Starlink uyduları nedir, özellikleri neler?

Starlink uyduları nedir, özellikleri neler?

BİTLİS’in Tatvan ilçesi semalarında, tek sıra halinde Starlink uydularının geçişi görüldü.Elon Musk’ın kurucusu olduğu uzay taşımacılığı şirketi SpaceX’in uzaya gönderdiği Starlink uydularının geçişi görenleri heyecanlandırdı. Gökyüzünde tek sıra halinde giden uydular, çevredekiler tarafından cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. Peki, starlink uyduları nedir, özellikleri neler?

Starlink Amerikan uydu şirketi SpaceX tarafından uydu interneti erişimi sağlamak üzere inşa edilmiş bir uydu internet kümesidir.Takımyıldızı, yer istasyonları ile birlikte çalışacak ve seri olarak üretilen binlerce küçük uydudan oluşacak. SpaceX firması ayrıca bazı uydularını keşifler ve bilim amaçlı kullanmakla birlikte bazı uydularını ise ordulara satmayı da planlamaktadır.
Starlink şu anda birçok ülkede hizmet vermektedir ve kapsama alanı her geçen gün genişlemektedir. Hizmet, özellikle ABD, Avrupa, Kanada, Avustralya ve bazı Asya ülkelerinde aktif olarak kullanılabilir durumdadır.
Uydu Ağı: Starlink, binlerce uyduyu Dünya’nın etrafında dolaşacak şekilde yerleştirmiştir. Bu uydular, geleneksel uydulara kıyasla daha düşük bir yörüngede bulunduğu için internet gecikme süresi (latency) çok daha düşüktür.Kapsama Alanı: Starlink, şehir merkezlerinden uzak kırsal bölgelerde bile yüksek hızda internet erişimi sunabilir.
Hız ve Gecikme:Starlink, tipik olarak 100 Mbps ile 250 Mbps arasında indirme hızı ve 20 ms ile 40 ms arasında gecikme süresi sunar. Ancak bu değerler kullanıcının konumuna ve sistemin yoğunluğuna göre değişebilir.
Kurulum:Kullanıcılar, Starlink’in anten kiti ve modemi ile kolayca bağlantı kurabilir. Anten, otomatik olarak en uygun uyduyu bulur.

Dünyanın gözü tarihteki en büyük göçmen operasyonunda: Askeri uçaklarla sınır dışı başladı

Dünyanın gözü tarihteki en büyük göçmen operasyonunda: Askeri uçaklarla sınır dışı başladı

Trump’ın ikinci ABD Başkanlığının en büyük vaatlerinden olan dev sınır dışı operasyonu eleştirilerin hedefinde. “Sözler tutuldu” açıklaması yapan Trump’ın basın sekreteri Karoline Leavitt, şimdiye kadar 538 yasadışı göçmenin tutuklandığını ve yüzlercesinin askeri uçaklarla sınır dışı edildiğini bildirdi. ABD’ye kaçak geçiş yapan ve tutkuklu bulunan 80 bin Türk vatandaşı da sınır dışı riskiyle karşı karşıya. Buna karşın bir federal yargıç, Trump’ın doğuştan Amerikan vatandaşlığı kısıtlama girişimini geçici olarak engelledi. Peki ABD Anayasasına göre doğuştan vatandaşlık ne demek? Göçmenlere ne olacak? Trump’ın bu sert adımlarına karşı hangi sesler yükseliyor? (Haber: Derya Doğan)

ABD’nin 47. Başkanı Donald Trump, ikinci dönemine ülkeye girişleri elden geçirmeyi amaçlayan sert adımlarla başladı.
Trump’ın basın sekreteri Karoline Leavitt, yeni başkanın göreve gelmesine birkaç gün kala toplu bir operasyonla 538 yasadışı göçmenin tutuklandığı ve yüzlercesinin askeri uçaklarla sınır dışı edildiğini açıkladı.
Leavitt, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda, “Tarihteki en büyük kitlesel sınır dışı operasyonu devam ediyor. Sözler verildi. Sözler tutuldu” dedi.
Trump, güney sınırında “ulusal acil durum” ilan eden emirler imzaladı ve “suçlu yabancıları” sınır dışı etme sözü verirken bölgeye daha fazla asker konuşlandırılacağını duyurdu.
ABD basınına göre Meksika sınırına 10 bine kadar asker konuşlandırılacağı belirtiliyor.
Newark Belediye Başkanı Ras J. Baraka, yaptığı açıklamada Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza ajanlarının yerel bir işletmeye baskın düzenlediğini, vatandaşların yanı sıra belgesiz sakinleri de arama emri olmaksızın gözaltına aldığını açıkladı.
Hafta başında Cumhuriyetçilerin liderliğindeki ABD Kongresi, yabancı uyruklu zanlıların tutukluluk sürelerinin uzatılmasını öngören bir yasa tasarısına yeşil ışık yakmıştı.
Bununla birlikte bir federal yargıç, dün verdiği kararla, Trump’ın ABD’de doğuştan vatandaşlığı kısıtlama girişimini geçici olarak engelledi.
Böylece liberal eyaletler yeni başkanın sert gündemine karşı ilk zaferlerini kazanmış oldu.
Karar, Trump’ın ikinci dönem için yemin etmesinden birkaç saat sonra imzaladığı en tartışmalı icra emirlerinden birinin uygulanmasını 14 gün süreyle durduruyor.
ABD Bölge Yargıcı John Coughenour, Washington’daki duruşmada, “Bu açıkça anayasaya aykırı bir emirdir” dedi.
Cumhuriyetçi bir başkan olan Ronald Reagan tarafından atanan Coughenour, “Kırk yılı aşkın süredir kürsüdeyim, sunulan sorunun bu kadar açık olduğu başka bir dava hatırlamıyorum” diye konuştu.
Doğuştan vatandaşlık hakkı, ABD topraklarında doğan herkesin vatandaş olduğunu hükme bağlayan 14. Değişiklik kapsamında ABD Anayasası’nda yer alıyor.
Yasa şöyle diyor: “Amerika Birleşik Devletleri’nde doğan veya vatandaşlığa kabul edilen ve bu ülkenin yargı yetkisine tabi olan herkes, Amerika Birleşik Devletleri’nin ve ikamet ettiği eyaletin vatandaşıdır.”
Trump’ın emri, Amerika Birleşik Devletleri’nde yasadışı olarak ya da vize ile bulunan herkesin ülkenin “yargı yetkisine tabi” olmadığı ve dolayısıyla bu kategorinin dışında tutulduğu fikrine dayanıyordu.
Trump’ın kaçak göçmenler için verdiği emir son 4-5 yıldır artan şekilde ABD’ye kaçak şekilde giren Türk vatandaşlarının durumunu da gündeme getirdi. 
ABD Gümrük ve Sınır Koruma Dairesi’nin (CBP) resmi verileri Ocak 2021 ve Ağustos 2024 tarihleri arasında toplam 55 bin 808 Türkiye vatandaşının kaçak yollarla geldiğini gösteriyodu.
Bu rakamın şu an 60 bini geçtiği tahmin ediliyor. Meksika ve Kanada sınırından yasadışı yollarla ABD’ye giren Türk vatandaşlarının çoğu yakalandı.
ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi’nin (ICE) resmi verilerine göre, kaçak giriş yaptıktan sonra gözaltına alınan ve ABD tutukevlerinde tutulan Türkiye vatandaşlarının sayısı da yakın zamana kadar 15 bin 151 kişiydi. Bu Türk vatandaşları,  “kamp” adıyla ifade edilen ancak içeride kalanların “cezaevi” olarak tanımladığı tutukevlerinde bulunuyor.
Kaçak geçiş yapanlar ile tutkuklu bulunanların sayısının 80 bini geçtiği tahmin ediliyor. Bu kişilerin tümü şu an sınırdışı edilebilir.
İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Trump tarafından imzalanan ve ABD’nin güney sınırındaki göçmen akışını durdurmayı amaçlayan bir dizi kararname ile özellikle çatışma ve istismardan kaçan insanlar için düzenli göç yollarının fiilen kapatılmış olduğunu belirtti.
HRW’ye göre bu kararnameler, ABD’nin mültecileri yeniden yerleştirmesini süresiz olarak askıya alıyor, Kübalılar, Haitililer, Nikaragualılar ve Venezuelalılar için şartlı tahliye programlarını sonlandırıyor, CBP-One uygulamasının (ABD Gümrük ve Sınır Koruma (CBP) tarafından geliştirilen mobil uygulama)  kullanımını durduruyor ve Joe Biden’ın “Birleşik Devletler dınırında sığınmacıların güvenli ve düzenli bir şekilde işlem görmesini sağlamak için” verdiği idari emri iptal ediyor.
HRW, açıklamasında “Peki güvenli, düzenli ve yasalara uygun yolların yokluğunda ne olur?” sorusunu şöyle yanıtlıyor:
“Kanunsuzluk ve kaos, ayrıcalıklılarla istenmeyenleri birbirinden ayıran duyarsız duvarların her iki tarafında da acımasız uygulayıcılar. Bu emirler yürürlükte kalırsa, Trump’ın ayrımının hangi tarafında olursak olalım, dünya herkes için kesinlikle daha tehlikeli ve daha az insani bir yer haline gelecektir.”
Geçtiğimiz yıl ABD’de yasadışı olarak yaşayan Venezuela vatandaşı bir kişi tarafından öldürülen Georgia’lı bir hemşirelik öğrencisinin adını taşıyan Laken Riley Yasası, çarşamba günü Temsilciler Meclisi’nde 263’e karşı 158 oyla kabul edildi.
Yasaya göre, kuvvetler hırsızlık, gasp ve soygun gibi suçları işlemekle itham edilen belgesiz göçmenleri hüküm giymeden önce bile gözaltına alabilecek.
Bu durum, yaralanma ya da ölümle sonuçlanan her türlü suçun yanı sıra polis memuruna saldırı gibi suçları da kapsayacak.
Eyalet hükümetlerine, eyaletlerine zarar verdiğine inandıkları göçmenlik uygulama kararları konusunda federal hükümete dava açma yetkisi veren tasarı, ABD’de göçmenlik politikası konusunda giderek büyüyen bölünmeyi derinleştiriyor.
Demokrat milletvekilleri ve savunucu gruplar tasarıyı göçmenlerin yasal süreç haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle kınadı.
Trump yönetimini sert bir dille eleştiren ve Filistinlilerin haklarını savunan Kongre üyesi Rashida Tlaib, tasarının Trump’ın uzun zamandır vaat ettiği toplu sınır dışı işlemlerinin başlangıcı olabileceğini savundu.
Tlaib, tasarıyı milyonlarca belgesiz göçmeni cezai bir mahkumiyete gerek duymadan sadece suçlamalara dayanarak hedef almakla suçladı. Tasarının ailelerin ayrılmasına yol açacağı ve ırksal gerilimleri körükleyeceği uyarısında bulundu.
Tlaib yaptığı açıklamada “Yeni Kongre’nin ilk yasa tasarısının milyonlarca komşumuzun sırtına bir hedef koyması ve mahallelerimizin askerileştirilmesini arttırması utanç vericidir” dedi.
Kongre üyesi Chuy Garcia da tasarıyı “göçmenleri kriminalize eden” ve aynı zamanda özellikle özel hapishane endüstrisindeki zengin şirketlere fayda sağlayan bir mekanizma olarak kınadı.
İnsan hakları örgütleri de endişelerini dile getirmeye devam ediyor.
Asyalı Amerikalılar Yasal Savunma ve Eğitim Fonu (AALDEF) Laken Riley Yasasını “Kongre’nin yakın tarihte kabul ettiği en radikal yabancı düşmanı yasa tasarısı” olarak nitelendirdi.

İşçi servisi şarampole devrildi: 1 ölü, 14 yaralı

İşçi servisi şarampole devrildi: 1 ölü, 14 yaralı

İstanbul Tuzla’da işçileri taşıyan servis minibüsü, 20 metre yükseklikten dere yatağına düştü. Kazada 1 kişi hayatını kaybetti, 1’i ağır 14 kişi yaralandı.

İstanbul’un Tuzla ilçesi Aydınlı Mahallesi Şekerpınar Çöp Yolu mevkisinde seyir halinde olan Gökhan U. idaresindeki işçileri taşıyan servis minibüsü yaklaşık 20 metre yükseklikten şarampole yuvarlandı.

Kazada, hastaneye kaldırılan 15 yaralıdan Adem Aksu (51) yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamadı. Kazada yaralanan 1’i ağır 14 kişinin hastanedeki tedavileri ise sürüyor.

Ekiplerin bölgedeki çalışmaları sonucu servis minibüsü bulunduğu yerden vinçle kaldırıldı.

Öte yandan, kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Yeraltındaki gizemli dağlar: Everest’i gölgede bırakan devasa yapılar keşfedildi

Yeraltındaki gizemli dağlar: Everest’i gölgede bırakan devasa yapılar keşfedildi

Bilim insanları, Dünya’nın derinliklerinde Everest’in 100 katı büyüklüğünde iki devasa yapı keşfetti. Afrika ve Pasifik Okyanusu’nun altında, yer kabuğunun yaklaşık 2 bin kilometre altında bulunan bu yapılar, en az yarım milyar yıl öncesine dayanıyor. Sismik dalgalarla ortaya çıkan bu gizemli dağlar, Mars büyüklüğündeki Theia adlı bir gezegenin kalıntıları olma ihtimaliyle dikkat çekiyor.

Everest’in 8 bin 800 metrelik zirvesi dünyanın en yüksek noktası olarak bilinse de, bilim insanları Dünya’nın derinliklerinde Everest’ten 100 kat daha yüksek, kıta büyüklüğünde iki devasa yapı keşfetti. Afrika ve Pasifik Okyanusu’nun altına gömülü bu yapılar, yer kabuğunun 2 bin kilometre altında yer alıyor.
Bu yapılar, depremlerden yayılan sismik dalgaların davranışlarını inceleyen bilim insanları tarafından keşfedildi. Depremler sırasında yayılan dalgalar, bu yoğun ve sıcak bölgelerden geçerken yavaşlıyor, zayıflıyor veya yön değiştiriyor. “Büyük Düşük Sismik Hız İlleri” (LLSVP) olarak adlandırılan bu yapılar, mantonun derinliklerinde bulunuyor.
Araştırmalar, bu devasa yapıların en az yarım milyar yıllık olduğunu ve hatta Dünya’nın oluşumuna kadar uzanabileceğini gösteriyor. Bu durum, mantonun sürekli hareket ederek karıştığına dair geleneksel düşünceyi sorguluyor. Bu yapılar, mantonun harekete rağmen bozulmadan kalabildiğini ortaya koyuyor.
Bazı bilim insanları, bu yapıların 4 milyar yıl önce Dünya’ya çarpan Mars büyüklüğündeki “Theia” adlı gezegenin kalıntıları olabileceğini öne sürüyor. Theia’nın Dünya ile çarpışması sonucu Ay’ın oluştuğu düşünülüyor. Çarpışma sırasında gezegenin bazı kalıntılarının alt mantoya yerleşmiş olabileceği tahmin ediliyor.

Kuzey Kore’nin geleceğe yatırımı: Rusya’ya benzeri görülmemiş silah sevkiyatı!

Kuzey Kore'nin geleceğe yatırımı: Rusya'ya benzeri görülmemiş silah sevkiyatı!

Ukrayna istihbarat şefi Korgeneral Kyrylo Budanov, binlerce askerini cepheye gönderen Kuzey Kore’nin silahlarının da Rusya’ya aktığını söylüyor. Budanov, Kuzey Kore’nin Rusya’ya 120 motorlu top ve 120 çok namlulu roketatar sistemi sağladığını, daha fazlasının ise yolda olduğunu ileri sürdü. Geçtiğimiz aylarda Kuzey Kore’nin bölgeye 10 binden fazla asker göndermesi, Rusya-Ukrayna Savaşı’nda yeni bir dönem başlatmıştı. Cephe hattında tecrübe kazanan Kuzeyli askerler, gelecekte çıkması muhtemel savaşlara hazırlanıyor. Rusya’nın dostluğu ve artan askeri işbirliği ise Kuzey Kore’nin geleceğe yaptığı muazzam bir yatırım olarak değerlendiriliyor.

Ukrayna Savunma İstihbarat Müdürlüğü Başkanı Korgeneral Kyrylo Budanov, Kuzey Kore’nin Rusya’ya yüzlerce top ve roket sistemi gönderdiğini ve daha fazlasının da yolda olduğunu ileri sürdü.
Budanov, Kuzey Kore’nin son üç ayda Rusya’ya yaklaşık 120 adet 170 mm motorlu top ve 120 adet 240 mm çok namlulu roketatar sistemi sağladığını söyledi. 
Kuzey Kore’nin gelecekte daha fazlasını göndermesini beklediğini, çünkü elinde “bu sistemlerden çok sayıda” olduğunu ileri sürdü.
Rus savaş analistleri, ülke içinde hareket eden kamufle edilmiş Kuzey Kore çoklu roketatar sistemlerinin fotoğrafları olduğunu iddia ettikleri görüntüler paylaştı.
Budanov, Kuzey Kore’nin geçen yıl 148 adet KN-23 kısa menzilli balistik füze gönderdiği Rusya’ya 2025 yılında 150 adet daha göndermesinin beklendiğini söyledi.
Rusya’ya yönelik silah akışı, iki ülke arasında Haziran ayında imzalanan savunma anlaşmasının ardından giderek artan askeri işbirliğinin son işareti.
Kuzey Kore birlikleri, Rusya’nın Kursk bölgesinden Ukraynalı askerleri çıkarmaya çalışan Rus kuvvetlerine yardım ediyor.
Ukrayna silahlı kuvvetleri ile Kuzey Kore birlikleri arasında çok sayıda çatışma bildirildi ancak ne Moskova ne de Pyongyang bu çatışmaların yaşandığını doğrulamadı.
Ekim ayında, 10 bin kadar Kuzey Kore elit askerinin Ukrayna ile savaşmak üzere konuşlandırıldığı doğrulandı.
Budanov röportajda, sayının daha yüksek olduğunu ve bunların yaklaşık üçte birinin öldürüldüğünü ileri sürdü.

Şam’da tonlarca uyuşturucu yakılarak imha edildi

Şam'da tonlarca uyuşturucu yakılarak imha edildi

Suriye’nin başkenti Şam’ın kırsalında ele geçirilen tonlarca uyuşturucu madde yakılarak imha edildi. İmha edilen maddeler arasında Beşar Esad döneminde yoğun olarak üretilen Captagon üretiminde kullanılan 30 ton öncü kimyasalın bulunduğu aktarıldı.

Suriye’de güvenlik güçleri, başkent Şam’ın batı kırsalında yer alan Yafour bölgesindeki bir çiftlikte büyük miktarda uyuşturucu madde ele geçirdi.
Güvenlik güçleri, aralarında 4 ton metamfetamin ve Beşar Esad döneminde yoğun olarak üretilen bir uyuşturucu olan Captagon üretiminde kullanılan 30 ton öncü kimyasalın bulunduğu maddeleri boş arazide istifleyerek ateşe verdi.
Ayrıca yakındaki el-Sabura kasabasında düzenlenen ayrı operasyonda bir depoda ele geçirilen paketlenmiş ve dağıtıma hazır binlerce tramadol hapı da yakılarak imha edildi.

5 gündür haber alınamayan kadını, pug cinsi köpekleri yedi

5 gündür haber alınamayan kadını, pug cinsi köpekleri yedi

Romanya’da yaşayan ve kendisinden 5 gündür haber alınamayan Adriana Neagoe isimli kadın evinde yarısı yenmiş halde bulundu. 34 yaşındaki kadının baktığı pug cinsi 2 köpeğin yediği ortaya çıktı.

Romanya’nın Targu Jiu’da şehrinde yaşayan 34 yaşındaki Neagoe’den 5 gün boyunca haber alamayan ailesi harekete geçti.
İhbar üzerine olay yerine gelen polis ve itfaiye ekipleri, evin kapısını kırarak içeri girdi.
Evin içinde Adriana’nın cesedini ve onu yiyen iki pug cinsi köpeğini gördüler.
Yetkililer, yapılan ilk incelemelerde şiddet izine rastlanmadığını belirtti.
Ancak kesin ölüm nedeninin tespiti için ceset, otopsi yapılmak üzere Gorj Adli Tıp Enstitüsü’ne gönderildi. Polis, soruşturmanın devam ettiğini söyledi.
Genç kadının iki köpeği ise yerel belediye çalışanları tarafından barınağa götürüldü.

Suriye’de Rusya’ya yer yok: Tahliye gemileri Tartus Limanı’nda!

Suriye'de Rusya'ya yer yok: Tahliye gemileri Tartus Limanı'nda!

Suriye’deki yeni yönetim, Rusya ile Tartus Limanı’ndaki 49 yıllık sözleşmesini sonlandıracağını duyurdu. Sözleşmenin sonlanması, limanın tüm gelirlerinin artık Suriye hazinesine aktarılacağı anlamına geliyor. Uydu görüntüleri, haftalardır Akdeniz açıklarında bulunan Rus Sparta ve Sparta II tahliye gemilerinin askeri üssü tahliye etmek için Tartus Limanı’na girdiğini gösterdi. Aralık ayının başlarında Esad rejiminin düşmesinden bu yana Tartus’ta hiçbir Rus askeri gemisi görülmemişti.

Moskova, 2019’da Esad rejimiyle anlaşma yapmış, 1971’den bu yana elinde tuttuğu Suriye’nin Tartus kentindeki limanın kullanım hakkını 49 yıllığına almıştı.
Ancak Rusya ve Suriye medyası, yeni Suriye yönetiminin anlaşmayı sona erdirdiğini duyurdu.
Rusya’ya bağlı Sparta ve Sparta II isimli iki gemi, Suriye kıyısındaki Tartus’taki Kremlin deniz üssüne yanaştı. Haberler, Rusların üssü boşaltmaya başladığına işaret ediyor.
Analistler uzun zamandır, Rusya’nın Suriye’deki askeri varlığının geleceğine ilişkin sorulara yanıt arıyor.
Rusya’nın Akdeniz’deki askeri varlığında kritik rol oynayan limanın boşaltılması Kremlin için büyük bir kayıp.
Gemilerin varışı, Suriye medyasında kira sözleşmesinin iptal edildiğine dair haberlerle aynı zamana denk geldi.
Tartus, son yıllarda Rusya için Akdeniz’de gemilere yakıt ikmali ve onarım imkânı sağlayan önemli bir üs konumunda.
Kremlin, üssün kontrolünü elinde tutmak konusunda istekli görünüyor. Aralık ayında Rus yetkililerin yeni yetkililerle temaslarda bulunduğu aktarılmıştı.
Gemiler, Akdeniz’de Suriye kıyılarında birkaç hafta geçirdi. Deniz izleme siteleri, gemilerin salı akşamı limana yanaştığını ve ardından sinyal vericilerini kapattığını gösteriyor.
Son günlerdeki hava durumu, net uydu görüntüleri elde etmeyi zorlaştırdı. Ancak düşük çözünürlüklü radar uydularından gelen görüntüler, gemilerin limanın askeri bölümünde olduğunu ortaya koydu.
Şimdiye kadar, Aralık ayının başlarında Esad rejiminin düşmesinden bu yana Tartus’ta hiçbir Rus askeri gemisi görülmemişti.
Tartus, dizel yakıtla çalışan denizaltıların kullanabildiği Suriye’deki tek Rus tesisiydi.
Dizel yakıtla çalışan denizaltılar, nükleer yakıtla çalışanlara göre daha ucuz ancak daha sık yakıt ikmali gerektiriyor. Rusya, 2013’ten bu yana bölgede iki denizaltı bulunduruyordu.
Tartus’un kaybıyla Rusya’nın artık Akdeniz’de dizel yakıtlı denizaltı bulunduramayabileceği belirtiliyor.
Donanma üssü olmadığı için, denizaltılar, zaman zaman dost ülkelerin limanlarını kullanma şartıyla açık denizde tutulacak.
Nükleer yakıtla çalışan denizaltılar, konvansiyonel olanlara göre limana yanaşmadan daha uzun süre hizmet verebilir.
Ancak nükleer denizaltıların da ikmal için zaman zaman limana demirlemesi gerekiyor.
Tartus’un kaybı, Rusya’yı, Kremlin’in Kuzey Afrika’da alternatif üs arayışına itti.
Rusya ile uzun süredir dostane ilişkiler geliştiren Cezayir’in limanları, Rus denizaltılarına zaten hizmet veriyor.
Rusya için diğer seçenek savaş halindeki Libya. Suriye’den çekilmeye başladığından bu yana Moskova’nın Libya’daki askeri varlığının arttığı gözleniyor.
Bu sırada, Suriye’deki ana Rus hava üssü Hmeymim’de de faaliyetler devam ediyor.
Uydu görüntüleri, Esad rejiminin düşüşünden bu yana çeşitli tarihlerde büyük Rus uçaklarının askeri teçhizatla yüklendiğini gösteriyor.

İngiltere’de norovirüs vakaları yüzde 80 arttı: Hastanelerde yoğunluk rekor seviyede

İngiltere'de norovirüs vakaları yüzde 80 arttı: Hastanelerde yoğunluk rekor seviyede

İngiltere’de sağlık sistemi büyük bir krizle mücadele ediyor. Halk arasında “kış ishali” olarak da bilinen norovirüs vakalarındaki yüzde 80’lik artış sağlık sistemini zorluyor. Hastanelerde yatak doluluk oranı yüzde 96’ya çıkarken, bu durumun hastaneler üzerindeki baskıyı artırdığı bildirildi.

İngiltere’de halk arasında “kış ishali” olarak da bilinen norovirüs vakalarının geçen yıla kıyasla yüzde 80 arttığı ve bu durumun hastaneler üzerindeki baskıyı artırdığı bildirildi.
İngiltere Ulusal Sağlık Sistemi’nden (NHS) yapılan açıklamaya göre, 19 Ocak’ta sona eren hafta boyunca günlük ortalama 784 kişi norovirüs nedeniyle hastaneye yatırıldı. Bir önceki haftaya göre artış gösteren hasta sayısı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla neredeyse iki katına ulaştı. NHS verileri, 2020’den bu yana herhangi bir ocak ayında kaydedilen en yüksek seviyeyi işaret etti.Norovirüs vakalarının geçen yıla kıyasla yüzde 80 arttığı ve bu durumun hastaneler üzerindeki baskıyı artırdığına dikkat çekildi.
Grip vakalarının zirve yapmasının ardından düşüşe geçtiği belirtilse de günlük ortalama 3 bin 833 hasta grip nedeniyle hastaneye başvurdu. Bunlardan 176’sının yoğun bakımda olduğu kaydedildi. Ayrıca, COVID-19 nedeniyle her gün ortalama 1071 hasta hastaneye yatırıldı.
NHS verileri, hastanelerde yetişkin yataklarının yüzde 96’sının dolu olduğunu ortaya koydu. Geçen hafta, bu yatakların yaklaşık 13 bin 710’u hastanede yatmasına gerek olmayan ve taburcu edilebilecek hastalar tarafından kullanıldı. Bu sayının bir önceki haftadan 125 daha fazla olduğu kaydedildi.
Buna karşın, ambulans bekleme süresinin düşmeye devam ettiği belirtildi.
Sonbahardan bu yana 29 milyondan fazla grip, COVID-19 ve Respiratuar Sinsityal Virüsü (RSV) aşısı yapıldığı belirtilirken, uygun kişilerin hala COVID-19 aşısını yaptırabilecekleri ifade edildi.NHS Acil ve Acil Bakım Ulusal Klinik Direktörü Prof. Julian Redhead, yaptığı açıklamada, “NHS hastaneleri geçen hafta norovirüs vakalarındaki artıştan etkilendi. Bu, 2020’den bu yana ocak ayında kaydedilen en yüksek seviye. Grip ve diğer kış virüsleri ile hastaların taburcu edilmelerindeki gecikmeler nedeniyle hastaneler oldukça yoğun” ifadelerini kullandı.
Redhead, vatandaşların sağlık tavsiyeleri için 111 hattını veya çevrim içi 111 hizmetini kullanmaları, yalnızca acil durumlarda 999’u aramaları ya da acil servislere başvurmaları gerektiğini vurguladı.
İngiltere Sağlık Bakanı Wes Streeting de “Grevi sonlandırmak ve yeni RSV aşısını dağıtmak için yaptığımız çalışmalara rağmen, ülke genelindeki hastaneler hala önemli baskılarla karşı karşıya. Grip vakalarının düşüşe geçmesi ve ambulans teslimlerinin iyileşmesi olumlu olsa da henüz bu zorlukları geride bırakmadık” değerlendirmesinde bulundu.Uzmanlar, norovirüsün kolaylıkla yayılabildiğini belirterek, virüsten korunmanın en etkili yolunun sık sık sabun ve suyla el yıkamak olduğunu kaydetti.

Füze sahasından turist cennetine: Kuzey Kore’nin lüks tatil köyü, türünün tek örneği!

Füze sahasından turist cennetine: Kuzey Kore'nin lüks tatil köyü, türünün tek örneği!

Kuzey Kore’nin Wonsan Kalma mega sahil tesisi, füze sahasından turist cennetine dönüştü. Tesisin ilk ziyaretçileri Kuzey’in sıkı dostu Rusya’dan gelen gezginler olacak. Kim Jong Un’un kızıyla birlikte denetlediği tesis, ABD’nin yeni başkanı Trump’ın da dikkatini çekmiş gib görünüyor. İşte türünün tek örneği olan o tatil köyü… (Haber: Derya Doğan)

Bir Rus seyahat acentesine göre, Kuzey Kore’nin Wonsan Kalma mega sahil tesisi, temmuz ayında ilk kez Rus gezginleri ağırlamaya hazırlanıyor.
Ancak burası herhangi bir lüks tatil köyü değil.
Eski füze test alanlarının yakınında inşa edilmiş tesis, tatil için türünün tek örneği bir zemin sunuyor.
Kuzey Kore lideri Kim Jong Un’un tesisi kızıyla birlikte denetlemesi, burayı aile onaylı bir proje haline getiriyor.
Şu anda Kuzey Kore’ye düzenli turlar düzenleyen tek tur acentesine göre tur paketinin fiyatı yaklaşık 1750 dolar.
Turlar, tam pansiyon 7 gece olacak, tüm uçuşlar ve dönüş yolunda başkent Pyongyang’da gezi turları içeren bir güzergah içeriyor.
Fiyat aynı zamanda vize işlemleri ve sigortayı da kapsıyor.
Wonsan Kalma Kıyı Turizm Bölgesi 2018’in başından bu yana yapım aşamasında ve birçok gecikmeyle karşı karşıya kaldı, 2019’da çalışmalar neredeyse durma noktasına geldi.
Ancak Kuzey Kore lideri Kim Jong Un, geçen yıl devasa tesisin nihayet Mayıs 2025’te açılacağını duyurdu.
Daha sonra aralık ayı sonunda bölgeyi kızıyla teftiş ederken açılışı Haziran 2025’e erteledi.
NK News tarafından incelenen bir turist haritasına göre Wonsan Kalma turizm alanı 2,8 kilometrekare bir alanı kapsıyor ve 17 büyük otel, 37 küçük pansiyon, 29 alışveriş merkezi ve 35 kamu hizmeti kuruluşundan oluşuyor.
NK Pro, 2022 yılında bölgede 7 binden fazla oda bulunduğunu tahmin ederek Kuzey Kore’nin günde 10 binden fazla misafir beklediğini öne sürdü.
NK News’e göre tesis, salı günü Kuzey Kore’nin “muazzam bir konut kapasitesine” ve “çok sayıda kıyı şeridine” sahip olduğunu söyleyen yeni seçilen ABD Başkanı Donald Trump’ın bile dikkatini çekmiş olabilir.
Tesis, Batılı tur gruplarının da ilgisini çekiyor ancak Rus olmayan misafirlerin burayı ne zaman ziyaret edebileceği belirsizliğini koruyor.
Geçen hafta çok sayıda seyahat acentesi, Kuzey Kore yetkililerinin ABD ve Güney Kore hariç tüm ülkelerden gelen uluslararası turistlerin kuzeydoğudaki Rason şehrini ziyaret etmesine izin vereceğini duyurdu.
Şimdilik Rason’a Rus olmayan herhangi bir tur düzenlenip düzenlenmediği bilinmiyor.