Fransa’nın başkenti Paris’te bodrumunu yenilemek isteyen bir adam, yüzyıllar öncesine ait birçok tarihi eser keşfetti. Bölgeye giden arkeologlar, yaptıkları kazılar sonucunda bulguların Klasik Antik Çağ’da ve Orta Çağ’da bölgede yaşayan nüfusun daha iyi anlaşılmasını sağlayabileceğini söyledi.
Fransa’da bodrumunu yenilemek isterken Ortaçağ’dan kalma düzinelerce tarihi eser bulan adam şaşkına döndü. Başkent Paris’in güneyinde bulunan bölgeye giden arkeologlar 52 metrekarelik alanda kazı yaptı. Onlarca iskelet ve lahit bulan araştırmacılar, bulguların bölgedeki Klasik Antik Çağ ve Ortaçağ dönemlerinde yaşayan nüfusun yaşam şekillerini daha iyi anlamalarına yardımcı olabileceğini belirtti. Daha önceki çalışmalarda bölgenin eski bir Ortaçağ mezarlığına ev sahipliği yaptığı biliniyordu; ancak hiç geç Ortaçağ dönemine ait alçı lahitler keşfedilmemişti.
YÜZYILLAR BOYUNCA KULLANILMIŞ Yeni kazılar, mezarların paralel sıralar halinde düzenlendiğini gösterdi ve mezarlığın MÖ 3. yüzyıldan 10. yüzyıla kadar kullanıldığını ortaya koydu. Son kazı, mezarlığın sanılandan daha da eski olduğuna ve ilk mezarların 1500 yıldan daha öncesine, Klasik Antik Çağ’ın sonlarından kaldığına işaret ediyor. Bu cenaze uygulamalarının, MS 500’lü yıllarda cesetlerin alçı lahitlerle gömülmesiyle geliştiği belirtiliyor. Arkeolojik araştırma merkezi Archeodunum’dan bilim insanları, lahitlerin süslenmediğini ve genellikle birden fazla ceset bulunsa da bu lahitlerde her birinin yalnızca bir ceset barındırdığını ifade etti.
HRİSTİYAN KÜLTÜRÜNE Mİ AİT?
Lahitler, yan yana ve bir yelpaze biçiminde yerleştirilmiş olarak bulundu. Mezar taşlarında özel işaretler bulunmamakla birlikte, bir tanesinin üstünde yontulmuş yumuşak taştan bir blok dikkat çekti. Araştırmacılar, taş üzerinde çiçek tasarımı, Latin haçı ve daire içine alınmış bir haç gibi motiflerin bulunduğunu, bu motiflerin alçı lahitlerde ve Hristiyan ibadet yerlerinde sıkça görüldüğünü açıkladı. Gelecek araştırmalar, iskeletlerin cinsiyeti, ölüm yaşı ve yaşam koşulları hakkında daha fazla bilgi sağlamayı amaçlıyor. Bilim insanları, bu bulguların hem Klasik Antik Çağ’daki nüfus hem de dönemlerin cenaze gelenekleri hakkında daha derin bir anlayış sunabileceğini umuyor.