Lübnan’ın güneyinde dört İsrail askeri öldü

Lübnan'ın güneyinde dört İsrail askeri öldü

İsrail ordusu, ateşkesin devam ettiği Lübnan’ın güneyinde dört askerinin öldüğünü duyurdu. İsrail askerlerinin Lübnan’ın güneyinde bir tünelde tarama yaptığı sırada yaşanan patlama olduğu ifade edildi.

İsrail ordusundan yapılan açıklamada, biri binbaşı, biri de yüzbaşı olmak üzere dört askerin Lübnan’ın güneyinde öldüğü belirtildi. Açıklamada, askerlerin ölüm nedenine ilişkin ise bilgi verilmedi. Yerel basında çıkan haberde, dört askerin dün Lübnan’ın güneyinde “operasyon kazasında” öldüğü bildirildi. Haberde, İsrail askerlerinin Lübnan’ın güneyinde bir tünelde tarama yaptığı sırada patlama olduğu ifade edildi. İlk bulguların İsrail askerlerince daha önce bölgeye yerleştirilen patlayıcıların infilak ettiği yönünde olduğu ancak patlamanın nedeninin araştırıldığı kaydedildi. İsrail ordusu, 30 Ekim’de Lübnan’ın güneyine kara saldırısı başlatmıştı. ABD’nin arabuluculuğunda 27 Kasım’da İsrail ile Lübnan arasında ateşkese gidilmişti. Taraflar arasındaki ateşkes sürürken, anlaşmadaki aşamalı çekilme maddesi nedeniyle İsrail ordusunun Lübnan’ın güneyindeki karadan işgali hala devam ediyor.

Hamas’tan Suriye için ilk açıklama: Özgürlük ve adalet vurgusu

Hamas'tan Suriye için ilk açıklama: Özgürlük ve adalet vurgusu

Hamas, Suriye’de yeni dönem için ilk açıklamasını yaptı. Hamas, Suriye’nin ulusal birliğinin, Filistin halkını desteklemedeki tarihi rolünü sürdürmesine imkan vereceğini umduğunu ifade etti.

Suriye’de Beşar Esad rejiminin devrilmesinin ardından bölgede yeni dengelerin kurulması bekleniyor.

Yeni dönem için adımları merak edilen aktörlerden biri de Hamas. Filistinli örgüt, bugün yaptığı açıklamada, Suriye halkını özgürlük ve adalet isteklerine ulaştıkları için kutladı. Hamas, Suriye’nin ulusal birliğinin, Filistin halkını desteklemedeki tarihi ve önemli rolünü sürdürmesine imkan vereceğini umduğunu ifade etti.

Esad rejimi düştü: Adım adım sonun başlangıcı

Esad rejimi düştü: Adım adım sonun başlangıcı

Suriye’deki muhalif gruplar, düzenledikleri yıldırım harekatıyla 12 gün içerisinde başkent Şam’ı ele geçirerek Devlet Başkanı Beşar Esad’ı devirdi. Ailesiyle birlikte ülkeyi terk eden Esad, Rusya’ya sığındı. Ülkede 13 yıldır devam eden iç savaş ve dış faktörlerin birleşimi, devrik liderin şaşırtan sonunu hazırladı. Peki Esad’ın devrilmesinde hangi faktörler etkili oldu? Esad’ın hızlı düşüşünün nedenleri neler?

Suriye’de 50 yılı aşkın süredir hüküm süren Esad ailesinin iktidarı, muhaliflerin büyük şehirleri sadece 12 gün içerisinde ele geçirip ardından başkent Şam’a girmesiyle çöktü.
Pazar günü muhalif güçler başkente çok az direnişle girdikten sonra, Suriye’nin 24 yıldır yöneticisi olan Devlet Başkanı Beşar Esad ülkeden kaçtı.
Muhaliflerlerin bu hızlı zaferi, Esad rejiminin zayıflığını ve kritik anda gelmeyen İran ve Rusya desteğine ne kadar bağımlı olduğunu ortaya koydu.
Peki Suriye’de Esad’ın düşüşünü hazırlayan faktörler neler?
13 yılı aşkın bir süredir devam eden iç savaş rejim güçlerini yıprattı.
Ordu, yarım milyondan fazla insanın hayatına mal olan ve ülke ekonomisini, altyapısını ve sanayisini tahrip eden savaşta tükendi.
Uzmanlar, savaşın ilk yıllarında kayıplar, firarlar ve askerlikten kaçmaların birleşimiyle ordunun 300 bin kişilik gücünün yaklaşık yarısını kaybettiğini belirtiyor.
Yorgun ve moralsiz ordu, muhaliflerin 27 Kasım’daki saldırısıyla karşılaştığında hazırlıksız yakalandı.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne (SOHR) göre ordu son günlerde muhaliflere karşı çok az direniş gösterdi.
Gözlemevi, askerlerin mevzilerini, çoğu zaman çatışmalar kendilerine ulaşmadan önce boşalttığını bildirdi.
Yıllar boyunca Esad, Rusya ve İran gibi kilit müttefiklerin askeri, siyasi ve diplomatik desteğine güvendi.
Onların yardımıyla rejim, 2011’de iç savaş patlak verdikten sonra kaybedilen toprakları geri aldı. Rusya’nın 2015’te müdahalesi savaşın gidişatını Esad’ın lehine değiştirdi.
Ancak 27 Kasım’da başlayan saldırılar, Rusya’nın Ukrayna’daki savaşta hala çıkmazda olduğu bir dönemde gerçekleşti. Bu kez hava saldırıları, ülkenin büyük kesimlerine yayılan muhalifleri durdurmada başarısız oldu.
İran da uzun süredir Suriye ordusuna askeri danışmanlar gönderiyor ve sahada rejim yanlısı silahlı grupları destekliyor.
Ancak geçtiğimiz yıl İran ve müttefiki olan gruplar, Gazze Şeridi’ndeki savaş ve ardından İsrail ile Hizbullah arasındaki gerilimde İsrail’in büyük darbelerine maruz kaldı.
Hizbullah, 2013 yılından bu yana Şam’ı sahada destekliyor.
Ancak Suriyeli muhalif gruplar saldırılarını geçen ay, İsrail ile Hizbullah arasında bir yılı aşkın süredir devam eden gerilimin ardından ateşkesin yürürlüğe girdiği gün başlattı.
Hizbullah, bu gerilimde İsrail’e karşı koymak için mensuplarının çoğunu Suriye’den Lübnan’a taşıyarak komşu ülkedeki varlığını zayıflattı.
İsrail’le savaş sırasında aralarında Genel Sekreter Hasan Nasrallah ve halefi olduğu düşünülen Haşim Seyfettin’in de bulunduğu çok sayıda Hizbullah lideri öldürüldü.
Suriye’de Beşar Esad rejiminin yürüttüğü politikaların özellikle iç savaşın başladığı 2011’den bu yana ülke ekonomisine faturası ağır olurken, rejimin çökmesiyle toparlanma sürecinin de başlaması bekleniyor.
Dünya Bankasına göre, her dört Suriyeliden birisi aşırı yoksulluktan etkilenirken, durumun Şubat 2023’te yaşanan depreminin yıkıcı etkisi nedeniyle daha da kötüleştiği tahmin ediliyor.
Suriye ekonomisinin tüm alanlarında görülen düşüş tarıma da yansırken, ülkedeki ekili araziler de iç savaş öncesine göre yüzde 25 azaldı.
Suriye halkı önemli oranda yoksullukla mücadele ederken Esad ailesinin yaklaşık 1 ila 2 milyar dolar arasında servete sahip olduğu tahmin ediliyor.

Galatasaray’dan sakatlık açıklaması: Barış Alper ve Osimhen’in MR sonuçları paylaşıldı (Hangi maçlarda forma giyemeyecekler?)

Galatasaray'dan sakatlık açıklaması: Barış Alper ve Osimhen'in MR sonuçları paylaşıldı (Hangi maçlarda forma giyemeyecekler?)

Galatasaray, futbolcuları Osimhen ve Barış Alper Yılmaz’ın MR sonuçlarına dair açıklama yaptı. Yapılan bilgilendirmede; Osimhen’de sağ arka üst adale grubunda orta düzeyde zorlanma vekanama, Barış Alper’de ise sol diz iç yan bağlarında esneme, sol ayak bileği iç yan bağlarında orta düzeyde zorlanma, kanama ve ayak bileği kemiklerinde ödem tespit edildiği duyuruldu. Barış Alper’in 3 hafta Osimhen’in ise yaklaşık 2 hafta sahalardan uzak kalması bekleniyor. İşte ayrıntılar ve iki futbolcunun kaçıracağı maçlar…

Galatasaray, futbolcuları Osimhen ve Barış Alper Yılmaz’ın MR sonuçlarına dair açıklama yayınladı.
Yapılan açıklamada, Osimhen’de sağ arka üst adale grubunda orta düzeyde zorlanma ve kanama, Barış Alper’de ise sol diz iç yan bağlarında esneme, sol ayak bileği iç yan bağlarında orta düzeyde zorlanma, kanama ile ayak bileği kemiklerinde ödem tespit edildiği paylaşıldı.
Barış Alper’in 3 hafta Osimhen’in ise yaklaşık 2 hafta sahalardan uzak kalması bekleniyor.
Her iki futbolcu Avrupa Ligi’ndeki Malmö, Süper Lig’deki Trabzonspor ve Kayserispor maçlarını kaçıracak. 
Barış Alper bu maçlara ek olarak ligdeki Göztepe maçında da forma giyemeyecek.
Sarı kırmızılardan yapılan açıklama şöyle:
“Trendyol Süper Lig’in 15. haftasındaki Net Global Sivasspor karşılaşmasında sağ arka üst adalesinde ağrı hisseden Victor Osimhen’in yapılan MR tetkiklerinde sağ arka üst adale grubunda orta düzeyde zorlanma ve kanama tespit edilmiş olup oyuncumuzun tedavisine başlanmıştır.”
“Aynı karşılaşmada rakip takım oyuncusunun sert müdahalesi nedeniyle sakatlanan Barış Alper Yılmaz’ın sponsor hastanemiz Medicana’da yapılan MR ve BT tetkiklerinde sol diz iç yan bağlarında esneme, sol ayak bileği deltoid ligamanda (ayak bileği iç yan bağlarında) orta düzeyde zorlanma, kanama ve ayak bileği kemiklerinde ödem tespit edilmiş olup tedavisine başlanmıştır.”
“Futbolcularımızın sahalara geri dönüş süreleriyle ilgili kulübümüz ve sağlık ekibimiz tarafından herhangi bir zaman verilmemiş olup yoğun maç takvimi içerisinde klinik seyirlerine göre hareket edilecektir.”

2 bin yıllık Romalı asker mezarı bulundu: “Bilinenlerden daha eski”

2 bin yıllık Romalı asker mezarı bulundu:

Hollanda’nın Heerlen kentinde yapılan arkeolojik kazılarda, Roma İmparatorluğu dönemine ait 2 bin yıllık bir mezar gün yüzüne çıkarıldı. Mezarda bulunan eşyalar sayesinde, askerin isminin “Flaccus” olduğu belirlendi.

Geçtiğimiz ay Hollanda’nın Heerlen kentinde dikdörtgen bir çukur keşfeden arkeologlar, bunun ilk başta bir kiler olduğunu düşündü. Ancak yapılan incelemeler, çukurun bir Roma askerine ait mezar olduğunu ortaya koydu. Mezarda; bileklik, çanak çömlek parçaları ve Antik Roma’ya özgü Terra Sigillata adlı üç tabak bulundu. Tabaklardan birinin üzerinde “FLAC” yazması, askerin adının “Flaccus” olduğu sonucunu doğurdu. Bilim insanları, kalıntıları MS 1. yüzyılın ilk yarısına tarihlendirdi.

“ÖZEL BİR ÖNEME SAHİP” Heerlen Belediyesi’nin 4 Aralık tarihli açıklamasında, mezarın bölgedeki bilinen diğer Roma mezarlarından daha eski olduğu belirtildi. Kültür ve mirastan sorumlu Belediye Meclis Üyesi Jordy Clemens, “Bu eşsiz keşif, geçmişimizi daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor. Aynı zamanda Roma dönemi Heerlen’in, Hollanda için ne kadar özel bir yer olduğunu gösteriyor” dedi. Arkeologlar, elit olmayan kişilere ait antik mezarlarda isimlere nadiren rastlandığını vurgulayarak, keşfin önemine dikkat çekti. Flaccus’un, Roma İmparatorluğu’nda stratejik yolların kesişim noktasında bulunan Coriovallum (bugünkü Heerlen) bölgesindeki askeri bir yerleşkede görev yaptığı düşünülüyor. Bölgede yürütülen kazı çalışmalarının Aralık ayında da devam etmesi planlanıyor.

34 yaşındaki kolon kanseri hastası açıkladı: Bu iki belirtiyi sakın görmezden gelmeyin!

34 yaşındaki kolon kanseri hastası açıkladı: Bu iki belirtiyi sakın görmezden gelmeyin!

Dünyada her yıl 2 milyona yakın kişi, kolon kanserine yakalanıyor. Kolon kanserinin en yaygın nedenleri arasında genetik faktörler, yaş, yetersiz beslenme ve obezite gibi etkenler yer alıyor. 2019 yılında kolon kanseri teşhisi konulan 34 yaşında Jo Faratzis isimli genç, görmezden gelinmemesi gereken 2 kritik belirtiyi açıkladı.

Jo Faratzis, 2019 yılında karnının sağ alt kısmında hissettiği ağrıyı ilk etapta pek önemsemedi ancak ağrının devam etmesiyle birlikte endişelenip hastaneye gitti. Doktor, genç adamın bağırsak alışkanlıklarını öğrendikten sonra Faratzis’e çeşitli testler yaptırmak istedi ancak Faratzis, doktorun isteklerini yerine getirmeden hastaneden ayrıldı. 6 ay sonra idrarında kan gören genç adam, bu durumu da umursamadı. 2 ay sonra kanamanın artması nedeniyle doktora yeniden giden Faratzis, bu defa kolon kanseri olduğunu öğrendi.
İleri evre kolon kanseri olan Jo Faratzis’in hastalığı kontrol altına alındı ancak genç adam, hala tam anlamıyla sağlığına kavuşamadı. ”Diğer insanların benimle aynı hatayı yapmasını istemiyorum” diyen Jo Faratzis, hikayesini TikTok hesabından takipçileriyle paylaştı. ”Kendimi yenilmez sanıyordum” diyen Faratzis, ”Aklıma bazen ilk doktor randevum geliyor, eğer inat etmeseydim başıma bunlar gelmeyecekti” diyerek, pişmanlığını dile getirdi.
Kolon kanseri, sindirim sisteminin son kısmı olan kolon (kalın bağırsak) ve rektumda gelişen bir kanser türüdür. Kolon kanseri genellikle kalın bağırsaklardaki hücrelerin kontrolsüz şekilde büyümesi sonucu oluşur. Kanser başlangıçta küçük, iyi huylu polipler şeklinde başlayabilir ancak zamanla kötü huylu hale gelip büyüyebilir ve çevre dokulara yayılabilir. Kolon kanseri dünya genelinde en yaygın görülen kanserlerden biri olup özellikle gelişmiş ülkelerde daha fazla görülmektedir.
Kolon kanseri, yavaş bir şekilde ilerler ve çoğu zaman başlangıç aşamalarında belirgin bir semptom göstermez. Bu nedenle, kolon kanseri erken evrede tespit edilemezse, tedavi edilemez ve ölüm riski artar. Erken teşhis için düzenli tarama testleri büyük önem taşır.
Kolon kanseri dışkılama alışkanlıklarını etkileyebilir. İshal, kabızlık veya bunların kombinasyonu sık görülen belirtilerdir. Ayrıca dışkılama sırasında zorlanma ya da dışkılama hissi tam anlamıyla geçmemiş olabilir.
Kanserli doku, bağırsaklarda tıkanmalara yol açarak ağrı ve şişkinlik yapabilir. Karın bölgesinde sürekli rahatsızlık hissi ve gaz şikayetleri de görülür.
Kolon kanseri nedeniyle kanama meydana geldiğinde, dışkı ile birlikte kan kaybı olabilir. Kan kaybı, kansızlık (anemi) gelişmesine yol açarak yorgunluk, soluk cilt, baş dönmesi gibi belirtileri tetikleyebilir.
Kolon kanserinin en belirgin belirtisi, dışkıda kan görülmesidir. Kan, dışkıda kırmızı ya da koyu kahverengi (ya da siyah) olabilir. Bu, kolonun iç kısmındaki kanamalı poliplerden veya tümörlerden kaynaklanabilir.
Kolon kanseri, iştah kaybına ve hızla kilo kaybına neden olabilir. Vücudun artan besin ihtiyacı, bu kayıplara yol açabilir.
Kanser, bağırsak tıkanıklığına neden olduğunda, mide bulantısı ve kusma görülebilir. Özellikle tümörler büyüdüğünde bu semptomlar daha belirgin hale gelir.
Kansızlık ve vücudun kanserle mücadelesi nedeniyle hastalar genellikle aşırı yorgunluk hissi yaşayabilir. Bu durum, hem fiziksel hem de zihinsel yorgunluğu beraberinde getirebilir.
Kanserli tümörler bağırsaklara baskı yaparak gaz birikimine ve zayıf dışkılama problemine neden olabilir.
Kolon kanseri tedavisi; kanserin evresine, tümörün büyüklüğüne, yayılma durumuna ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişir. Kolon kanseri tedavisinde kullanılan başlıca yöntemler şunlardır:
Cerrahi müdahale: Kolon kanseri tedavisindeki ilk seçenek genellikle cerrahidir. Kanserli dokunun alınması, kolonun sağlıklı kısmının korunması amaçlanır. Erken evre kolon kanserlerinde, tümörlü bölüm çıkarılarak iyileşme sağlanabilir. Gelişmiş vakalarda ise, kolonun bir kısmının tamamen alınması gerekebilir. Eğer tümör rektuma yakınsa, rektumun bir kısmı veya tamamı da alınabilir.
Kemoterapi: Kolon kanseri tedavisinde kemoterapi, kanser hücrelerini öldürmek veya kanserin tekrar etmesini engellemek için kullanılır. Kemoterapi, genellikle cerrahiden sonra uygulanır. Erken evre kolon kanserlerinde kemoterapi, kanserin yayılmasını engellemeye yardımcı olabilirken, ileri evrelerde kanserin büyümesini kontrol altına almada kullanılır.
Radyoterapi (Işın tedavisi): Kolon kanseri tedavisinde radyoterapi, özellikle rektum kanserlerinde daha yaygın olarak kullanılır. Kanser hücrelerine yüksek enerjili ışınlar verilerek bu hücrelerin büyümesi engellenir. Ayrıca, cerrahi müdahale öncesi veya sonrasında da kullanılabilir.
Targeted therapy: Hedefe yönelik tedavi, kanser hücrelerinin büyümesini engellemeye yönelik özel ilaçlar kullanılarak yapılır. Bu tedavi yönteminde kanser hücrelerinin belirli özellikleri hedef alınır, bu sayede sağlıklı hücrelere zarar verilmeden tedavi yapılabilir.
İmmünoterapi: Kolon kanserinin bazı türlerinde immünoterapi etkili olabilir. İmmünoterapi, bağışıklık sistemini güçlendirerek kanser hücrelerine karşı daha etkili bir savunma yapmasını sağlar. İmmünoterapinin kullanımı, özellikle kolon kanserinin ileri evrelerinde önerilebilir.
Palyatif bakım: İleri evre kolon kanseri tedavisinde amaç, hastanın yaşam kalitesini artırmak ve ağrısını hafifletmektir. Palyatif bakım, kanserin tedavi edilemeyen aşamalarında hastaların rahatlamasına yardımcı olur.
Kolon kanseri, dünyada her yıl milyonlarca yeni vaka tespit edilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, 2020 yılında yaklaşık 1,9 milyon yeni kolon kanseri vakası kaydedilmiş ve bu kanser türü 900 binden fazla ölüm ile sonuçlanmıştır.
Kolon kanseri genellikle erken evrede belirti vermez. Bu nedenle, düzenli tarama testleri büyük önem taşır. Özellikle 50 yaşından sonra, daha önce kolon kanseri teşhisi almış bir aile bireyi varsa veya başka risk faktörleri mevcutsa, kişilerin kolonoskopi gibi tarama testleri yaptırması önerilir.

Sınır dışı etme hazırlığı: Almanya ve Avusturya Suriyelilerin iltica başvurularını dondurdu

Sınır dışı etme hazırlığı: Almanya ve Avusturya Suriyelilerin iltica başvurularını dondurdu

Almanya’da Federal Göçmen ve Mülteci Dairesi, Suriye’deki belirsiz durum nedeniyle işlemde olan Suriyelilerin iltica başvurularının tamamını dondurdu. Almanya’nın, bir sonraki duyuruya kadar başvuru almayacağı belirtildi. Karardan, 46 bini ilk başvuru olmak üzere, sonuç bekleyen 47 bin 270 iltica başvurusu etkilendi. Avusturya da Suriyeli sığınmacı başvurularını askıya aldıklarını ve sınır dışı hazırlığında olduklarını açıkladı.

Almanya’da Federal Göçmen ve Mülteci Dairesi (BAMF) bir sonraki duyuruya kadar Suriyelilerin iltica başvurularını işleme koymayacağını duyurdu.
Avusturya’da da bakanlık, Suriyeli sığınmacı başvurularını askıya aldıklarını açıkladı.
Avusturya’nın sınır dışı hazırlığında olduğunu belirtti.
Alman basınında yer alan haberlere göre, Suriye’deki belirsiz durum nedeniyle BAMF’ın şu anda işlemde olan Suriyelilerin iltica başvurularının tamamını dondurduğu ve bir sonraki duyuruya kadar başvuru almayacağı belirtildi.
Alınan bu karardan 46 bini ilk başvuru olmak üzere, karar bekleyen 47 bin 270 iltica başvurusunun etkilendiği ifade edildi.
Almanya’daki Suriyelilerin ülkede kalıp kalmamasına ilişkin siyasi tartışmalar devam ediyor.
Almanya Hristiyan Demokrat Birliğinden (CDU) bazı politikacılar Suriyeli mültecilerin ülkelerine geri gönderilmesinden yana görüş belirtiyor.
Yeşiller ve Almanya Sosyal Demokrat Partili (SPD) politikacılar ise Suriye’deki belirsiz durum karşısında temkinli olunması çağrısında bulunuyor.

Rusya, 65 Ukraynalı askeri esirin cesetlerini teslim etti

Rusya, 65 Ukraynalı askeri esirin cesetlerini teslim etti

Rusya İnsan Hakları Yüksek Komiseri Tatiyana Moskalkova, 24 Ocak’ta vurulan ve Belgorod bölgesinde düşen uçaktaki 65 Ukraynalı askeri esirin cesetlerini Ukrayna’ya teslim ettiklerini söyledi.

Rusya İnsan Hakları Yüksek Komiseri Tatiyana Moskalkova, Rus haber ajansına yaptığı açıklamada, ocakta Rusya’da 65 Ukraynalı askeri esirin de bulunduğu Rus “İl-76” tipi uçağının düşürülmesine ilişkin açıklamalarda bulundu. Ölen askerlerin cesetlerinin Ukrayna tarafına teslim edildiğini aktaran Moskalkova, “Bu gerçekleşti. Bu süreçte bizzat yer aldım.” ifadesini kullandı. Moskalkova ayrıca, Ukrayna ile çatışmalarda hayatını kaybeden askerlere ait cesetlerin değişim sürecinin de sürdüğünü dile getirdi.

RUS UÇAĞININ VURULMASI

Rusya Savunma Bakanlığı, 24 Ocak’ta, içinde Ukraynalı esirlerin de bulunduğu Rus uçağının Ukrayna tarafından atılan roketle Belgorod bölgesinde vurulduğunu duyurmuştu. Uçakta, 6 kişilik mürettebat, çatışmalarda esir alınmış 65 Ukraynalı asker ve onlara refakat eden 3 Rus askeri personelin bulunduğu hatırlatılan açıklamada, uçağın mürettebatı ve tüm yolcularının hayatını kaybettiği bildirilmişti. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’nın uçağı Amerikan “Patriot” hava savunma sistemi ile vurduğunu ve “suç” işlediğini söylemişti.

Montella’dan Gaziantep FK’ya ziyaret

Montella'dan Gaziantep FK'ya ziyaret

A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Montella, Gaziantep FK’yi ziyaret etti.

A Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Vincenzo Montella, Trendyol Süper Lig takımlarından Gaziantep FK’yi ziyaret etti. Kulüpten yapılan açıklamaya göre, Gaziantep FK tesislerini ziyaret eden Vincenzo Montella, takımın teknik direktörü Selçuk İnan ile bir araya geldi. Açıklamada görüşlerine yer verilen Vincenzo Montella, Süper Lig’de farklı şehirlerdeki karşılaşmaları yerinde takip etmeye çalıştığını belirtti. Montella, Gaziantep FK ve teknik direktör Selçuk İnan’a başarı temennisinde bulundu.

SELÇUK İNAN’LA GÖRÜŞTÜLER Daha sonra Selçuk İnan ve A Takım Sorumlusu Cemil İbrahim Cansız ile bir süre görüşen Montella, kulübün gelişimine dair görüş alışverişinde bulundu. Teknik direktör Selçuk İnan da Montella’yı misafir ettikleri için gurur duyduklarını belirterek, A Milli Takıma başarı temennisinde bulundu. Montella’ya isminin yazılı olduğu 27 numaralı Gaziantep FK forması hediye edildi. Ziyarette A ve U21 Milli Takım İdari Müdürü Mert Tuncay da yer aldı.

Almanya, Suriyelilerin iltica başvurularını dondurdu!

Almanya, Suriyelilerin iltica başvurularını dondurdu!

Almanya’da Federal Göçmen ve Mülteci Dairesi, Suriye’deki belirsiz durum nedeniyle işlemde olan Suriyelilerin iltica başvurularının tamamını dondurdu. Almanya, bir sonraki duyuruya kadar başvuru almayacağı belirtildi. Karardan, 46 bini ilk başvuru olmak üzere, sonuç bekleyen 47 bin 270 iltica başvurusu etkilendi.

Almanya’da Federal Göçmen ve Mülteci Dairesi (BAMF) bir sonraki duyuruya kadar Suriyelilerin iltica başvurularını işleme koymayacağını duyurdu.
Alman basınında yer alan haberlere göre, Suriye’deki belirsiz durum nedeniyle BAMF’ın şu anda işlemde olan Suriyelilerin iltica başvurularının tamamını dondurduğu ve bir sonraki duyuruya kadar başvuru almayacağı belirtildi.
Alınan bu karardan 46 bini ilk başvuru olmak üzere, karar bekleyen 47 bin 270 iltica başvurusunun etkilendiği ifade edildi.
Almanya’daki Suriyelilerin ülkede kalıp kalmamasına ilişkin siyasi tartışmalar devam ediyor.
Almanya Hristiyan Demokrat Birliğinden (CDU) bazı politikacılar Suriyeli mültecilerin ülkelerine geri gönderilmesinden yana görüş belirtiyor.
Yeşiller ve Almanya Sosyal Demokrat Partili (SPD) politikacılar ise Suriye’deki belirsiz durum karşısında temkinli olunması çağrısında bulunuyor.