Atina Ulusal Üniversitesi Sismoloji Laboratuvarı, Yunan adaları Santorini-Amorgos bölgesinde 26 Ocak’tan 10 Şubat’a kadar 15 bin 300’den fazla deprem tespit etti. Sismoloji Profesörü Kostas Papazachos, durumun yoğun aktivitenin tekrar başlamasından önce bir “sessizlik” dönemini gösterdiğini dile getirdi. Jeoloji Profesörü Dimitris Papanikolaou da “Tektonik depremlerle ilgili olağan kuralların geçerli olmadığı, tuhaf bir jeodinamik durumla karşı karşıyayız” dedi. Yunanistan’da beklenen büyük depremle ilgili son durum…
Ege Denizi’nde art arda depremler eevam ederken Yunan adalarında büyük sallantı için hazırlıklar yapıldı.
Atina Ulusal Üniversitesi Sismoloji Laboratuvarı, Santorini – Amorgos bölgesinde 26 Ocak’tan 10 Şubat’a kadar 15 bin 300’den fazla deprem tespit etti.
Üniversitenin Risk ve Kriz Yönetimi Disiplinlerarası Komitesi’ne göre 10 Şubat’taki sonuçlar, sismik hareketliliğin kuzeydoğuya, muhtemelen farklı bir fay hattına doğru, Anhidros’un doğusunda merkez üssü olacak şekilde göç ettiğini, en büyük depremlerin ise Anhidros’un kuzeyinde meydana geldiğini gösteriyor.
Selanik Aristoteles Üniversitesi Sismoloji Profesörü Kostas Papazachos , Naftemporiki televizyonunda yaptığı açıklamada, hafif bir gerileme yaşanmış gibi görünse de, hareketiliğin hemen hemen aynı hızla devam ettiğini belirtti.
Papazachos, deprem dizisinin büyük sayılarda meydana gelen ve birçok parçaya bölünen depremleri, ardından yoğun aktivitenin tekrar başlamasından önce bir “sessizlik” dönemini gösterdiğini dile getirdi.Jeoloji Profesörü Dimitris Papanikolaou da Santorini-Amorgos’taki sismik aktiviteyi “açıkça benzeri görülmemiş” olarak nitelendirirken, bunun bir süre daha devam edeceği değerlendirmesini yaptı.
Papanikolaou, hareketliliği, “Başka bölgelerdeki, öncü deprem, ana deprem, artçı deprem diye ayırabileceğimiz diğer sismik aktivitelerle hiçbir ilgisi yok” diye açıkladı.
Profesör şunları ekledi: “Burada, özellikle son 10 günde, hatta son haftada daha da belirgin bir şekilde ortaya çıktı ki tektonik depremlerle ilgili olağan kuralların geçerli olmadığı, tuhaf bir jeodinamik durumla karşı karşıyayız.”
Magmatik-volkanik yay ile etkileşimden de bahseden Papanikolaou, “Şu anda yaklaşık 5 kilometre derinlikte bir magma sokulumu var ve bu magma üst kabuğa doğru yükseldikçe, daha önce sahip olduğumuz tektoniklerin ötesinde ek basınçlar uyguluyor ve bu nedenle 4-5,3 büyüklüğünde çok sayıda küçük ile orta büyüklükte fay kırılması görüyoruz” ifadelerini kullandı.
Ancak yakın gelecekte magmanın yüzeye daha fazla çıkma ihtimalinin olmadığını sözlerine ekledi.Papanikolaou, Anidros’un en büyük fayının aktif hale gelme riskinin her zaman bulunduğunu kaydetti. Böyle bir durumda ise 6 büyüklüğünde bir depremin meydana gelme ihtimalinin yüksek olduğunu söyledi.
“Bu olumsuz bir senaryo” diye vurgulayan yetkili, ancak Santorini ve Amorgos’a olan etkiler açısından durumun yönetilebilir olacağını tahmin ettiğini ifade etti. Ayrıca 7 derecenin altındaki depremlerin büyük tsunamilere yol açmasının nadir olduğu değerlendirmesini yaptı. En kötü senaryoda ise 6 büyüklüğünde bir deprem olması durumunda enerjinin daha çabuk dağılacağını belirtti.
Papanikolaou, yeni bir yanardağ oluşumunun muhtemel olmadığını söyleyerek, yanardağ patlamalarının öngörüldüğünü vurguladı ve “Volkanlar şu anda sakin, deprem yok, diğer olay ise derin, bunun volkanla ilgisi yok, magmayla ilgisi var” diye ekledi.