Birleşik Krallık’ta 180’den fazla çocuğun babası olduğunu iddia eden Robert Charles Albon’un, bir çocuk üzerinde ebeveynlik hakkı talep etmesi sonrasında yargıç, denetimsiz sperm bağışlarının tehlikeleri hakkında uyarıda bulundu.
Birleşik Krallık’ta yaşayan ve 180’den fazla çocuğun sperm bağışı yoluyla babası olduğunu iddia eden Robert Charles Albon’un bir çocuk hakkında ebeveynlik talep etmesi üzerine yargıç, düzensiz sperm bağışının tehlikeleri konusunda uyardı. Kendisini “Joe Donör” olarak tanıtan Robert Charles Albon, kendisinden olduğunu iddia ettiği bir çocuğun isminin değiştirilmesi ve doğum belgesinde Albon’un isminin yer alması için dava açtı. Ancak, yargıç bu talebi reddetti ve düzenlenmemiş sperm bağışlarının kadınlar için ne denli risk taşıdığına dikkat çekti. Yargıç Jonathan Furness, Albon’un sperm bağışının tehlikelerine dikkat çekerek, düzenlenmemiş bağışların kadınlar için büyük bir risk oluşturduğunu belirtti.
“İSMİNİN AÇIKLANMASI KAMU YARARINA”
Albon, ABD, Çin, Arjantin, Avustralya ve İngiltere’de 180’den fazla çocuk sahibi olduğunu iddia ediyor. Yargıç Furness, Albon’un çocukları yalnızca kendi istekleri doğrultusunda dünyaya getirdiğini ve kadınları “meta” olarak gördüğünü belirtti. Furness, düzenlenmemiş sperm bağışlarının kadınları ve çocukları olumsuz etkileyebileceğini belirterek, Albon’un isminin kamuoyuna açıklanmasının “kamu yararına” olduğunu söyledi. Yargıç, bu tür durumların farkında olunması gerektiğini ve kadınların böyle bir deneyimi yaşamamaları için uyarıldıklarını ifade etti. Yargıç, lisanslı kliniklerde yapılan sperm bağışlarının sıkı düzenlemelere tabi olduğunu, bu tür bağışların sağlık kontrolleri ve yasal haklarla güvence altına alındığını belirtti. Albon’un ise, denetimsiz bir şekilde sperm bağışı yaptığı ve bunun büyük riskler taşıdığı vurgulandı. Mahkeme, Albon’a çocuğa doğrudan temas hakkı tanımadı. Bunun yerine, “posta kutusu teması” hakkı vererek, Albon’a çocuğa yıllık kart veya e-posta gönderme hakkı tanındı. Yargıç, Albon’un ebeveynlik hakkı talebinin, çocuğun yararına olmayacağı sonucuna vardı.
