Japonya’da yalnızlık, yoksulluk ve istikrarsızlıkla mücadele eden yaşlı kadınlar, düzenli yemek, sağlık hizmeti ve sosyal bağlar için hapishaneyi tercih ediyor. Dış dünyada ekonomik zorluklar ve yalnızlıkla baş edemeyen birçok yaşlı, hapishaneyi sığınak olarak görüyor. Bazıları, dışarıdaki hayatta geçimlerini sağlayamayınca, bilinçli olarak suç işleyip yakalanmayı tercih ediyor. Bu da hapishanede sağlanan istikrarın, belirsiz dış yaşam koşullarından çok daha güvenli olduğunu düşündüren bir çözüm haline geliyor. Ancak bu trendle birlikte yaşlanan nüfus ve artan bakım ihtiyaçları, ülkenin sosyal ve ekonomik yapısını zorluyor. Ekonomik kalkınma ve iş gücü sorunlarıyla mücadele eden Japonya, bu sorunu çözmek için daha fazla bakım çalışanına ve yenilikçi çözümlere ihtiyaç duyuyor.
Odalar, elleri kırışmış, sırtları bükülmüş yaşlı sakinlerle dolu. Koridorlarda ağır ağır yürüyorlar; bazıları yürüteç kullanıyor. Çalışanlar, banyo yapmalarına, yemek yemelerine, yürümelerine ve ilaçlarını almalarına yardımcı oluyor. Ancak burası bir huzurevi değil, Japonya’nın en büyük kadın hapishanesi.Tokyo’nun kuzeyinde bulunan Tochigi Kadın Cezaevi özellikle yaşlanan nüfusu ve toplumsal yalnızlık sorunlarıyla dikkat çeken bir yapıya sahip.Japonya’da hızla yaşlanan nüfus, yalnızlık ve yoksulluk gibi sorunlarla mücadele ederken, bazı yaşlı kadınlar huzurevi yerine hapishaneyi tercih ediyor. Tochigi Kadınlar Hapishanesi, bu durumun en çarpıcı örneklerinden biri.Hapishanenin pembe duvarları arasında, yaşlı mahkûmlar düzenli yemek, sağlık hizmeti ve sosyal bağlar buluyor. İçerideki şartların, dış dünyadaki yalnızlığa ve yoksulluğa tercih edilmesi giderek artan bir trend haline geldi.CNN’e konuşan 81 yaşındaki mahkûm Akiyo, yiyecek çalma suçundan hüküm giymiş. İkinci kez hapiste olan Akiyo, “Buradaki insanlar çok iyi. Belki de bu hayat benim için en istikrarlı olanıdır” diyerek hapishanedeki koşulların dışarıdaki yaşamdan daha iyi olduğunu ifade etti.Bazı mahkûmlar, içeride düzenli bir hayat sürdüklerini ve ücretsiz sağlık hizmetlerinden faydalandıklarını belirtirken, dışarıda destek ve istikrar bulamadıklarını söylüyor. 51 yaşındaki mahkûm Yoko, birçok yaşlının bilinçli olarak suç işleyip yakalanmayı seçtiğini ifade ederek, “Paraları bitince geri dönmek için kötü şeyler yapıyorlar” dedi.Japonya’da yaşlı kadın mahkûmların yüzde 80’inden fazlası, yiyecek çalma gibi hırsızlık suçları nedeniyle cezaevinde. Ekonomik Kalkınma ve İş Birliği Örgütü’ne (OECD) göre, Japonya’da 65 yaş üstü bireylerin yüzde 20’si yoksulluk içinde yaşıyor. Bu oran, Japonya’yı yaşlılar arasında yoksulluğun en yüksek olduğu ülkelerden biri yapıyor.Hapishane memuru Takayoshi Shiranaga, “Bazı insanlar buraya aç oldukları için ya da soğuk olduğu için geliyor” diyerek durumun ciddiyetine dikkat çekti. Öte yandan hapishanede, diğer mahkûmların bakımını üstlenmeleri için yaşlı mahkûmlara hemşirelik eğitimi de veriliyor.Yetkililer, serbest bırakılan yaşlı mahkûmların dış dünyada destek bulamamasının yeniden suç işlemelerine yol açtığını belirtiyor. Adalet Bakanlığı, yaşlı mahkûmları topluma yeniden kazandırmak için yeni programlar başlatmış olsa da, Japonya’nın hızla yaşlanan nüfusuna karşı mevcut sistemin yetersiz kaldığı ifade ediliyor.Japonya’nın yaşlanan nüfus sorunuyla başa çıkması için daha fazla adım atması gerektiği açık. Ülkede, 2040 yılına kadar 2,72 milyon bakım çalışanına ihtiyaç duyulacağı tahmin ediliyor.
Hapishanelerin huzurevine dönüşmeye başladığı Japonya’da, yalnızlık ve yoksulluk içinde sıkışmış yaşlıların sayısı giderek artıyor. Hapisteki Akiyo’nun dediği gibi: “Daha güçlü bir iradem olsaydı, farklı bir hayat yaşayabilirdim. Ama artık çok yaşlıyım.”
