Gelmiş geçmiş en zeki insanlar arasında yer alan Albert Einstein, bilim dünyasında devrim yaratan bir dahi olmasının yanı sıra, alışkanlıklarıyla da dikkat çekmiyor.. İşte Einstein’ın bazı tuhaf alışkanlıkları ve bu alışkanlıkların olası etkileri.

Albert Einstein, 160 ile 190 arasında olduğu bilinen IQ seviyesi ile dünyanın en zeki insanları arasında yer alıyor. Öyle ki, ölümünden sonra beyninde inceleme yapıldı.
Yapılan son araştırmalar, zekanın düşündüğümüzden daha az genetikle ilgili olduğunu fark ediyor.  Ayrıca günlük alışkanlıkların beynimiz üzerinde güçlü bir etkiye sahip olduğunu ortaya koyuyor. Peki, Einstein gibi bir dahinin yaptığı günlük alışkanlıklar, onun problem çözme yeteneğini geliştirmiş olabilir mi? İşte Albert Einstein’ın günlük tuhaf alışkanlıkları ve etkileri.Uzmanlar, uyku süresinin beynin dinlenmesi ve yeniden yapılandırılması için kritik bir öneme sahip olduğunu vurguluyor. Yapılan araştırmalar, yeterli uyku almanın zihinsel problemleri çözme yeteneğini artırdığını gösteriyor.
Einstein bu tavsiyeyi çoğu kişiden daha ciddiye alıyordu. Günde en az 10 saat uyuduğu söylenen Einstein’ın birçok önemli fikrini rüyalarında bulduğu iddia ediliyor.
Ünlü fizikçinin sık sık şekerleme yaptığı ve bu esnada elinde bir kaşıkla uyuyarak, kaşığın düşmesiyle uyanma yöntemini benimsediği biliniyor. Kısa uyku sürelerinin, beyin aktivitesini canlandırarak zihinsel netliği artırabileceği belirtiliyor.Albert Einstein, günlük yürüyüşlerini kutsal bir ritüel olarak görüyordu. Princeton Üniversitesi’nde çalışırken, günlük yürüyüşlerini ihmal etmezdi. oraya gidip gelmek için bir buçuk mil yol yürüdüğü ve günde üç kez 45 dakikalık yürüyüşler yaptığı biliniyorduç
Bu alışkanlık, sadece fiziksel zindelik için değil, aynı zamanda hafızayı, yaratıcılığı ve problem çözme yeteneğini artırmak için de önemli bir rol oynuyordu.Yürüyüş, beynin bazı bölgelerindeki aktiviteyi geçici olarak azaltarak farklı düşünme biçimlerine yol açıyor. Bu durum, daha yaratıcı içgörüler elde edilmesine yardımcı olabilir. Yürüyüşün bu faydalarına dair kesin kanıtlar olmasa da, Einstein’ın bu alışkanlığı, bilimsel başarılarına katkıda bulunmuş olabilir.Tütün ve tütün ürünlerinin insan sağlığına zararları günümüzde birçok bilimsel çalışmayla kanıtlanmış durumda. Ancak Albert Einstein’ın alışkanlıkları arasında pipo içmek dikkat çekiyor. Sıkı bir pipo tiryakisi olduğu bilinen ünlü bilim insanı, piposunun kendisine sakinleşme ve nesnel düşünme konusunda yardımcı olduğunu ifade ediyordu.
Öte yandan, tütünün akciğer kanseri ve diğer hastalıklarla bağlantısı 1962’de, Einstein’ın ölümünden yedi yıl sonra ortaya çıkmıştır.
Einstein bu alışkanlığın yaratıcı düşünce süreçlerine katkıda bulunduğunu düşünmüş olabilir ancak günümüzde tütünün sağlık üzerindeki olumsuz etkileri göz önüne alındığında, pipo içmek sağlıklı bir tercih olarak değerlendirilemiyor.Kesin olmamakla birlikte Einstein’ın tükenmekten en çok keyif aldığı yemeğin makarna olduğu söylenmekte. Karbonhidratlar genel olarak kötü bir üne sahip olsa da yapılan araştırmalar karbonhidratların, beyin için önemli bir enerji kaynağı olduğunu ortaya koyuyor. Beyin, vücudun enerji ihtiyacının büyük bir kısmını karbonhidratlardan karşılar.Albert Einstein, çorap giymekten nefret ediyordu. Bu alışkanlığı, rahatlık arayışını yansıtan ilginç bir yaşam tarzı tercihi olarak öne çıkıyor. Ünlü bilim insanı, kuzeni ve eşi Elsa’ya yazdığı bir mektupta, çocukken ayak başparmağının çoraplarını deldiğini fark ettiğini ve bu nedenle çorap giymekten vazgeçtiğini ifade etmişti.Einstein’ın çorapsız yaşamı, sadece bir tercih değil, aynı zamanda onun özgün karakterini de gözler önüne seriyor. Hatta kendi sandaletlerini bulamadığında eşinin arkası açık ayakkabılarını giydiği de kaynaklarda yer almakta. Çorapsız gezmenin düşünme şekline doğrudan etkisini kanıtlayan bir çalışma yok, ancak daha resmi bir kıyafet yerine gündelik ve rahat hissedilen kıyafetlere giymek, düşünme şeklini etkileyebilir.

Door