Adalet kavramınının önemini vurgulayan Erdoğan, “Toplumun iç barışı için adalet vazgeçilmezdir.” dedi. Yeni anayasa çalışmalarına ilişkin de önemli mesajlar veren Erdoğan, Türkiye’nin darbbe mahsulu olan mevcut anayasadan kurtulma vaktinin geldiğini dile getirip samimi ve kararlı olduklarını belirtti. “Türkiye yeni anayasaya hazırdır.” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “En büyük engel önyargılar.” dedi.
Son dakika haberi! Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yargıtay Başkanlığında 2024-2025 Adli Yıl Açılış Töreni’ne katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları şöyle: Yeni adli yıl ülkemiz, milletimiz, hakim ve savcılarımız, avukatlarımız ve tüm adalet teşkilatı için hayırlı olsun. Adaletibn tecellisi için görev yaparken teröristler tarafından kalleşçe şehit edilen Murat Uzun vve Mehmet Selim Kiraz ile birlikte adliye teşkilatımızın tüm şehitleirni rahmetle yad ediyorum. Demokratik bir iklimde rekabetçi bir atmosferde yapılan seçimlerde Ömer Kerkez Yargıtay Başkanı olarak seçildi. Seim atmosferinin geride hırakılmasını yargı sistemimizin hızlı ve etkin işleyişi bakımından önemsiyoruz. Önümüzdeki dönemde tüm yargı organlarımız milletimizin adalet talebinin karşılanmasına daha rahat odaklanabilecek. Anayasamızın cumhurbaşkanlığı makamına verdiği görev ve yetkileri harfiyen yerine getirmeye devam edeceğiz.
“ADALET VAZGEÇİLMEZDİR” Toplumun iç barışı için adalet vazgeçilmezdir.
Toplumun huzuru, iç barışı, refahı ve güvenliği için vazgeçilmez kavramlar vardır. Bunların en başında adalet yer alır. “Adalet mülkün temelidir” ifadesi, devletin adalet üzre ayakta durduğunun sembolüdür.
Devletin temel direği, varlık sebebi, meşruiyet kaynağı adalettir. Adalet konusunda şu ince ayrımı da yapmamız gerekiyor: Kanun, hukuk ve adalet aynı manaya gelmez. Adalet yalnızca bir kavram değil, bir ülküdür, yüce bir idealdir. Adalet sistemimizin etkin, güvenilir, tarafsız ve bağımsız olmasını teminen her alanda tarihi nitelikte adımlar attık. Hedef, süre uygulamaksından hkim savcı sayılarının artırılmasına, yeni hizmet binalarına kavuşturulmasına, mahkeme sayılarının çoğaltılmasına, arabuluculuk alternatif uyuşmazlık yöntemlerine, hukuk ve yargı sistemimizi insan hizmet eder hale getirmek için çok öenmli çalışamlar yaptık. Yargıtay ve Danıştay’ın iş yükünü azalttık. Zamanın gerisinde kalan güncel ihtiyaçları karşılamayan mevzuat hükümlerini gözden geçirik pek çok kanunu yeniledik. Toplumda adalete olan güveni artıracak her çaba önemlidir. Modern adalet sarayları önemlidir. Teknolojik yeniliklerden istifade edilmesi önemlidir. Mahkemelerin sayısının artması adaletin tecellisine katkı yapar. Bunların hiçbiri adaletin garantisi değildi.
“YENİ ADIMLAR ATIYORUZ”
İnsanı merkeze alan, hızlı ve etkili işleyen bir sistem kurmak adalet politikamızın en önemli hedefidir. Yeni teknolojilerin etkisiyle toplum hızla değişiyor, dönüşüyor. Talep ve istekleri farklılaşıyor. Yargıdan beklentiler artmaktadır. Vatandaşlarımızın adalet arayışında karşılaştıkları zorlukları ortradan kaldırmak amacıyla yeni adımlar atıyoruz. Bunlardan ilk hukuk mesleklerine giriş sınavıdır. Bu sınavla avukat, hakim, savcı ve noter olacak kişilerin mesleki niteliklerinin artırılmasını hedefliyoruz. İlk sınav 29 Eylül. Hakim ve savcı yardımcılığı kurumu da diğeridir. 3 yıllık bir modeli devreye alıyoruz. Bir yılı adalet akademisinde, 2 yılı ise usta çırak ilişkisiyle geçecek olan sistemde hakim ve savcılarımız çok daha donanımlı ve tecrübeli olarak yetişecek.
“MİLLETİMİZLE PAYLAŞACAĞIZ” 2024-2028 yıllarını kapsayan Türkiye Yüzyılı yargı reformu belgemizi önümüzdeki süreçte milletimizle paylaşacağız.
YENİ ANAYASA ÇALIŞMALARI
Yeni anayasa konusunda sağlıklı bir tartışma değil, kemikleşmiş sağlıklı bir tartışma değil kemikleşmiş ön kabullerden kaynaklı bir kakafoni yürüyor. Yeni anayasa önümüzdeki en büyük engel önyargılar. Darbe anayasasından kurtulmalıyız. Biz samimi ve kararlıyız.
Türkiye yeni anayasaya hazırdır.
Mahkeme kararları herkes için bağlayıcı, hukuk devleti olmak bunu gerektirir ama kararlar eleştirilebilir.
Sosyal medya organize kötülüğün merkezi haline geldi. Hemen her gün bir kişi sosyal medyada hedef oluyor. Nefret sştasetinin kimseye bir fayda sağlamadoğını artık herkesin görmesi gerekiyor. Toplumda adalete, yargıya ve mahkemeye duyulan güveni sarsmak ülkemize yapılacak en büyük kötülüktür.