Birleşmiş Milletler tarafından 2012 yılında berlirlenen 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü, bu yıl savaşlar ve hak kayıplarının gölgesinde kaldı. Birleşmiş Milletler verilerine göre her beş kız çocuğundan biri ortaokulu tamamlayamıyor. Düşük gelirli ülkelerdeki kız çocukları ve genç kadınlar internete erişemiyor. UNICEF’e göre her 8 kız çocuğundan biri, 18 yaşına gelmeden cinsel şiddete maruz kalıyor. (Haber: Derya Doğan)

Dünya Kız Çocukları Günü, her yıl 11 Ekim’de, kız çocuklarının uluslararası çapta karşılaştıkları zorlukları ele almak için kutlanıyor.
2012 yılında Birleşmiş Milletler tarafından belirlenen 11 Ekim, cinsiyet eşitsizliği, çocuk yaşta evlilik, sağlık ve eğitime sınırlı erişim gibi önemli konulara dikkat çekiyor.Birleşmiş Milletler’e (BM) göre 2024’ün teması,  “Kız çocuklarının gelecek vizyonu.”
Bugünün kız çocukları, küresel krizlerden orantısız bir şekilde etkileniyor.
Kız çocukları, iklim, çatışma, yoksulluk, insan hakları ve toplumsal cinsiyet eşitliği için zor elde edilen kazanımların kaybın eşiğinde olduğu bir yıl yaşıyor.
BM’ye göre yaklaşık her beş kız çocuğundan biri ortaokulu tamamlayamıyor. Ayrıca, her 10 kız çocuğundan yaklaşık 4’ü yüksek ortaöğretimi bitiremiyor.Bugün her zamankinden daha fazla kız çocuğu okula gidiyor olabilir, ancak özellikle bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik (STEM) alanlarında erkek çocuklarla aynı fırsatlara sahip değiller. Kadınlar, STEM mezunlarının sadece yüzde 35’ini ve STEM çalışanlarının sadece yüzde 29’unu oluşturuyor. 
Bugün 119 milyon 3 bin kız çocuğu okula gitmiyor ve bu sayı 2015’ten bu yana sadece yüzde 4,3 oranında azaldı.
Öte yandan veriler, düşük gelirli ülkelerdeki ergenlik çağındaki kız çocukları ve genç kadınların yaklaşık yüzde 90’ının internete erişimi olmadığını gösteriyor.Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu’nun (UNICEF) bugün açıklanan yeni raporuna göre 18 yaşından önce tecavüze uğrayan veya cinsel tacize maruz kalan 370 milyonu aşkın kız çocuğu ve kadın bulunuyor.
Bu, her 8 kız çocuğundan birinin 18 yaşına gelmeden cinsel şiddete maruz kaldığı anlamına geliyor.
Çocuğa yönelik cinsel şiddete ilişkin ilk kez yapılan bu global ve bölgesel tahminleme çalışması, saldırıların dünya genelindeki boyutlarını ortaya koyuyor.
Bu saldırılar, çoğu zaman çocukların hayatları boyunca unutamadığı etkilere neden oluyor.Çevrimiçi veya sözlü taciz gibi “temasa dayanmayan” cinsel şiddet türleri de kapsama dahil edildiğinde etkilenen kız çocukları ve kadınların sayısı dünya genelinde 650 milyona yükseliyor.
Başka bir ifadeyle, her 5 kız çocuğu ve kadından biri bu şiddet türlerinden etkileniyor. Bu durum her türlü şiddet ve istismara karşı etkin bir mücadele için acilen önleyici ve destekleyici nitelikte kapsamlı stratejilere ihtiyaç olduğunu gösteriyor.
UNICEF Genel Direktörü Catherine Russell, konuya ilişkin açıklamasında şunları söyledi: “Çocuğa yönelik cinsel şiddet ahlaki vicdanımızda bir lekedir. Çoğu zaman çocuğun tanıdığı ve güvendiği biri tarafından, çocuğun sözde kendini güvende hissetmesi gereken yerlerde gerçekleştirilen bu olaylar derin ve kalıcı travmalara neden oluyor.”Verilerden elde edilen bilgilere göre çocuğa yönelik cinsel şiddet dünyanın dört bir yanında görülebilen ve dolayısıyla coğrafi, ekonomik ve kültürel anlamda sınır tanımayan bir olgu.
Sahra Altı Afrika, mağdur 79 milyon kız çocuğu ve kadınla (yüzde 22) mağdur sayısının en fazla olduğu yer.
Sahra Altı Afrika’yı 75 milyonla Doğu ve Güneydoğu Asya (yüzde 8), 73 milyonla Orta ve Güney Asya (yüzde 9), 68 milyonla Avrupa ve Kuzey Amerika (yüzde 14), 45 milyonla Latin Amerika ve Karayipler (yüzde 18), 29 milyonla Kuzey Afrika ve Batı Asya (yüzde 15) ve 6 milyonla Okyanusya (yüzde 34) izliyor.Yozlaşmış kurumların hakim olduğu, BM barış koruma güçlerinin operasyonlar yürüttüğü veya siyasi krizler ya da güvenlik krizleri nedeniyle başka ülkelere kaçmak zorunda kalan kişi sayısının çok yüksek olduğu bölgeler gibi kırılgan ortamlarda kız çocukları daha da büyük bir tehdit altında bulunuyor.
Bu gibi yerlerde tecavüze uğrayan ve cinsel şiddete maruz kalan çocukların oranı her 4 çocuktan biri olarak karşımıza çıkıyor.
Russell, bu konuda şunları söylüyor: “Kırılgan ortamlardaki çocuklar daha fazla cinsel şiddet tehdidi altında. Tecavüz ve cinsiyete dayalı şiddetin çoğu zaman savaş silahı olarak kullanıldığı çatışma bölgelerinde korkunç cinsel şiddet olaylarına tanık oluyoruz.”UNICEF verilerine göre cinsel şiddet olaylarının çoğu ergenlik döneminde meydana geliyor ve 14 ile 17 yaşları arasında ciddi bir artış kaydediyor.
Yapılan araştırmalar cinsel şiddete maruz kalan çocukların tekrarlayan nitelikte tacize maruz kalmalarının daha olası olduğunu gösteriyor.
Ergenlik döneminde hedefe yönelik müdahalelerde bulunulması yoluyla bu döngü kırılarak bu tür travmaların yarattığı uzun vadeli etkiler azaltılabilir.
Cinsel şiddete maruz kalan kişiler çoğu zaman bu travmaların etkilerini yetişkinlik çağlarında da hissetmeye devam ediyorlar,Cinsel yolla bulaşan hastalıklar, madde bağımlılığı, sosyal izolasyon, anksiyete ve depresyon gibi ruhsal sağlık sorunları açısından daha büyük bir risk altında olan bu bireyler aynı zamanda sağlıklı ilişkiler kurma konusunda da sorunlar yaşayabiliyor.
Yapılan araştırmalardan elde edilen sonuçlara göre çocuklar, başlarına gelen bu olayları kimi zaman çok uzun süreler kimseye açıklamıyor ve hatta bunu hayatları boyunca bir sır olarak saklamayı tercih edebiliyorlar. Bu da travmaların etkisinin daha da artmasına neden oluyor.Her ne kadar mağdur grup arasında daha çok kız çocukları ve kadınlar yer alsa da ve onların deneyimleri daha net şekilde kayıtlara geçse de erkek çocuklarının ve yetişkin erkeklerin de mağdurlar arasında olduğu, verilerle sabit.
Verilere göre tahmini 240 ile 310 milyon erkek çocuğu ve yetişkin erkek (veya yaklaşık her 11 kişiden biri) çocuk yaşta tecavüze uğradı veya cinsel saldırıya maruz kaldı.
Temasa dayanmayan şiddet türleri de kapsama dahil edildiğinde bu sayı, 410 ile 530 milyon arasında bir seviyeye çıkıyor.
Özellikle erkek çocuklarının deneyimleri ve maruz kaldıkları temasa dayanmayan cinsel şiddet türleri açısından bakıldığında hâlâ eksik veriler olduğu dikkat çekiyor.

Door