Brent petrol fiyatı ne kadar oldu?

Brent petrol fiyatı ne kadar oldu?

Brent petrol kaç dolar? Brent petrol fiyatı en son ne kadar oldu? Uluslararası piyasada petrol fiyatlarında son durum.

Brent petrolün varili, uluslararası piyasalarda 72,09 ​​​dolardan işlem görüyor. Dün 74,13 dolara kadar yükselen Brent petrolün varil fiyatı, günü 72,44 dolar seviyesinde tamamladı. Brent petrolün varil fiyatı, bugün saat 09.40 itibarıyla kapanışa göre yaklaşık yüzde 0,5 azalarak 72,09 dolar oldu. Aynı saatte Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varili 68,25 dolardan alıcı buldu. Petrol fiyatlarının düşüşünde, dünyanın en çok petrol ithal eden ülkesi Çin’de ekonomik yavaşlamanın talebi düşüreceği endişesi etkili oluyor. Çin ekonomisi, bu yılın 9 ayında yüzde 4,8 büyüyerek, hükümetin yıl sonunda “yüzde 5 civarında” olmasını öngördüğü büyüme hedefinin altında performans göstermişti. Çin’de hizmetler sektöründeki aktivitenin barometresi kabul edilen Genel Hizmetler Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI), ekimdeki toparlanmanın ardından kasımda yeniden yavaşlama işareti verdi. Endeks, kasımda önceki aya göre 0,5 puan azaldı. Ulusal İstatistik Bürosunun (UİB) açıkladığı imalat dışı PMI endeksi içindeki hizmetler alt endeksi ise kasımda önceki aya göre değişiklik kaydedilmezken 50,1’de sabit kaldı. Uzmanlar, ülkede zayıf iç talep ve deflasyon eğiliminin ekonomik büyümeyi olumsuz etkilemeyi sürdürdüğünü ifade ediyor. ABD’de Tedarik Yönetim Enstitüsü (ISM) hizmet sektörü Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI), kasımda aylık bazda 3,9 puan azalışla 52,1’e inerek piyasa beklentilerinin altında gerçekleşti. Ülkede fabrika siparişleri, ekimde yüzde 0,2 ile beklentilerin altında artış kaydetti. Dünyanın ne çok petrol tüketen ülkesi ABD’de ekonomik yavaşlama endişesi fiyatları baskılıyor. ABD’de Enerji Enformasyon İdaresi (EIA) verisine göre, ticari ham petrol stoklarına dahil olmayan stratejik ham petrol stokları yaklaşık 1 milyon 400 bin varil, benzin stokları yaklaşık 2 milyon 400 bin varil arttı. Ülkede stoklarda artış olması, talebin yavaşladığına işaret ederek petrol fiyatının düşüşünü destekliyor. Öte yandan, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’ın ABD ekonomisinin iyi durumda olduğunu ve bu durumun faiz indirimlerinde kendilerine politika alanı sağladığını açıklaması fiyatlar üzerindeki baskıyı hafifletiyor. Powell’ın konuşmasının ardından bankanın bu ay faiz indirimine gideceği ihtimali kuvvetlendi. Fed’in 18 Aralık’taki toplantısında yüzde 78 ihtimalle politika faizini 25 baz puan indireceği öngörülüyor. Yatırımcılar bugün OPEC+ grubunun gelecek yıla yönelik üretime ilişkin vereceği kararı bekliyor. Dünyanın en büyük petrol üreticilerinin bulunduğu OPEC+ grubunun arz kesintilerini gelecek yılın ilk çeyreğinin sonuna kadar sürdürmeye devam etmeleri bekleniyor. Brent petrolde teknik olarak 74,45 doların direnç, 70,77 doların ise destek olarak izlenebileceği belirtiliyor.

Kraliçenin ölümünü bilen medyumdan 2025 kehaneti: İnsanlığı kurtarmak için gelecekler!

Kraliçenin ölümünü bilen medyumdan 2025 kehaneti: İnsanlığı kurtarmak için gelecekler!

Daha önce Kraliçe II. Elizabeth’in ölümünü doğru tahmin ederek dikkatleri üzerine çeken ünlü İngiliz medyum Deborah Davies’in 2025 yılı için yaptığı kehanetler gündem oldu. Davies’e göre 2025 yılında uzaylılar artık gizlenmeyecek ve insanlıkla temas kuracak.

Daha önce yaptığı kehanetlerle gündem olan İngiliz medyum Deborah Davies 2025 yılı için yeni kehanetlerde bulundu. Davies , 2025’in dünya tarihinde önemli bir dönüm noktası olacağını açıkladı.
Daily Star’a konuşan medyum, uzaylıların fiziksel temas kurmaya başlayacağını ve Tanımlanamayan Hava Olayları (UAP) görülme oranının artacağını iddia etti.
Davies, uzaylıların zarar vermek değil, insanlığa yardımcı olmak için geleceğini belirtti. “İktidardaki insanlar tarafından esir tutulduklarını biliyorlar, ancak kötü niyetleri yok” diyen Davies, dünya dışı varlıkların insanlığı iklim değişikliği gibi büyük tehditlerden korumak isteyeceğini ifade etti.
Medyum, 2025 yılında gökyüzünde daha fazla UFO veya UAP gözlemi olacağını söyledi: “Uzaylıların varlığı artık inkâr edilemeyecek.
Özellikle yılın sonlarına doğru fiziksel temaslarda büyük bir artış yaşanacak.”
Uzaylıların, geçmişte insan medeniyetinin inşasında rol oynadığını öne süren Davies, benzer bir desteği yeniden göreceğimizi savundu: “Gezegenimizin yok olmaması için bize rehberlik edecekler.”
Davies, uzaylıların dostça niyetlerle geldiğini ve bu temasların insanlığın kaderini değiştirebileceğini ifade etti: “Uzaylılar, insanlığın evrenle olan bağını yeniden tanımlayacak ve bu temas, tarih boyunca unutulmayacak.”
Davies, daha önce Kraliçe II. Elizabeth’in vefatını doğru tahmin etmişti. Bu öngörüsüyle dikkat çeken medyumun yeni kehanetlerinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği merak ediliyor.

Nüfus çöküşü yaklaşıyor: Doğum oranları “kıyamet günü” uyarılarını tetikledi

Nüfus çöküşü yaklaşıyor: Doğum oranları

Avrupa Birliği’nde doğum oranları, geçen yıl tüm zamanların en düşük seviyesine indi. Bu durum, “nüfus azlığı” korkularını arttırdı. Uzmanlar, düşük doğum oranlarını uluslararası güç dengesini tamamen yeniden yapılandıracağına inanıyor. Böyle giderse ülkeler göçe bağımlı olacak. Aksi takdirde güçlü ekonomiler; çalışacak, vergi ödeyecek ve yaşlılara bakacak genç insan bulamayabilir.

Avrupa Birliği’nde geçen yıl doğumların tüm zamanların en düşük seviyesine inmesi “nüfus azlığı” korkularını arttırdı.
Bloktaki 27 ülkede, 2023 yılında sadece 3,67 milyon bebek dünyaya geldi.
Bu sayı, 2022 yılına kıyasla yüzde 5,5’lik bir düşüşü gösterirken, kayıtların tutulmaya başlandığı 1961 yılından bu yana en büyük düşüşe işaret ediyor.
En kötü etkilenen ülkelerde yüzde olarak çift haneli düşüşler kaydedilirken, Romanya’da yüzde 13,9’luk bir düşüş yaşandı.
Daily Mail’de yer alan habere göre serbest düşen doğum oranları, uzmanların batı ekonomilerini felce uğratacağına inandıkları yaklaşan “nüfus çöküşü” hakkında “kıyamet günü” uyarılarını tetikledi.
Konuyu araştıran demografi uzmanları, İngiltere ve ABD’deki yıkıcı sonuçlardan kaçınmak için göçün gerekli olacağı uyarısında bulundu. Aksi takdirde, sürekli azalan doğum oranı, güçlü ekonomileri çalışacak, vergi ödeyecek ve yaşlılara bakacak çok az sayıda genç insanla baş başa bırakabilir.
Romanya’nın ardından Polonya (yüzde 10,7), Çekya (yüzde 10), Letonya (yüzde 9,2) ve Slovakya (yüzde 7,7) doğumlarda bir önceki yıla göre en büyük düşüşü yaşayan ülkeler oldu.
Fransa ve Almanya gibi zengin AB ülkelerinde de önemli düşüşler yaşandı.
Sadece beş ülkede toplam doğumlarda artış görüldü: Malta (yüzde 3,6), Portekiz (yüzde 2,4), Bulgaristan (yüzde 1,1), Kıbrıs (yüzde 1) ve İrlanda (yüzde 0,5).
Nüfus azlığı ihtimali, Elon Musk’ın en sevdiği konulardan biri.
Tesla milyarderi, 2017’de Dünya’daki insan sayısının “çöküşe doğru hızlandığını ancak çok az kişinin bunu fark ettiğini ya da umursadığını” söyledi.
Musk, 2021’de, insanların daha fazla çocuk sahibi olmaması halinde medeniyetin çökeceğini öne sürdü.
Bazı ülkelerin nüfusu yarı yarıya azalırken, özellikle Afrika’da olmak üzere diğerlerinin 22’inci yüzyıla kadar 8 kat artacağı tahmin ediliyor.
Her bir AB ülkesinin doğurganlık oranı, nüfusun sabit kalması için gereken sayı olan 2,1’in çok altında.
Ulusal İstatistik Ofisi’nin son raporuna göre, 2023 yılında İngiltere ve Galler’deki doğurganlık oranı sadece 1,44 ile kayıtlardaki en düşük seviyede.
İngiltere’de 70’li yılların başından bu yana ortalama doğurganlık oranı 2,1’in üzerine çıkmadı.
Hiçbir otoritenin doğurganlık oranı “ikame” seviyesinin üzerinde değil.
Uzmanlar bu eğilimin kısmen kadınların eğitim ve kariyerlerine odaklanmalarından ve çiftlerin çocuk sahibi olmak için daha geç yaşlara kadar beklemelerinden kaynaklandığına inanıyor.
Bazılarına göre İngiltere’nin kırılgan ekonomisi ve hayat pahalılığı krizi de insanları çocuk sahibi olmaktan alıkoyuyor.
Diğerleri ise, çocuk sahibi olarak karbon ayak izlerini daha da kötüleştireceklerinden veya çocuklarının iklim değişikliği nedeniyle kasvetli bir geleceğe sahip olacağından korkan insanlarla birlikte çevreye atıfta bulunuyor.
Covid aşılarının doğurganlığa zarar verdiğine dair bir kanıt bulunmadığında ısrar eden bilim insanları da var.
Oxford Üniversitesi’nde demografi uzmanı olan Profesör Melinda Mills, Telegraph’a yaptığı açıklamada, daha eğitimli kadınların kariyerlerine odaklanmasıyla birlikte çocuk bakımı bulmakta zorlandıklarını söyledi.
Ayrıca pek çok kişinin 30’lu yaşlarının ortalarına kadar beklediğini, bunun da biyolojik faktörler nedeniyle daha az kişinin çocuk sahibi olmasında başarılı olmasına yol açabileceğini belirtti.
Mills, Telegraph’a verdiği demeçte, şunları söyledi: “Biyolojik olarak çocuk sahibi olmaya daha az elverişli olduğunuzda çocuk sahibi olmaya başlıyorsunuz. Bir çocuk sahibi olabilirsiniz ama biyolojik olarak çok geç başladığınız için daha fazla çocuk sahibi olmak gerçekten zor. İnsanlar, zamanlarının tükenmekte olduğu bir noktada yakalanıyorlar.”
Azalan doğum oranları, nüfus yaşlandıkça dünyanın en büyük ekonomilerinin göçe daha fazla bağımlı hale geleceği anlamına geliyor.
Birçok bilim insanı aşırı nüfus artışının çevre, gıda ve barınma kaynakları üzerindeki tehdidi konusunda uyarıda bulunmuş olsa da, az nüfus da bir sorun teşkil ediyor.
Doğum oranlarındaki herhangi bir düşüş, nüfusun demografik yapısında gençlere oranla daha fazla sayıda yaşlı insanla birlikte ciddi bir değişim görülecek.
Uzmanlar bu durumun kamu hizmetlerini finanse edecek çok az sayıda vergi mükellefi, sağlık ve sosyal bakım hizmetlerinde kilit rolleri dolduracak çok az sayıda çalışan ve ev ve araba satın alacak çok az sayıda insan bırakarak küresel ekonomiyi alt üst edeceğinden endişe ediyor.
Hatta bazı ülkeler doğum oranını arttırmak amacıyla yeni ebeveynlere çocuk sahibi olmaları için para ödemeye başladı.
Washington Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Dr. Natalia Bhattacharjee, bu eğilimlerin küresel ekonomiyi ve uluslararası güç dengesini tamamen yeniden yapılandıracağını söyledi.
Yetersiz nüfus tehdidiyle ilgili olarak geçen yıl yayınlanan bir makalesinde şunları söyledi:  “Ekonomik büyümeyi sürdürmek için göçmenler arasında kıyasıya bir rekabet yaşanırken ve Sahra altı Afrika’daki bebek patlaması devam ederken, göç ve küresel yardım ağlarıyla ilgili zorlukların küresel olarak tanınması daha da kritik hale gelecektir.”
Ekonomist Profesör Andrew J. Scott da Telegraph’a verdiği demeçte, düşük doğum oranlarının AB’de şimdiden bir “ısırma noktası” haline geldiğini, son on yıldaki istihdam artışının çoğunun 50 yaş üstü kişilerden geldiğini söyledi.
Profesör Scott, “Firmaların, işgücümün daha yaşlı olduğunu düşünmeye başlamaları gereken bir işgücü piyasası gerçeğine henüz uyandıklarını sanmıyorum” diye ekledi.
Küresel nüfusun yakın zamanda azalması beklenmiyor.
Şu anda dünya genelinde yaklaşık 8 milyar insan yaşıyor ve bu rakamın 2100 yılına yakın bir tarihte zirveye ulaşması bekleniyor.
Bununla birlikte, güvenilir çalışmalar dünya çapındaki insan sayısının 2070 yılı gibi erken bir tarihte azalmaya başlayabileceğini öne sürüyor.

Vize krizi büyüyor: İtalya Türk öğrencilere vize vermeyi durdurdu

Vize krizi büyüyor: İtalya Türk öğrencilere vize vermeyi durdurdu

İtalya’da eğitim hakkı kazanmalarına karşın vize alamadıkları için ülkeye gelemeyen ve bu nedenle mağdur olan Türk öğrenciler, mağdur olmaya devam ediyor. İtalya vizesi için yetkili kurum olan iData, Türk öğrencilerin üç yıllık vize başvurularını durdurduğunu açıkladı.

İtalya’daki üniversitelere kabul kazanan ancak vize alamayan öğrenciler sesini duyurmaya çalışırken yeni bir gelişme yaşandı. İtalya vizesi için yetkili kurum olan iData, üç yıllık lisans ve yüksek lisans, yıllık Erasmus programları, tek derslik üniversite dersler, Afam (sanat ve müzik alanındaki üniversite programları) için hiçbir koşulda vize başvurusu kabul edilmeyeceğini duyurdu. Açıklamada “Sadece 1 yıl süreli üniversite yüksek lisans programlarına, çok yıllı doktora programlarına, dil kurslarına, foundation (hazırlık) programlarına ve bir yıldan kısa süren Erasmus programlarına başvurusu kabul edilecektir.” denildi.

İTALYA AÇIKLAMA YAPMIŞTI İtalya Dışişleri Bakanlığı, Türk öğrencilerin yaşadığı vize mağduriyeti ve İtalya’nın İstanbul Başkonsolosluğu’nda yapılan basın açıklamasına ilişkin sorularına yazılı yanıt göndermişti. Bakanlık açıklamasında, “Bakanlık, Türk öğrencilerin İtalyan üniversite sistemine sağladığı olumlu katkının tamamen farkındadır. Dışişleri Bakanlığı, vize taleplerini karşılama konusunda konsolosluğun çabalarına ilişkin güvencelerini teyit eder, geçen yılın yaklaşık 2 bin 600 başvurusuna karşılık, 5 ayda 3 bin eğitim vizesi başvurusunun işleme konulduğunun göz önünde bulundurulmasını hatırlatırız.” ifadeleri kullanılmıştı.

Derbiye geri sayım | Beşiktaş ile Fenerbahçe karşı karşıya: Takımların son durumları

Derbiye geri sayım | Beşiktaş ile Fenerbahçe karşı karşıya: Takımların son durumları

Türk futbolunda cumartesi akşamı derbi heyecanı yaşanacak. Beşiktaş 5 maçlık galibiyet hasretine son vermek isterken; Fenerbahçe galibiyet serisini ve zirve takibini sürdürme hedefinde. İşte derbi öncesi takımların son durumu…

Derbi heyecanına geri sayım başladı. Beşiktaş ile Fenerbahçe cumartesi akşamı 19.00’da karşı karşıya gelecek.
Son 5 lig maçında galibiyet yüzü göremeyen ve kötü günlerden geçen Beşiktaş, derbi galibiyetiyle taraftarını mutlu etmek istiyor.Siyah beyazlılarda tedavileri süren Paulista, Uduokhai ve Necip cumartesi günü forma giyemeyecek.
Teknik direktör Giovanni van Bronckhorst ile yollarını ayıran Beşiktaş’ta takımın başında Serdar Topraktepe olacak.
Trendyol Süper Lig’de son 5 maçını kazanan Fenerbahçe, derbiden de zaferle ayrılarak zirve takibini sürdürmek istiyor.Sarı lacivertliler geçtiğimiz hafta lider Galatasaray ile puan farkını 3’e indirdi.
Beşiktaş’ın son iç saha maçı olan Göztepe karşılaşmasını stadda takip eden Fenerbahçe Teknik direktörü Jose Mourinho, siyah beyazlılardan övgüyle bahsetmişti. Dev derbi cumartesi günü saat 19’da Tüpraş Stadyumu’nda oynanacak.

Fenerbahçe Asbaşkanı Acun Ilıcalı: Galatasaray’ın 16 sarı 3 kırmızı kartı verilmemiş

Fenerbahçe Asbaşkanı Acun Ilıcalı: Galatasaray'ın 16 sarı 3 kırmızı kartı verilmemiş

Fenerbahçe Asbaşkanı Acun Ilıcalı, Galatasaray Başkanı Dursun Özbek’in açıklamalarına yanıt verdi. Galatasaray-Eyüpspor maçında Eyüpspor’un hakem hatalarına maruz kaldığını ifade eden Ilıcalı, tartışmalı pozisyonları İngiliz hakem Mark Clattenburg’a incelettiklerini söyledi. Ilıcalı “Galatasaray’ın 16 sarı 3 kırmızı kartı verilmemiş.” ifadelerini kullandı.

Fenerbahçe Asbaşkanı Acun Ilıcalı, Galatasaray Başkanı Dursun Özbek’e tepki gösterdi.A Spor yayınına katılan Ilıcalı, Galatasaray-Eyüpspor maçında Özbek’in iddialarının aksine Eyüpspor’un da hakkının yendiğini ifade etti.
Ilıcalı, “Dursun Özbek Galatasaray-Eyüpspor maçıyla ilgili isyanı var. Davinson Sanchez’in 50. dakikada kırmızı kart görmesi gerekiyordu ve Eyüpspor’un son dakikada net penaltısı verilmedi. Galatasaray’ın itiraz ettiği 2 pozisyon var. Eyüpspor’un ilk golünde faul olduğu söylüyor ben Avrupa’da öyle gol iptali görmedim. Tut ki bu iki pozisyonda da haklı olsunlar toplamda dört fahiş hata var ikisi Galatasaray, ikisi Eyüpspor aleyhine. Galatasaray’ı hakkını yendiğine inandırmaya çalıştıkları bir tiyatro var ortada.” dedi.
Ilıcalı, gösterdiği tepkinin Galatasaray kulübüne değil Galatasaray yöneticilerine olduğunu vurguladı.Ilıcalı, Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’un Galatasaray Başkanı Dursun Özbek’i defalarca yüz yüze yayına çıkmaya davet ettiğini ve kabul görmediğini söyledi.
Fenerbahçe Asbaşkanı, bu konuyla birlikte Galatasaray Yöneticisi İbrahim Hatipoğlu ile birlikte yapmayı planladıkları tartışmalı pozisyonları yabancı hakem tarafından değerlendirme programının iptal olmasıyla ilgili Özbek ve Hatipoğlu’na tepki gösterdi.Ilıcalı, bu planın iptal olmasına rağmen kendi tartışmalı gördükleri pozisyonları İngiliz hakem Mark Clattenburg’a incelettiklerini söyledi ve rakamları açıkladı.
Ilıcalı, ”Şampiyonlar Ligi finali yönetmiş hakem Mark Clattenburg’a pozisyonları incelettik. Galatasaray’a 39 sarı kart yerine 23 sarı kart verilmiş. Toplam 16 tane az sarı kart verilmiş. 3 tane kırmızı kart verilmemiş. Hatırlıyorsunuz, bunları tartışacak durumda değiliz. Alanyaspor maçında 10. dakikada 10 kişi kalmaları gerekiyordu. Beşiktaş maçını biliyorsunuz. Galatasaray’ın 3 golünün iptal edilmesi lazım. Fenerbahçe’nin de 6 penaltısı verilmemiş. Niye kaçtıklarını anlamak istiyorsanız, durum bu!”Ilıcalı, Fenerbahçe yöneticisi olduktan sonra kendisine anlamsız operasyonlar yapıldığını söyledi.
Ilıcalı, çok konuşulan Anderson Talisca transferiyle ilgili ise ”Aldık diyemem, istediğimiz şartlar oluşursa bu transfer gerçekleşebilir.” ifadelerini kullandı.

Avrupa dışında ilk Final Four

Avrupa dışında ilk Final Four

Euroleague yönetimi tarihi bir kararın eşiğinde. Final Four’u ilk kez Avrupa kıtasının dışında düzenlemeyi planlayan organizasyon, Abu Dhabi’yle anlaştı.

Mayıs ayında Euroleague şampiyonunu belirleyecek maçlar Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkentinde oynanabilir.

Abu Dhabi’nin ev sahipliği için yaptığı 50 milyon euroluk teklifi kabul eden Euroleague, A lisansına sahip kulüplere danıştı.

İKİ TAKIM İSTEMEDİ

Real Madrid ve Olimpiakos dışındaki tüm takımlar, Final Four’u Arap yarımadasında oynamayı kabul etti.

Euroleague’in Avrupa kıtası dışındaki ilk Final Four’un adresini kısa süre içerisinde açıklaması bekleniyor.

Van Bronckhorst’tan Beşiktaş’a veda

Van Bronckhorst'tan Beşiktaş'a veda

Beşiktaş serüveni 20 maçta biten Giovanni Van Bronckhorst, Siyah beyazlı camiaya veda etti. Türkiye’ye kısa sürede bağlandığını söyleyen Hollandalı teknik direktör, “Bana daha fazla zaman verilseydi, takımı geliştirebilirdim.” dedi.

Giovanni Van Bronckhorst, Beşiktaş’a veda etti.

“HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRADIM”

Yazılı açıklama yapan Van Bronckhorst, “Beşiktaş’tan kısa sürede ayrıldığım için üzgünüm ve hayal kırıklığına uğradım. Buraya beni etkileyen tutkulu bir kulübe gelmiştim. Türkiye gibi zengin bir kültere sahip ve futbol tutkusu olan ülkede çalıştığım için minnettarım. Eğer bana daha fazla zaman verilseydi, büyük potansiyele sahip kadroyu geliştirebilirdim. Ancak futbol sonuç işi. Modern oyunda baskının teknik direktöre yapılmasını anlayabiliriyorum. Ancak kulüplerin geleceği, kulübedeki tek bir kişiye bağlı değildir. Beşiktaş’taki herkese gelecek için en iyisini diliyorum” ifadelerini kullandı.

Hollandalı teknik direktörün görevine son veren siyah beyazlılar, sezona Serdar Topraktepe yönetiminde devam ediyor.

Son dakika Antalya’da deprem mi oldu? Az önce deprem Antalya’da nerede oldu? Antalya deprem Kandilli ve AFAD son depremler listesi 05 Aralık 2024

Son dakika Antalya'da deprem mi oldu? Az önce deprem Antalya'da nerede oldu? Antalya deprem Kandilli ve AFAD son depremler listesi 05 Aralık 2024

Son dakika Antalya deprem haberleri..Antalya’da deprem mi oldu? Az önce deprem Antalya’da nerede oldu? Antalya Kandilli ve AFAD son depremler.. 05 Aralık 2024 Antalya deprem son dakika haberleri haberin detayında…Artçı deprem mi oldu Antalya’da? Antalya son deprem büyüklüğü ne kadar? Antalya’da ve Antalya yakınındaki depremler nelerdir? Antalya’da anlık deprem mi oldu? Son dakika Antalya canlı deprem haritası..Kandilli rasathanesi ve deprem araştırma enstitüsü ve AFAD Antalya deprem haberleri.. Antalya’da hangi ilçelerde deprem oldu ve hangi ilçelerde en çok hissedildi? Bugün Antalya’da deprem mi oldu? Deprem Antalya’da ne zaman ve kaç şiddetinde oldu? En son Antalya’da nerede deprem oldu? Antalya deprem haberleriyle ilgili en çok merak edilenlerin cevabı haberde..

Tarih-saat 05 Aralık 2024 09:08:03 itibariyle Akdeniz – [68.25 km] Gazipaşa (Antalya) 3,5 şiddetinde bir deprem olmuştur.Son dakika Antalya deprem haberleri 05 Aralık 2024..Antalya AFAD son depremler ve Antalya Kandilli son dakika deprem listesi..

Suriye’de son durum: Muhalifler Hama’yı üç koldan kuşattı | İran’dan “Asker gönderebiliriz” açıklaması

Suriye'de son durum: Muhalifler Hama'yı üç koldan kuşattı | İran'dan

Çatışmaların 28 Kasım’dan bu yana devam ettiği Suriye’de, önemli bölgeler el değiştirdi, Suriye haritası büyük ölçüde değişti. Halep’in büyük bölümünde ve İdlib’in tamamında kontrolü ele geçiren silahlı grupların Hama’da ilerleyişi devam ediyor. Suriye ordusununsa karşı saldırıya hazırlandığı belirtildi. Hama’nın kırsal kesimlerinde yoğun çatışmalar yaşanırken, kentin üç taraftan kuşatıldığı aktarıldı. Bazı kasabalar rejim karşıtı güçlerin eline geçti. Bu sırada bazı diplomatik girişimler de kaydedildi. Doha’da Dışişleri bakanları düzeyinde bir toplantı yapılabileceği ifade ediliyor. Rus jetleri, Suriye savaş uçakları ile birlikte muhalifleri bombalamaya devam ediyor. Bu sırada YPG, Halep’in kuzeydoğu kesimlerinden çekilmeye başladı. İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Tahran’ın Şam’ın talebi halinde Suriye’ye asker göndermeyi düşüneceğini söyledi. Moskova ise bir kez daha Esad’a destek açıklaması yaptı.

Suriye’de Heyet Tahrir Eş-Şam’ın (HTŞ) başını çektiği muhalif güçlerin, Beşar Esad güçlerine karşı Halep’e 28 Kasım’da başlattığı saldırılar devam ediyor.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne göre Hama’nın kuzeyindeki kırsal kesimlerde yoğun çatışmalar yaşandı. Rejim karşıtı güçler altı yerleşimde daha hakimiyet sağladı.
Suriye ve Rusya hava kuvvetleri bölgeye onlarca hava saldırısı düzenlendi.
Suriye Resmi Haber Ajansı, Suriye ordusunun Hama’da karşı saldırıya hazırlandığını duyurdu. Bunun için Hama kırsalında savunma hatlarının güçlendirildiği belirtildi.
Çatışma hattının Hama kent merkezinin dış mahallelerine 6 kilometre uzaklıkta yer aldığı açıklandı.Muhalif gruplar, kilit öneme sahip Hama kentini üç taraftan kuşattı.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Hama’dan sadece güneydeki Humus’a doğru tek çıkışın kaldığını belirterek, muhalif grupların Esad rejimi güçleriyle girdiği şiddetli çatışmaların ardından Hama’nın 3 ila 4 kilometre uzağında olduğunu ifade etti.
Grupların, ikmal yollarını kesmek için kentin batı ve doğusundan güneye doğru ilerlemeye çalıştıkları görülüyor.
Hama, Halep, Humus ve Şam’ı birbirine bağlayan stratejik öneme sahip bir yol üzerinde bulunuyor.
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, Katar basınına yaptığı açıklamada Tahran’ın Şam’ın talebi halinde Suriye’ye asker göndermeyi düşüneceğini söyledi.
Arakçi, Suriye krizini görüşmek üzere Rusya’yı ziyaret etmeyi planladığı da belirtti ancak ziyaret için kesin bir tarih belirtmedi.
Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova, Moskova’nın Suriye yönetiminin “terörist gruplar” olarak adlandırdığı muhaliflerin saldırılarına karşı koyma çabalarını güçlü bir şekilde desteklediğini açıkladı.Zaharova açıklamasında, Suriyeli muhaliflerin son günlerdeki ilerlemelerinin dış destek ve kışkırtma olmadan mümkün olamayacağını ileri sürdü. Muhaliflerin yabancı aktörlerden insansız hava araçları ve eğitim aldıklarını iddia etti.
Rusya ayrıca Ukrayna’nın da Suriyeli muhalifleri desteklediğini ileri sürdü.
Merkezi Washington’da bulunan Savaş Çalışmaları Enstitüsü adlı düşünce kuruluşuysa uydu fotoğraflarına dayanarak Rus ordusunun Suriye’deki Tartus Deniz Üssü’nden üç fırkateyn ve denizaltısını çektiğini duyurdu.
Rus ordusunun muhaliflerin Tartus’a saldırabileceği endişesiyle bu adımı attığı belirtildi.
Rus ordusunun Suriye’ye Esad rejimini desteklemek için büyük bir takviye yapmayı planlamadığı da vurgulandı.
Suriye’nin kuzeyinde de hareketlilik var.
Ana omurgasını terör örgütü YPG’nin oluşturduğu ABD destekli Suriye Demokratik Güçleri (SDG), Deyrizor ilinin Fırat’ın doğusunda kalan topraklarındaki 7 köyden rejimi güçleri ve İran destekli grupları çıkarmak için saldırı başlattı.
PKK/YPG’li teröristler, yan yana bulunan köylere üç yönden saldırı başlatırken, çatışmalar sürüyor.
Deyrizor kent merkezinden başlayarak Suriye-Irak sınırına yakın El-Bukemal ilçesine kadar olan bölgede, İran destekli grupların yoğun şekilde varlık gösterdiği biliniyor.
Heyet Tahrir Eş-Şam’ın başını çektiği rejim karşıtı silahlı gruplar, 30 Kasım’da Halep kentinin büyük bölümünü ele geçirmişti.
Muhalifler, 30 Kasım’da Han Şeyhun ilçesini alarak tüm İdlib genelinde hakimiyet sağladı.
Suriye Milli Ordusu (SMO) birlikleri, Türkiye sınırına 18 kilometre uzaklıktaki Tel Rıfat’ta kontrolü sağladı.
Tel Rıfat, 8 yıldır terör örgütü PKK’nın Suriye kolu YPG’nin elindeydi.
İsrail’in dün Şam Havalimanı yolunda bir araca saldırı düzenlediğini duyuruldu.
Şam’da Hizbullah’ın yanı sıra İran destekli grupların yoğun varlık gösterdiği biliniyor.
Suriye konusunda diplomasi alanında da hareketlilik sürüyor.
İran Dişişleri Bakanı Abbas Arakçi, Astana süreci toplantısının dışişleri bakanları düzeyinde 7-8 Aralık tarihinde Doha’da yapılabileceğini söyledi.
İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü İsmail Bekayi, Türkiye’nin Astana sürecinde kilit role sahip olduğunu, Suriye’deki gerilimin azaltılması konusunda faydalı ve yapıcı bir rol oynadığını belirtti.
Katar Dışişleri Bakanlığı sözcüsüyse Suriye’deki çatışmaları sona erdirmek için Türkiye ve diğer bölge müttefikleriyle ortaklaşa çalıştıklarını söyledi.
Tel Rıfat sahasını terör örgütü PKK/YPG’den kurtaran SMO, ilçe merkezindeki tünel ve tuzaklamalara karşı tedbirler alarak, sivillerin güvenli dönüşünü sağlamaya çalışıyor.
Yıllar önce yerinden edilen Tel Rıfatlılar ilçeye dönmeye başladı.
Birleşmiş Milletler, Suriye’deki çatışmalar nedeniyle son birkaç günde yaklaşık 50 bin kişinin evlerini terketmek zorunda kaldığını açıkladı.