Efes’teki Ayasuluk Tepesi’nde yapılan kazılarda, 3. yüzyılda yaşamış gladyatör Euphrates’e ait yeni bir mezar bulundu. Ancak mezarın, gladyatörün kalıntılarını değil, kimliği belirlenemeyen 12 erkek ve kadının kemiklerini içerdiği ortaya çıktı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan araştırmacılar, bu keşfin antik Akdeniz liman kentinin tarihine önemli katkılarda bulunduğunu belirtti.
Efes Antik Kenti’nde gladyatöre ait olduğu düşünülen bir mezar keşfedildi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’ araştırmacıları, mezarın kimliği belirlenemeyen 12 kişinin kemiklerini içerdiğini ancak gladyatörün kalıntılarının olmadığını açıkladı.
Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi’nden arkeolog Sinan Mimaroğlu, mezarın başlangıçta gladyatörler için kullanıldığını ve MS 3. yüzyılda inşa edildiğini açıkladı.
ÜST SINIF VEYA DİN ADAMLARINA AİT
Araştırmacılar, mezarın özenli tasarımına ve kullanılan malzemelere dayanarak, gömülen kişilerin muhtemelen üst sınıfa veya din adamlarına ait olduğunu düşünüyor. Mimaroğlu, “Sıradan birinin bu kadar titiz bir şekilde gömülmesi pek olası değil” dedi. Ancak gladyatör ve hayatı hakkında, yapının üzerine kazınmış adı dışında çok az şey biliniyor. Araştırmacılar, gladyatörün yaşamı hakkında daha fazla bilgi edinmek için lahdin üzerindeki gravürleri incelemeye devam ediyor. EFES TARİHİNE IŞIK TUTUYOR Mezarlığın daha sonra ahşap çatılı bir bazilikaya ve ardından kubbeli bir kiliseye dönüştürüldüğü tespit edildi. Bilim insanları, mezara 8. yüzyılda bir kapak eklendiğini ve 5. yüzyıla tarihlenen üç haç kabartması bulunduğunu açıkladı. UNESCO’ya göre, bu keşif, antik Akdeniz dünyasının en önemli kentlerinden biri olan Efes’in tarihine daha fazla ışık tutuyor. Kentin kökenleri hâlâ gizemini korurken, araştırmacılar Efes’in, Persler ve Yunanlılar gibi bir dizi fatih tarafından yönetildiğini belirtiyor. Roma Cumhuriyeti döneminde ise Efes, “özgür” bir şehir olarak Doğu-Batı ticaretinin önemli bir merkezi haline geldi. Daha sonraki dönemlerde ise şehir, Hıristiyanlığın yayılmasında önemli bir rol oynadı.