakkında soruşturma başlatmış, ardından Meta’ya günlük 4,8 milyon TL idari para cezası vermişti.

Nisan ayında da Meta, Threads uygulamasını Türkiye’de 29 Nisan’dan itibaren geçici olarak kapatacağını duyurmuştu. Kuruldan bugün yapılan açıklamada, Meta tarafından bir taahhüt metni sunulduğu belirtilerek, şu ifadelere yer verildi: “Threads uygulamasının Türkiye’de yeniden kullanıma sunulacağı tarihten itibaren hem mevcut durumda hesabı askıya alınmış olan kullanıcıların hem de yeni kullanıcıların, Threads’i Instagram hesabı gerekmeksizin sadece Threads profili açarak da kullanabileceği ve söz konusu kullanıcılar hesaplarını birleştirmeyi tercih etmedikçe Threads üzerinden elde edilen verilerinin Instagram ile birleştirilmeyeceği ifade edilmiştir.”  Açıklamada, Meta tarafından sunulan taahhütlerin, rekabet sorunlarını giderebilecek nitelikte olduğu belirtilerek, taahhütlerin Meta bakımından bağlayıcı hâle getirilerek soruşturmanın sonlandırılmasına karar verildiği kaydedildi.

Suriye’de son durum: Silahlı muhalifler Hama’ya girdi!

Suriye'de son durum: Silahlı muhalifler Hama'ya girdi!

Suriye’de Esad güçleriyle silahlı muhalif gruplar arasındaki çatışmalar Hama’da yoğunlaştı. Hama’da 20 köyü daha ele geçiren rejim karşıtları, kent merkezini kuşattı. Reuters, grupların Hama kentine girdiğini duyurdu. Diğer yandan muhalifler tarafından yönetilen kurtarma servisi Beyaz Baretliler, Rus jetleri ve Suriye savaş uçakları tarafından gerçekleştirilen hava saldırılarının ardından İdlib’de kurtarma çalışmalarına başladı. Enkazlardan cansız bedenler çıkarılıyor.

Suriye’de Heyet Tahrir Eş-Şam’ın (HTŞ) öncülüğündeki muhalif gruplar ile Beşar Esad güçleri arasındaki çatışmalar 27 Kasım’dan bu yana devam ediyor
Hama ili istikametinde ilerleyen rejim karşıtı silahlı gruplar, 20 köyü daha ele geçirdi.
Reuters haber ajansı, silahlı grupların Hama kentine girdiğini duyurdu.
Hama kent merkezinin yaklaşık 5 kilometre dışında rejim güçleriyle çatışan grupların kontrol sağladığı köyler şunlar:
Pasif, Elcid, El-Kreyyım, Hamr, Suruc, Es-Sa’n, Şeyh Hilal, El-Mecdel, Tel Bicu, Soubin, Zor El-Nasiriye, Zor El-Mesalik, El-Hacame, Zor Ec-Cerabiyat, El-Naura, El-Mubarakat, Resm El-Bağl, Avveyce, El-Ayur ve Kasun Ec-Cebel.
Suriye Resmi Haber Ajansı, Suriye ordusunun ise Hama’da karşı saldırıya hazırlandığını duyururken, Hama kırsalında savunma hatlarının güçlendirildiği belirtildi.
Gruplar ayrıca Hama şehir merkezi yakınlarında Zırhlı Birlikler Okulu, Hattap cephaneliği, Suruc Askeri Üssü ve 25. Tugay’ı da ele geçirdi.
Öte yandan Hama’nın kuzeyinden ilerlemeye devam eden muhalif gruplar, kentin doğu ve batı yönlerinde de Esad güçleriyle çatışıyor.
Grupların, ayrıca Hama kent merkezini kuşatarak ikmal yollarını kesmek için kentin batı ve doğusundan güneye doğru ilerlemeye çalıştıkları belirtiliyor.
Hama, Halep, Humus ve Şam’ı birbirine bağlayan stratejik öneme sahip bir yol üzerinde bulunuyor.
AA’nın saha kaynaklarından aldığı bilgiler ve kendi haritalandırma sisteminden yaptığı ölçümlerde, grupların kent merkezine en yakın olduğu nokta, kent merkezinin kuzeydoğusuna düşen Maar Sur’un güney kesimleri olarak görünüyor.
Buradaki gruplar ile kent merkezinin dış kesimleri arasındaki mesafe 3,2 kilometreye kadar düşmüş durumda.
Çatışmalarda 100’ün üzerinde Suriye rejimi askerinin öldüğü bildiriliyor.
Suriye’de muhalifler tarafından yönetilen kurtarma servisi Beyaz Baretliler Esad güçleri tarafından gerçekleştirilen hava saldırılarının ardından kuzeybatıdaki İdlib kentinde enkaz kurtarma çalışmalarına başladı. 
Beyaz Baretliler, yayınladıkları videoda, hayatta kalanları aramak için enkazı kazarken görülüyor. Videoda ayrıca beyaz çarşafa sarılı bir cansız bedeni ambulansa taşıyorlar.
Bölge sakinleri ve kurtarma görevlileri, Rusya ve rejimin, İdlib’deki muhalif yerleşim bölgesine yönelik bombardımanının, son günlerde yoğunlaştığını, hava saldırılarının Halep ve İdlib’deki yerleşim bölgelerini ve tıbbi merkezleri hedef aldığını söyledi.
Suriye’nin kuzeybatısındaki saldırı, İsrail ve Lübnanlı silahlı grup Hizbullah’ın bir yıldan fazla süren çatışmaları sona erdiren ateşkesi başlattığı gün olan 27 Kasım Çarşamba günü başlatıldı.
28 Kasım’da Halep’in batı kırsalından merkeze doğru hızla ilerleyen rejim karşıtı silahlı gruplar, 30 Kasım’da merkezin büyük bölümünü ele geçirmişti.
30 Kasım’da Han Şeyhun ilçesini alarak tüm İdlib genelinde hakimiyet sağlayan silahlı gruplar, Hama ilinde de çatışarak ilerleyişini sürdürüyor.
Suriye Milli Ordusunun Halep kırsalında 1 Aralık’ta terör örgütü PKK/YPG’ye karşı başlattığı Özgürlük Şafağı Operasyonu’nda ise Tel Rıfat ilçe merkezi terörden kurtarıldı.

Milli kaleci Altay Bayındır, Galatasaray için geliyor: Fenerbahçe’nin transfer payı ayrıntısı

Milli kaleci Altay Bayındır, Galatasaray için geliyor: Fenerbahçe'nin transfer payı ayrıntısı

Galatasaray, Muslera sonrası Manchester United’dan ayrılmak isteyen Altay Bayındır’ı kalesine geçirmek istiyor. Galatasaray, devre arasında milli eldiveni kadrosuna katmak için görüşmelere başladı. Anlaşmanın olması halinde Fenerbahçe transferden pay alacak.

Galatasaray, Muslera sonrası Manchester United’dan ayrılmak isteyen Altay Bayındır’ı transfer etmek istiyor.
Sarı kırmızılılar devre arasında milli eldiveni kadrosuna katmak için görüşmelere başladı.
Sözcü Gazetesi’nin haberine göre; Bayındır’ın İngiliz devinde yedek kaldığı için ayrılmak istediği ve Süper Lig’e dönmeye sıcak baktığı aktarıldı.
Bayındır’ın transferi Fenerbahçe’yi de yakından ilgilendiriyor. Fenerbahçe’nin, milli kalecinin sonraki satışından yüzde 20 payı bulunuyor.Bayındır’ın bonservisinin 10 milyon euroyu geçmesi halinde de sarı-lacivertlilerin 1 milyon euro daha payı bulunuyor.

Konum paylaşan esnafa ücret mi geliyor? Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz’dan yanıt

Konum paylaşan esnafa ücret mi geliyor? Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'dan yanıt

NTV’nin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Konum paylaşan esnafa ücret geliyor” iddialarına yanıt verdi. Yılmaz, “Tamamiyle gerçek dışı, esnafla ilgili yok.” dedi.

Son dakika haberi! Son dakika gelişmesinin ayrıntıları birazdan ntv.com.tr‘de…

Suriye’de muhaliflerin ilerleyişi, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Öcalan çağrısı, belediyelere kayyum atanması ve ekonomik gelişmeler…

NTV Ankara temsilcisi Ahmet Ergen siyasetin yoğun gündemini soruyor, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz yanıtlıyor…

KONUM PAYLAŞIMINA ÜCRET Mİ GELİYOR? “Tamamiyle gerçek dışı, esnafla ilgili yok. Böyle bir durum söz konusu değil.”

SURİYE’DE MUHALİFLERİN İLERLEYİŞİ

1-Bölgede yaşanan gelişmeleri nasıl değerlendirirsiniz? Suriye’de yeniden şekillenen harita ile siyasi çözüm fırsatı ötelendi mi, yoksa bu kriz Esad rejimini yeni dinamiklerle masaya mı yönlendirir?

“Türkiye Suriye’nin toprak bütünlüğünden yana bir tutum ortaya koyuyor. Türkiye, her zaman siyasi çözümden yana. Bu konuda da her türlü uluslararası çabayı gösteriyoruz.”

TEL RIFAT SMO’NUN KONTROLÜNDE

2- Suriye’de Tel Rifat’ın Suriye Milli Ordusu tarafından kontrol altına alınmasının ardından terör örgütü üyelerinin Münbiç’e geçişi söz konusu.

Bölgedeki istikrarsızlıktan faydalanma olasılığını ya da Türkiye’ye dönük bir saldırı olasılığını görüyor musunuz?

“Türkiye, terör konusundaki çabasını her nerede olursa olsun sürdürecektir. Türkiye’ye yönelik risklerin azalması açısından önemli.”

3- Yaşanan çatışmalar nedeniyle Türkiye’ye yeni bir göç dalgası olasılığı var mı?

Türkiye hem askeri anlamda hem de göçmen hareketliliği anlamında ne gibi tedbirler aldı?

“Bize yönelik olabilecek hususlar konusunda tüm kurumlarımız tedbirlerini geliştiriyor. Riskler olabilir mi, elbette ki var. Türkiye’dekilerin önemli bir bölümü Halepli.”

TERÖRLE MÜCADELE OPERASYONLARI

1-Pençe Kilit operasyonunda kilidin kapatıldığı açıklandı. Irak sınırının tamamında terör örgütünden arındırılmış bir güvenli alan da oluşturuldu.

PKK terör örgütü ile mücadelede bu yeni aşamayı nasıl değerlendirirsiniz?

“Türk Silahlı Kuvvetlerimize ve diğer unsurlarımıza çok teşekkür ediyorum. Uzun zamandır süren operasyonlarımız sonucu önemli gelişmeler yaşandı. Bu kilidin kapanması neden önemli, çünkü çok zor bir coğrafya. Bu yüzden bunu sağlamak çok kıymetli.” 

BAHÇELİNİN ÖCALAN ÇIKIŞI

1-MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Öcalan çıkışı siyasetin önemli bir gündem maddesi, siz bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz?

“Bahçeli, çok önemli siyaset ve devlet adamı. Ve bölgemizde yaşanan gelişmeleri analiz ederek bir tutum geliştiriyor. Bunu iyi anlamamız gerekiyor. Çünkü bu çıkışlar rastgele olan bir çıkışlar değil, gelişmelerle bağlantılı. ‘Önce ülkem ve milletim sonra partim ve ben’ diyen bir tutum görüyorum Devlet Bahçeli’de. Buradaki büyük resim, terörsüz bir Türkiye’dir.”



Avrupa ölüyor: Uzmanlardan ‘kıyamet günü’ uyarısı

Avrupa ölüyor: Uzmanlardan 'kıyamet günü' uyarısı

Avrupa Birliği’nde doğum oranları, geçen yıl tüm zamanların en düşük seviyesine indi. Bu durum, “nüfus azlığı” korkularını arttırdı. Uzmanlar, düşük doğum oranlarını uluslararası güç dengesini tamamen yeniden yapılandıracağına inanıyor. Böyle giderse ülkeler göçe bağımlı olacak. Aksi takdirde güçlü ekonomiler; çalışacak, vergi ödeyecek ve yaşlılara bakacak genç insan bulamayabilir.

Avrupa Birliği’nde geçen yıl doğumların tüm zamanların en düşük seviyesine inmesi “nüfus azlığı” korkularını arttırdı.
Bloktaki 27 ülkede, 2023 yılında sadece 3,67 milyon bebek dünyaya geldi.
Bu sayı, 2022 yılına kıyasla yüzde 5,5’lik bir düşüşü gösterirken, kayıtların tutulmaya başlandığı 1961 yılından bu yana en büyük düşüşe işaret ediyor.
En kötü etkilenen ülkelerde yüzde olarak çift haneli düşüşler kaydedilirken, Romanya’da yüzde 13,9’luk bir düşüş yaşandı.
Daily Mail’de yer alan habere göre serbest düşen doğum oranları, uzmanların batı ekonomilerini felce uğratacağına inandıkları yaklaşan “nüfus çöküşü” hakkında “kıyamet günü” uyarılarını tetikledi.
Konuyu araştıran demografi uzmanları, İngiltere ve ABD’deki yıkıcı sonuçlardan kaçınmak için göçün gerekli olacağı uyarısında bulundu. Aksi takdirde, sürekli azalan doğum oranı, güçlü ekonomileri çalışacak, vergi ödeyecek ve yaşlılara bakacak çok az sayıda genç insanla baş başa bırakabilir.
Romanya’nın ardından Polonya (yüzde 10,7), Çekya (yüzde 10), Letonya (yüzde 9,2) ve Slovakya (yüzde 7,7) doğumlarda bir önceki yıla göre en büyük düşüşü yaşayan ülkeler oldu.
Fransa ve Almanya gibi zengin AB ülkelerinde de önemli düşüşler yaşandı.
Sadece beş ülkede toplam doğumlarda artış görüldü: Malta (yüzde 3,6), Portekiz (yüzde 2,4), Bulgaristan (yüzde 1,1), Kıbrıs (yüzde 1) ve İrlanda (yüzde 0,5).
Nüfus azlığı ihtimali, Elon Musk’ın en sevdiği konulardan biri.
Tesla milyarderi, 2017’de Dünya’daki insan sayısının “çöküşe doğru hızlandığını ancak çok az kişinin bunu fark ettiğini ya da umursadığını” söyledi.
Musk, 2021’de, insanların daha fazla çocuk sahibi olmaması halinde medeniyetin çökeceğini öne sürdü.
Bazı ülkelerin nüfusu yarı yarıya azalırken, özellikle Afrika’da olmak üzere diğerlerinin 22’inci yüzyıla kadar 8 kat artacağı tahmin ediliyor.
Her bir AB ülkesinin doğurganlık oranı, nüfusun sabit kalması için gereken sayı olan 2,1’in çok altında.
Ulusal İstatistik Ofisi’nin son raporuna göre, 2023 yılında İngiltere ve Galler’deki doğurganlık oranı sadece 1,44 ile kayıtlardaki en düşük seviyede.
İngiltere’de 70’li yılların başından bu yana ortalama doğurganlık oranı 2,1’in üzerine çıkmadı.
Hiçbir otoritenin doğurganlık oranı “ikame” seviyesinin üzerinde değil.
Uzmanlar bu eğilimin kısmen kadınların eğitim ve kariyerlerine odaklanmalarından ve çiftlerin çocuk sahibi olmak için daha geç yaşlara kadar beklemelerinden kaynaklandığına inanıyor.
Bazılarına göre İngiltere’nin kırılgan ekonomisi ve hayat pahalılığı krizi de insanları çocuk sahibi olmaktan alıkoyuyor.
Diğerleri ise, çocuk sahibi olarak karbon ayak izlerini daha da kötüleştireceklerinden veya çocuklarının iklim değişikliği nedeniyle kasvetli bir geleceğe sahip olacağından korkan insanlarla birlikte çevreye atıfta bulunuyor.
Covid aşılarının doğurganlığa zarar verdiğine dair bir kanıt bulunmadığında ısrar eden bilim insanları da var.
Oxford Üniversitesi’nde demografi uzmanı olan Profesör Melinda Mills, Telegraph’a yaptığı açıklamada, daha eğitimli kadınların kariyerlerine odaklanmasıyla birlikte çocuk bakımı bulmakta zorlandıklarını söyledi.
Ayrıca pek çok kişinin 30’lu yaşlarının ortalarına kadar beklediğini, bunun da biyolojik faktörler nedeniyle daha az kişinin çocuk sahibi olmasında başarılı olmasına yol açabileceğini belirtti.
Mills, Telegraph’a verdiği demeçte, şunları söyledi: “Biyolojik olarak çocuk sahibi olmaya daha az elverişli olduğunuzda çocuk sahibi olmaya başlıyorsunuz. Bir çocuk sahibi olabilirsiniz ama biyolojik olarak çok geç başladığınız için daha fazla çocuk sahibi olmak gerçekten zor. İnsanlar, zamanlarının tükenmekte olduğu bir noktada yakalanıyorlar.”
Azalan doğum oranları, nüfus yaşlandıkça dünyanın en büyük ekonomilerinin göçe daha fazla bağımlı hale geleceği anlamına geliyor.
Birçok bilim insanı aşırı nüfus artışının çevre, gıda ve barınma kaynakları üzerindeki tehdidi konusunda uyarıda bulunmuş olsa da, az nüfus da bir sorun teşkil ediyor.
Doğum oranlarındaki herhangi bir düşüş, nüfusun demografik yapısında gençlere oranla daha fazla sayıda yaşlı insanla birlikte ciddi bir değişim görülecek.
Uzmanlar bu durumun kamu hizmetlerini finanse edecek çok az sayıda vergi mükellefi, sağlık ve sosyal bakım hizmetlerinde kilit rolleri dolduracak çok az sayıda çalışan ve ev ve araba satın alacak çok az sayıda insan bırakarak küresel ekonomiyi alt üst edeceğinden endişe ediyor.
Hatta bazı ülkeler doğum oranını arttırmak amacıyla yeni ebeveynlere çocuk sahibi olmaları için para ödemeye başladı.
Washington Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Dr. Natalia Bhattacharjee, bu eğilimlerin küresel ekonomiyi ve uluslararası güç dengesini tamamen yeniden yapılandıracağını söyledi.
Yetersiz nüfus tehdidiyle ilgili olarak geçen yıl yayınlanan bir makalesinde şunları söyledi:  “Ekonomik büyümeyi sürdürmek için göçmenler arasında kıyasıya bir rekabet yaşanırken ve Sahra altı Afrika’daki bebek patlaması devam ederken, göç ve küresel yardım ağlarıyla ilgili zorlukların küresel olarak tanınması daha da kritik hale gelecektir.”
Ekonomist Profesör Andrew J. Scott da Telegraph’a verdiği demeçte, düşük doğum oranlarının AB’de şimdiden bir “ısırma noktası” haline geldiğini, son on yıldaki istihdam artışının çoğunun 50 yaş üstü kişilerden geldiğini söyledi.
Profesör Scott, “Firmaların, işgücümün daha yaşlı olduğunu düşünmeye başlamaları gereken bir işgücü piyasası gerçeğine henüz uyandıklarını sanmıyorum” diye ekledi.
Küresel nüfusun yakın zamanda azalması beklenmiyor.
Şu anda dünya genelinde yaklaşık 8 milyar insan yaşıyor ve bu rakamın 2100 yılına yakın bir tarihte zirveye ulaşması bekleniyor.
Bununla birlikte, güvenilir çalışmalar dünya çapındaki insan sayısının 2070 yılı gibi erken bir tarihte azalmaya başlayabileceğini öne sürüyor.

Trump göreve ne zaman başlayacak? Türkiye-ABD ilişkilerini bekleyen meseleler neler?

Trump göreve ne zaman başlayacak? Türkiye-ABD ilişkilerini bekleyen meseleler neler?

Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) 47. Başkanı seçilen Donald Trump’ın göreve başlayacağı tarih tüm dünya tarafından merakla bekleniyor. ABD’nin yeni başkanı olacak olan Trump’ın göreve başlamasıyla birlikte, Türkiye ile ABD ilişkilerini bekleyen meselelerin neler olduğu da merak ediliyor. Peki, Trump göreve ne zaman başlayacak? Türkiye-ABD ilişkilerini bekleyen meseleler neler?

Resmi olmayan sonuçlara göre ABD’nin yeni Başkanı olan Donald Trump’ın göreve başlayacağı tarih merakla bekleniyor. Göreve gelmesinin ardından atacağı ilk adımları merak eden vatandaşlar, bir yandan da Türkiye-ABD ilişkilerini bekleyen meselelerin neler olduğunu sorguluyor. Peki, Trump göreve ne zaman başlayacak? Türkiye-ABD ilişkilerini bekleyen meseleler neler?
Kongre, 6 Ocak 2025 tarihinde sonuçları resmen onaylamak üzere toplanıyor.Kongrenin sonuçları resmi olarak onaylamasından yaklaşık 2 hafta sonra 20 Ocak 2025’te ABD’nin yeni başkanı ve başkan yardımcısının Kongre’de yemin ederek göreve resmen başlayacak.Buna göre; ABD’nin 47. Başkanı seçilen Cumhuriyetçi Donald Trump, ocak ayında yemin ederek Beyaz Saray’daki görevine başlayacak.
Başkanlık seçimleri sonrasında Beyaz Saray’a gelecek ABD yönetimi ile Türkiye arasında yeni dönemde ele alınması gereken pek çok mesele bulunuyor.Türk-Amerikan ilişkilerindeki en sıcak konu başlığı, ABD’nin Suriye’deki terör örgütü PKK/YPG’ye süren desteği. ABD’nin terör örgütüne desteğinin NATO müttefikliğiyle bağdaşmadığını vurgulayan Türkiye, örgüte sağlanan desteğin kesilmesini istiyor. ABD yönetimi ise DEAŞ’la mücadele bahanesiyle PKK/YPG’yi sahadaki ortağı olarak tanımlıyor.ABD’nin Hasımlarına Yaptırımlar Yoluyla Karşılık Verme Yasası (CAATSA), Türkiye-ABD ilişkilerinin son yıllardaki en önemli gündem maddeleri arasında yer alıyor. Türkiye’nin istediği füze savunma sistemlerini vermeye yanaşmayan, buna karşılık Rus S-400 hava savunma sistemlerinin alınmasını bahane göstererek CAATSA yaptırımları uygulayan ABD, uygulamanın sonlandırılması çağrılarına şu ana kadar olumlu yanıt vermedi.
ABD’nin S-400’leri bahane ederek F-35 savaş uçakları programından çıkardığı Türkiye’ye, program sırasında yaptığı katkılardan ötürü 1 milyar 450 milyon dolar borcu bulunuyor. Türk tarafının tespit ettiği tutar ile bunun ne şekilde tahsil edileceğine ilişkin görüşmeler sürüyor.
2016’daki hain darbe girişiminin ardından ABD’yi daha fazla mesken tutan Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensuplarının Türkiye’ye iade taleplerine Washington yönetimi duyarsız kaldı. Türkiye, bu konuda ABD yönetiminin adım atması için baskısını sürdürüyor.İki NATO müttefiki arasındaki temel meselelerden bir diğeriyse F-16 savaş uçaklarının tedarik edilmesi. ABD Kongresinin Türkiye’ye F-16 satışına onay vermesinin ardından sürecin aksaklık yaşanmadan tamamlanması müttefiklik ilişkileri bakımından önem arz ediyor.
İsrail’in Gazze’deki soykırımı 7 Ekim 2023’ten bu yana devam ederken birçok ülkenin lideri bölgesel savaş tehdidine karşı uyarıda bulunuyor. Bu ülkelerin başında gelen Türkiye, İsrail’e koşulsuz desteğini sunan ABD’nin İsrail’e silah ve mühimmat yardımlarını kesmesini istiyor.ABD’nin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne (GKRY) yönelik silah ambargosunu kaldırması da Türkiye-ABD hattında gerginliğe sebep oluyor. Türkiye, ABD’nin hamlesini Kıbrıs Adası’ndaki silahlanmayı artıracak ve bölgedeki hassas dengelere zarar verecek bir tehdit olarak algılıyor.Türkiye ile ABD arasındaki önemli meselelerden biri de Rusya-Ukrayna Savaşı. 2022 yılında başlayan savaştaki jeostratejik ve jeopolitik rolü nedeniyle Türkiye hem ABD hem de uluslararası kamuoyu nezdinde “çatışma çözümü aktörü” olarak sahneye çıktı.Bu süreçte hem Rusya hem de Ukrayna ile doğrudan görüşen nadir ülkelerden biri olan Ankara’nın bu güçlü pozisyonu, son dönemde Türkiye’ye oldukça mesafeli duran ABD Kongresinde dahi büyük takdirle karşılandı.

Suriye’de neler oluyor? Muhalifler Hama’yı kuşattı, Beyaz Baretliler İdlib’de enkaz kazıyor

Suriye'de neler oluyor? Muhalifler Hama'yı kuşattı, Beyaz Baretliler İdlib'de enkaz kazıyor

Suriye’de Esad güçleriyle silahlı muhalif gruplar arasındaki çatışmalar Hama’da yoğunlaştı. Hama’da 20 köyü daha ele geçiren rejim karşıtları, kent merkezini kuşattı. Muhalifler tarafından yönetilen kurtarma servisi Beyaz Baretliler, Rus jetleri ve Suriye savaş uçakları tarafından gerçekleştirilen hava saldırılarının ardından İdlib’de kurtarma çalışmalarına başladı. Enkazlardan cansız bedenler çıkarılıyor.

Suriye’de Heyet Tahrir Eş-Şam’ın (HTŞ) öncülüğündeki muhalif gruplar ile Beşar Esad güçleri arasındaki çatışmalar 27 Kasım’dan bu yana devam ediyor
Hama ili istikametinde ilerleyen rejim karşıtı silahlı gruplar, 20 köyü daha ele geçirdi.
Hama kent merkezinin yaklaşık 5 kilometre dışında rejim güçleriyle çatışan grupların kontrol sağladığı köyler şunlar:
Pasif, Elcid, El-Kreyyım, Hamr, Suruc, Es-Sa’n, Şeyh Hilal, El-Mecdel, Tel Bicu, Soubin, Zor El-Nasiriye, Zor El-Mesalik, El-Hacame, Zor Ec-Cerabiyat, El-Naura, El-Mubarakat, Resm El-Bağl, Avveyce, El-Ayur ve Kasun Ec-Cebel.
Suriye Resmi Haber Ajansı, Suriye ordusunun ise Hama’da karşı saldırıya hazırlandığını duyururken, Hama kırsalında savunma hatlarının güçlendirildiği belirtildi.
Gruplar ayrıca Hama şehir merkezi yakınlarında Zırhlı Birlikler Okulu, Hattap cephaneliği, Suruc Askeri Üssü ve 25. Tugay’ı da ele geçirdi.
Öte yandan Hama’nın kuzeyinden ilerlemeye devam eden muhalif gruplar, kentin doğu ve batı yönlerinde de Esad güçleriyle çatışıyor.
Grupların, ayrıca Hama kent merkezini kuşatarak ikmal yollarını kesmek için kentin batı ve doğusundan güneye doğru ilerlemeye çalıştıkları belirtiliyor.
Hama, Halep, Humus ve Şam’ı birbirine bağlayan stratejik öneme sahip bir yol üzerinde bulunuyor.
AA’nın saha kaynaklarından aldığı bilgiler ve kendi haritalandırma sisteminden yaptığı ölçümlerde, grupların kent merkezine en yakın olduğu nokta, kent merkezinin kuzeydoğusuna düşen Maar Sur’un güney kesimleri olarak görünüyor.
Buradaki gruplar ile kent merkezinin dış kesimleri arasındaki mesafe 3,2 kilometreye kadar düşmüş durumda.
Çatışmalarda 100’ün üzerinde Suriye rejimi askerinin öldüğü bildiriliyor.
Suriye’de muhalifler tarafından yönetilen kurtarma servisi Beyaz Baretliler Esad güçleri tarafından gerçekleştirilen hava saldırılarının ardından kuzeybatıdaki İdlib kentinde enkaz kurtarma çalışmalarına başladı. 
Beyaz Baretliler, yayınladıkları videoda, hayatta kalanları aramak için enkazı kazarken görülüyor. Videoda ayrıca beyaz çarşafa sarılı bir cansız bedeni ambulansa taşıyorlar.
Bölge sakinleri ve kurtarma görevlileri, Rusya ve rejimin, İdlib’deki muhalif yerleşim bölgesine yönelik bombardımanının, son günlerde yoğunlaştığını, hava saldırılarının Halep ve İdlib’deki yerleşim bölgelerini ve tıbbi merkezleri hedef aldığını söyledi.
Suriye’nin kuzeybatısındaki saldırı, İsrail ve Lübnanlı silahlı grup Hizbullah’ın bir yıldan fazla süren çatışmaları sona erdiren ateşkesi başlattığı gün olan 27 Kasım Çarşamba günü başlatıldı.
28 Kasım’da Halep’in batı kırsalından merkeze doğru hızla ilerleyen rejim karşıtı silahlı gruplar, 30 Kasım’da merkezin büyük bölümünü ele geçirmişti.
30 Kasım’da Han Şeyhun ilçesini alarak tüm İdlib genelinde hakimiyet sağlayan silahlı gruplar, Hama ilinde de çatışarak ilerleyişini sürdürüyor.
Suriye Milli Ordusunun Halep kırsalında 1 Aralık’ta terör örgütü PKK/YPG’ye karşı başlattığı Özgürlük Şafağı Operasyonu’nda ise Tel Rıfat ilçe merkezi terörden kurtarıldı.

25 metreden isabetli atış: Basketbolcu robot dünya rekoru kırdı!

25 metreden isabetli atış: Basketbolcu robot dünya rekoru kırdı!

Japon otomotiv devi Toyota’nın geliştirdiği basketbolcu robot serisinin son üyesi CUE6, dünya rekoruna imza attı. CUE6, insansı robotlar arasında en uzak mesafeden basket atarak tarihe geçti.

Guinness Dünya Rekorları’nın 3 Aralık’ta yaptığı açıklamaya göre, Japonya merkezli otomobil şirketi Toyota’nın geliştirdiği CUE6 rabotu Japonya’nın Nagakute kentinde 24,55 metre uzaklıktan isabetli bir atış gerçekleştirerek bu mesafede başarılı olan ilk insansı robot unvanını kazandı. NBA sahaları 29 metre uzunluğunda.
Toyota mühendislerinin gönüllü bir girişimi olarak 2017’de başlatılan CUE projesi, yapay zeka destekli robotların hassasiyeti ve yeteneklerini test etmeyi amaçlıyor.
Projenin üçüncü versiyonu CUE3, 2019’da 2020 serbest atışla arka arkaya en fazla başarılı atışı gerçekleştiren robot olarak Guinness Rekoru kırmıştı.
Toyota’da projeye liderlik eden Tomohiro Nomi, rekorla ilgili şunları söyledi: “Öncekilerden daha uzak bir mesafeden atış yaparak dünyayı şaşırtmak istedik. Yapay zeka sayesinde robot, en etkili atış stilini öğrendi ve denemeler sonunda başarıya ulaştı.”
CUE6, ilk denemesinde başarısız olsa da ikinci atışında rekoru kırmayı başardı.
Nomi, gelecekte “Michael Jordan gibi smaç basabilen” robotlar geliştirmeyi hayal ettiğini belirtti. CUE6’nın başarısı, yapay zekanın spor gibi hassas alanlarda ne kadar ileri gidebileceğini bir kez daha gösterdi.
Öte yandan, insanlar arasında en uzak mesafeden isabetli basket rekoru, 2022’de 34,6 metreden başarılı atış yapan ABD’li Joshua Walker’a ait.

Icardi’den Wanda Nara’ya Johnny Deep’li gönderme

Icardi'den Wanda Nara'ya Johnny Deep'li gönderme

Wanda Nara ile boşanma sürecinde olan Mauro Icardi, dünyaca ünlü oyuncu Johnny Depp ve eski eşi Amber Heard ile olaylı boşanma sürecine gönderme yaptı.

Galatasaray’ın Arjantinli futbolcusu Mauro Icardi, boşanma sürecinde olduğu eşi Wanda Nara’ya Instagram hesabından bir göndermede bulundu.
Icardi, dünyaca ünlü oyuncu Johnny Deep ve eski eşi Amber Heard ile olaylı boşanma sürecine atıf yaptı.
Icardi, Johnny Deep’in boşanma davasındaki fotoğraflarını hesabında yayınladı.
Icardi, Johnny Deep’in sözünü de yer verdi: “Mesele adımı temizlemek değil. Bana inanan insanları savunmak.”