1. Lig’de 14 haftada 12 teknik direktör değişikliği

1. Lig'de 14 haftada 12 teknik direktör değişikliği

Trendyol 1. Lig’de ilk 14 haftanın ardından 12 takım, teknik heyetinde değişikliğe gitti. Son olarak Ümraniyespor ve Iğdır FK teknik direktörleriyle yollarını ayırırken, 8 takım sezona başladığı çalıştırıcıyla devam ediyor.

Adanaspor, Boluspor, MKE Ankaragücü, Sakaryaspor, Siltaş Yapı Pendikspor, Yeni Malatyaspor, Amed Sportif Faaliyetler, Şanlıurfaspor, Solwie Energy Fatih Karagümrük ve Ankara Keçiörengücü’nün ardından son olarak Central Hospital Ümraniyespor ve Alagöz Holding Iğdır FK teknik direktörleriyle yollarını ayırdı. Bu takımlardan Adanaspor, şimdiye kadar 4 farklı isimle çalıştı. Manisa FK maçından önce eski rahatsızlığı tekrarlandıktan sonra hayatını kaybeden Sol Bamba’nın yerine Francois Ciccolini ile yoluna devam eden Adanaspor, Ciccolini ile yollarını ayırdıktan sonra Kemal Kılıç ve son olarak Yusuf Şimşek’le anlaştı. DEĞİŞİKLİKLER Teknik direktör değiştiren ekiplerde Boluspor’da Serhat Gülpınar’ın yerine Ufuk Kahraman, MKE Ankaragücü’nde Cihat Arslan’ın yerine Kenan Koçak, Sakaryaspor’da Suat Kaya’nın yerine Mesut Bakkal, Siltaş Yapı Pendikspor’da Osman Özköylü’nün yerine Sedat Ağçay, Amed Sportif Faaliyetler’de Ersun Yanal’ın yerine Servet Çetin, Şanlıurfaspor’da Erkan Sözeri’nin yerine Sait Karafırtınalar, Solwie Energy Fatih Karagümrük’te Şenol Can’ın yerine David Sassarini, Ankara Keçiörengücü’nde Ersan Parlatan’ın yerine Erkan Sözeri getirildi. Central Hospital Ümraniyespor ve Alagöz Holding Iğdır FK’nin henüz yeni teknik direktörünü açıklamadığı lige Murat Uçkun yönetiminde başlayan Yeni Malatyaspor da daha sonra göreve Adem Büyük’ü getirdi. TEKNİK DİREKTÖR DEĞİŞTİRMEYEN 8 TAKIM KALDI Sezon başında bu yana 8 ekibin teknik direktör değişikliğine gittiği ligde Ahlatçı Çorum FK’de Serkan Özbalta, Erzurumspor FK’de Hakan Kutlu, Esenler Erokspor’da Mehmet Altıparmak, İstanbulspor’da Osman Zeki Korkmaz ve Kocaelispor’da Ertuğrul Sağlam geçen sezon olduğu gibi görevlerini sürdürüyor. Bu isimlerin yanı sıra Gençlerbirliği’nde Recep Karatepe, Manisa FK’de Çağdaş Çavuş ve Teksüt Bandırmaspor’da Mustafa Gürsel sezon başında olduğu gibi takımların başında yer alıyor.

Gençlerbirliği, Türkiye Kupasında tur atladı

Gençlerbirliği, Türkiye Kupasında tur atladı

Trendyol 1. Lig ekibi Gençlerbirliği, Türkiye Kupası 4. eleme turunda Belediye Kütahyaspor’u yenerek turladı.

Ziraat Türkiye Kupası 4. tur müsabakasında Gençlerbirliği, sahasında Belediye Kütahyaspor ile karşılaştı.

Normal süresi 0-0 biten mücadelede ev sahibi uzatma dakikalarında bulduğu golle tur atladı.

MAÇTAN NOTLAR

Hakemler: Yunus Dursun, Kemal Elmas, Azem Zorlu Gençlerbirliği: Orkun Özdemir, Alperen Babacan (Zuzek dk. 62), Umut İslamoğlu, Samed Onur, Mete Kaan Demir, Aosman (Nalepa dk. 90+1), Ensar Kemaloğlu (Fıratcan Üzüm dk. 62), Durmaz, Yatabare (Emirhan Ünal dk. 62), Çağrı Fedai, Gökhan Altıparmak (Djitte dk. 79) Yedekler: Ebrar Yiğit Aydın, Mikail Okyar, Berat Can Sebat, Sinan Osmanoğlu, Arda Temur Teknik Direktör: Recep Karatepe Belediye Kütahyaspor: Ahmet Çağrı Güney, Emir Can Çelik, Emircan Ataş (Mustafa Akyıldız dk. 65), Emir Sezgin, Cemal Kaya, Can Bayırkan (Gökay Iravul dk. 46), Alpay Eroğlu, Gökay Eser (Muhammed Dursun dk. 108), Muhammed Emir Özbilen, İbrahim Zeytin (Eray Akar dk. 65), Eren Kaya (Arda Keser dk. 80) Yedekler: Emir Ali Demlikoğlu, Şemsettin Kılıç, Salih Adalı, Emre Kuday Teknik Sorumlu: Cenk Laleci Gol: Nalepa (dk. 105) (Gençlerbirliği) Sarı kartlar: Alperen Babacan, Samed Onur, Djitte (Gençlerbirliği), Cemal Kaya, Alpay Eroğlu (Belediye Kütahyapsor)

ABD’den Suriye açıklaması: “Esad’ın ortaklarının dikkati dağıldı”

ABD'den Suriye açıklaması:

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Suriye’de devam eden çatışmalar hakkında açıklamada bulundu. Blinken, Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın Rusya ve İran gibi destekçilerinin dikkatinin dağıldığını ve bunun muhalif grupların ilerlemesine kapı açtığını ileri sürdü.

Suriye’de Heyet Tahrir Eş-Şam’ın (HTŞ) başını çektiği muhalif güçlerin, Beşar Esad güçlerine karşı 28 Kasım’da başlattığı saldırılar devam ediyor. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, devam eden çatışmalar hakkında açıklama bulundu. Blinken, “Suriye’deki HTŞ ilerlemesi, Devlet Başkanı Beşar Esad’ın Rusya ve İran gibi destekçilerinin dikkatinin dağıldığını gösteriyor.” diye konuştu. Esad’ın siyasi sürece anlamlı bir şekilde katılmayı reddetmesinin muhalif grupların saldırılarına kapı açtığını belirten Blinken, “DAEŞ’in cihatçı halifeliğinin yeniden dirilmemesi hayati önem taşıyor.” diye konuştu. Lübnan’daki ateşkes hakkında da yorum yapan Blinken, ihlal iddialarının ABD hükümeti tarafından araştırıldığını belirtti.

Var olan hiçbir dile benzemiyor! 14 bin yıllık gizemli tablet

Var olan hiçbir dile benzemiyor! 14 bin yıllık gizemli tablet

Gürcistan’daki Bashplemi Gölü’nde yerel balıkçılar tarafından 2021 yılında keşfedilen gizemli bazalt tablet, arkeoloji dünyasında büyük heyecan yarattı. Yedi satırda 60 karakter barındıran tablet üzerindeki 39 benzersiz sembol, bilinen hiçbir dile ait değil!

Gürcistan’da keşfedilen antik bir tablet, üzerinde yer alan gizemli sembollerle arkeoloji dünyasında büyük bir merak uyandırdı ve kayıp bir dilin izlerini taşıyor olabilir.
Kimyasal tarihlendirme henüz yapılamasa da, tabletin bulunduğu bölgenin tarihine dayanarak yazıtların yaklaşık 14 bin yıl öncesine, Geç Tunç Çağı’na veya Erken Demir Çağı’na ait olabileceği tahmin ediliyor.
Arkeologlar, tabletin Hindistan, Mısır ve Batı İber Yarımadası’ndaki yazıtlarla benzerlikler taşıdığını ancak bilinen bir dil kullanmadığını belirtiyor.
Tabletteki sembollerin yapıldığı dönem için şaşırtıcı derecede gelişmiş tekniklerle işlendiği tespit edildi.
Semboller, yuvarlak bir aletle çizilmiş kıvrımlı şekiller, çizgiler ve noktalar içeriyor. En yakın benzerlikler, MÖ 4. binyılda konuşulan Proto-Kartvel dili ve erken Demir Çağı’nda kullanılan antik Gürcü mühürlerinde bulunuyor.
Araştırmacılar, gizemli yazıtın Yunan mitolojisindeki Jason ve Argonotlar efsanesinde geçen Kolhis topraklarının kadim diliyle bağlantılı olabileceğini öne sürüyor. Kolhis’in efsanevi “Altın Yazı” sisteminin izleri, zamanla kaybolmuş olsa da, bu tabletin kayıp dilin son kalıntısı olabileceği düşünülüyor.
Drone ile yapılan incelemelerde Bashplemi Gölü çevresinde mezar höyükleri, savunma yapıları ve ibadethane kalıntılarına benzer geometrik şekiller ortaya çıkarıldı. Bu buluntular, bölgenin Erken Tunç Çağı’ndan beri gelişmiş bir medeniyete ev sahipliği yaptığını gösteriyor.
Antik tabletin taşıdığı mesaj hâlâ büyük bir sır. Askerî ganimet kayıtları mı, büyük bir inşaat projesi mi, yoksa tanrılara adak mı? Arkeologlar, bu keşfin Kafkasya’nın tarihini yeniden yazabileceğine inanıyor.

Taliban’dan tepki çeken yasak: Kadınlar ebelik eğitimi alamayacak!

Taliban'dan tepki çeken yasak: Kadınlar ebelik eğitimi alamayacak!

Afganistan’da Taliban yönetimi, kız çocuklarının eğitimini engellemeye devam ediyor. Ülkede son olarak kadınların ebe ve hemşirelik eğitimi alması da yasaklandı. Bu kararla doğum sırasında kadın ölümlerinin artacağı uyarısı yapılıyor. Geçtiğimiz aylarda Afganistan’da kadınların erkek akrabaları yanlarında olmadan seyahat çıkmaları ve toplum içinde yüksek sesle konuşmalarına da yasak getirilmişti.

Afganistan’da Taliban yönetimi yine çok tartışmalı bir karara imza attı. Ülkede kadınların ebe ve hemşirelik eğitimi alması yasaklandı.
Resmi açıklama yapılmasa da beş ayrı sağlık kuruluşu yasak kararını doğruladı.
Haberin duyulmasıyla eğitim aldıkları merkezlere giremeyen kız öğrencilerin ağladıklarını gösteren videolar sosyal medyada paylaşıldı.
Alınan kararın kız öğrencilerin okumasını engellemek için yeni bir adım olduğuna dikkat çekiliyor.
Ülkede Ağustos 2021’den beri kız öğrencilerin ortaokul, lise ve üniversiteye gitmelerine izin verilmiyor.
Ülkede ebe eğitimi alanların sayısının 17 bini aştığı tahmin ediliyor.
Afganistan’da halen kadınlar yanlarında erkek akrabaları olmaları koşuluyla erkek doktorlara muayene olabiliyor.
Ebelik eğitiminin yasaklanmasıyla doğum sırasında kadın ölümlerinin artabileceğine dikkat çekildi.
Afganistan’ın doğum sırasında kadın ölümleri konusunda karnesi halihazırda da çok zayıf.
Dünya Sağlık Örgütü’nün geçen yıl açıkladığı rapora göre her 100 bin doğumda 620 kadın hayatını kaybediyor.
2021’de iktidarı ele geçiren Taliban, daha önce de kadınların toplumdaki rolünü kısıtlayan adımlar atmıştı.
Kadınların parklar, eğlence merkezleri ve spor salonlarına girmesine yasak getirilmişti. Kadınlara başlarını kapatma ve kapalı kıyafetler giyme zorunluluğu da getirilmişti.
Kadınların erkek akrabaları yanlarında olmadan seyahat çıkmaları  ve toplum içinde yüksek sesle konuşmalarına da yasak getirilmişti.

Danimarka’da yeni yasa: Yabancı bayraklara sınır getirildi

Danimarka'da yeni yasa: Yabancı bayraklara sınır getirildi

Danimarka meclisi, 1 Ocak 2025’ten itibaren ülkedeki yabancı ülkelerin bayraklarının dalgalandırılmasını sınırlandıran yeni yasayı kabul etti.

The Local gazetesinin haberine göre, Adalet Bakanı Peter Hummelgaard, yaptığı yazılı açıklamada, söz konusu yasanın meclisten geçtiğini duyurdu. Hummelgaard, “Meclisin, Danimarka’da genel bir kural olarak sadece ülke bayrağının dalgalandırılabilmesini sağlayacak şekilde bayrak asma kurallarını yeniden düzenlemesinden memnuniyet duyuyorum.” ifadelerini kullandı.

Danimarka bayrağının ülkedeki en önemli ulusal simge olduğunu vurgulayan Hummelgaard, “Bayrak, Danimarkalıları bir halk olarak birleştirir ve özel bir statüye sahip olmalıdır.” değerlendirmesini yaptı.

Söz konusu yasal düzenlemede, Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Birliği (AB) gibi bölgesel veya uluslararası örgütlerin yanı sıra Finlandiya, Faroe Adaları, Grönland, İzlanda, Norveç, İsveç ve Almanya bayrakları kapsam dışında tutuldu.

Anderson Talisca’dan Fenerbahçe iddialarına yanıt

Anderson Talisca'dan Fenerbahçe iddialarına yanıt

Anderson Talisca, Fenerbahçe ile prensipte anlaşmaya vardığı yönündeki iddialara yanıt verdi. Brezilyalı futbolcu Instagram’da transfer haberiyle ilgili yapılan bir paylaşıma “Sahte haber” yorumunu yaptı.

Fenerbahçe’nin ara transferde hedefinde olan Anderson Talisca, gündemde yer alan iddialara yanıt verdi.
Sarı-lacivertlilerin Brezilyalı futbolcuyla tüm pürüzleri giderdiği ve prensipte anlaşmaya vardığı öne sürülüyordu.
Anderson Talisca, resmi Instagram hesabından bu iddiaların yer aldığı paylaşıma “Sahte haber” yorumunu yazdı.
Bu sezon Al Nassr formasıyla 19 resmi maçta forma giyen Talisca, 8 gollük skor katkısı sağladı.

Güney Kore’de neler oluyor? Güney Kore’de muhalefet, Cumhurbaşkanı Yoon’un azil sürecini başlattı

Güney Kore'de neler oluyor? Güney Kore'de muhalefet, Cumhurbaşkanı Yoon'un azil sürecini başlattı

Dünya, ardı arkası kesilmeyen jeopolitik krizlerle sarsılmaya devam ederken, 3 Aralık 2024 tarihi Güney Kore için yarım asırlık aranın sonunu getiren bir dönüm noktası oldu. Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, ulusal bir televizyon yayınında Kuzey Kore tehdidini ve muhalefetin ülkeyi yönetilemez hale getirdiğini gerekçe göstererek sıkıyönetim ilan ettiğini duyurdu. Demokratikleşme süreciyle birlikte son 40 yıldır bu tür olağanüstü tedbirlerden uzak kalan bir ülkede sıkıyönetim kararı alınması hem Güney Kore halkını hem de uluslararası kamuoyunu büyük bir şaşkınlığa sürükledi. Sıkıyönetim ilanından saatler sonra 300 sandalyeli Güney Kore parlamentosunda 190 milletvekili, sıkıyönetimin kaldırılmasını oy birliğiyle kabul etti.

Güney Kore Devlet Başkanı Yoon, muhalefetin devlet karşıtı aktivitelere bulaştığını iddia ederek ülkede “sıkıyönetim” ilan etmişti. Yoon, “Sıkıyönetim Kuzey Kore yanlısı güçleri ortadan kaldırmayı ve anayasal özgürlük düzenini korumayı amaçlıyor.” değerlendirmesinde bulunmuştu.Sıkıyönetim ilanından saatler sonra 300 sandalyeli Güney Kore parlamentosunda 190 milletvekili, sıkıyönetimin kaldırılmasını oy birliğiyle kabul etti.
Muhalifler, ülkede bir savaş ve kriz ortamının olmadığını, Yoon’un sıkıyönetimin ilanının arkasında da hakkındaki yolsuzluk iddialarının bulunduğu belirtiyor.Güney Kore anayasasının 77. maddesine göre, Devlet Başkanı, “savaş, silahlı çatışma, ulusal acil durum ya da kamu güvenliği ve düzeninin gerektirdiği hallerde” sıkıyönetim ilan edebiliyor.Güney Kore tarihinde en son “sıkıyönetim” kararı askeri darbe ile 1979-1981 yıllarında 440 gün uygulanmış, karar yine askerler tarafından kaldırılmıştı.Güney Kore’de bugünkü “sıkıyönetim” ilanı, ülke tarihinin 13’üncüsü oldu.
Ülkede artan istifa çağrılarıyla karşı karşıya kalan Yoon’un azli için verilen önerge 191 milletvekili tarafından imzalanarak Ulusal Meclise sunuldu.Muhalefetteki Demokratik Parti lideri Lee Jae-myung, diğer muhalefet liderleri ile yaptığı görüşmede, “Yoon, bir kere başarısız oldu ve yeniden deneyecek, ama bundan daha ciddi riskler söz konusu. Kuzey Kore’yi kışkırtma, ateşkes hattını bozma ve silahlı çatışmaya yol açacak daha büyük riskler var.” ifadelerini kullandı.Ayrıca Lee’nin de aralarında bulunduğu muhalefet parti liderleri, Ulusal Meclisin önünde Yoon’un istifası talebiyle protesto yaptı.
Öte yandan, başkent Seul’deki Gwanghwamun Meydanı’nda bir araya gelen Kore İşçi Sendikaları Konfederasyonu, Katılımcı Demokrasi için Halkın Birliği ve diğer STK üyeleri, yaptıkları basın açıklamasında, Devlet Başkanı’nın sıkıyönetim ilanının anayasaya aykırı ve geçersiz olduğunu vurguladı.
Yaklaşık 400 gösterici, Yoon’un azledilmesini istedi.Ayrıca, ülke genelinde birçok kentte meydanlarda, mumlarla nöbet tutuldu.Yerel basın, STK’lerin gün içinde çok sayıda protesto düzenleyeceğini aktardı.
Güney Kore’de azil süreci bir siyasinin, “güçlerini kötüye kullanması ve anayasayı ihlal etmesi” halinde başlatılabiliyor.Ülkedeki bir devlet başkanının görevden alınması için Ulusal Meclise sunulan azil önergesinin, meclisin üçte ikisi tarafından onaylanması gerekiyor. Diğer siyasilerin azli için ise salt çoğunluk yeterli oluyor.Önergenin mecliste 72 saat içerisinde oylanması gerekiyor.Ardından Anayasa Mahkemesi, azil sürecine ilişkin kanıtları dinleyip değerlendirmek üzere duruşma düzenliyor. Mahkemenin, azli onaylamak veya reddetmek için 6 ay süresi bulunuyor. Mahkemedeki 9 yargıçtan 6’sının kararı onaylaması halinde lider görevden alınıyor.Bu durumda 60 gün içerisinde yeni başkanın seçilmesi gerekiyor. Bu süreç, bir devlet başkanının istifa etmesi durumunda da geçerli oluyor.

Tarihinin en büyük uyuşturucu operasonu: Tam 500 milyon dolar değerinde!

Tarihinin en büyük uyuşturucu operasonu: Tam 500 milyon dolar değerinde!

Avustralya’da polis, ülkenin en büyük uyuşturucu operasyonunun gerçekleştirildiğini duyurdu.

Avustralya polisi yaptığı açıklamada, 500 milyon dolar değerinde iki tondan fazla kokainin ele geçirildiğini bildirdi. Operasyonda ikisi çocuk 13 kişi hakkında hukuki işlem başlatıldı. Açıklamada, şüphelilerden ikisinin tekneyi kullandığı, diğer 11 kişinin ise sahilde uyuşturucu transferi için beklediği kaydedildi. Operasyonla ilgili soruşturma devam ediyor.

Trump’ın planı netleşiyor: Ukrayna, topraklarına veda edebilir mi?

Trump'ın planı netleşiyor: Ukrayna, topraklarına veda edebilir mi?

ABD’nin seçilmiş Başkanı Donald Trump’ın danışmanları, Ukrayna’daki savaşı sona erdirmek için yeni planlar ortaya atıyor. Bu planlar, Ukrayna topraklarının büyük bir kısmının Rusya’ya bırakılmasını öneriyor. Öneriler arasında, Ukrayna’nın NATO üyeliği konusunun rafa kaldırılması da yer alıyor. Trump’ın danışmanları, Rusya ve Ukrayna’yı ödül ve ceza yöntemiyle müzakerelere zorlamayı planlıyor. Ukrayna lideri Zelenski müzakerele açık olduğunu defalarca belirtirken, siyasi uzmanlar Rus lider Putin’in daha fazla toprak kazanmak istediğini ve acelesi olmadığını öne sürüyor. Trump, seçim kampanyası sırasında, yaklaşık üç yıldır devam eden savaşı göreve başladıktan sonraki 24 saat içinde sonlandıracağını iddia etmişti.

ABD’nin seçilmiş Başkanı Donald Trump’ın danışmanları, Ukrayna ile Rusya arasındaki savaşı sona erdirmek için ülkenin büyük bir kısmının yakın bir gelecekte Rusya’ya bırakılmasını öneriyor.
Reuters’ın Trump’a yakın isimlerle yaptığı söyleşiler doğrultusunda yapılan analize göre bu öneriler hem açıkça hem de kapalı kapılar ardında dile getiriliyor.
ABD Başkanı seçilen Trump’ın yeni Rusya-Ukrayna temsilcisi emekli Korgeneral Keith Kellogg da dahil olmak üzere üç danışmanın önerilerinde, Ukrayna’nın NATO üyeliği konusunun rafa kaldırılması da yer alıyor.
Trump’ın danışmanları, Rusya ve Ukrayna’yı ödül ve ceza yöntemiyle müzakerelere zorlamayı planlıyor.
Ukrayna görüşmeyi kabul etmediği sürece askerİ yardımların kesilmesi, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in görüşmeyi reddetmesi durumunda ise yardımların arttırılması bu stratejinin bir parçası.
Trump, seçim kampanyası sırasında, yaklaşık üç yıldır devam eden savaşı 20 Ocak’ta göreve başladıktan sonraki 24 saat içinde, hatta daha önce sona erdireceği taahhüdünde bulunmuş fakat bunu nasıl yapacağını açıklamamıştı.
Analistler ve eski ulusal güvenlik yetkilileri, savaşın karmaşıklığı nedeniyle Trump’ın böyle bir vaadi yerine getirebileceğinden şüphe duyuyorlar.
Fakat danışmanlarının açıklamaları bir araya geldiğinde, Trump’ın barış planının olası hatları şekilleniyor.
İnsan gücü sıkıntısı ve artan toprak kayıplarıyla karşı karşıya kalan Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, müzakerelere açık olabileceğini belirtti.
NATO üyeliği konusunda hala kararlı olan Zelenski, bu hafta yaptığı açıklamada, Ukrayna’nın işgal altındaki bazı topraklarını geri alabilmek için diplomatik çözümler aramasının gerektiğini vurguladı.
Fakat analistler ve ABD’li eski yetkililer, Putin’in daha fazla toprak kazanmayı tercih edebileceği için barış görüşmelerine katılma konusunda isteksiz olabileceğini belirttiler.
Eski bir ABD istihbarat analisti olan Eugene Rumer, “Putin’in acelesi yok” dedi.
Rumer, Putin’in ateşkes ve görüşmeler için öne sürdüğü, Ukrayna’nın NATO üyeliğinden vazgeçmesi ve dört bölgeyi Rusya’ya teslim etmesi gibi şartlardan vazgeçmeye hazır olmadığını ifade etti. Ukrayna bu şartları reddediyor.
Rumer’e göre Putin muhtemelen zaman kazanmaya çalışacak ve Trump’ın kendisini müzakere masasına çekmek için ne tür tavizler verebileceğini görmek için bekleyecek.
Mayıs ayında çıkan haberlere göre Putin, mevcut cephe hatlarını kabul eden müzakere edilmiş bir ateşkesle savaşı durdurmaya hazır olduğunu fakat Ukrayna ve Batı’nın buna karşılık vermemesi durumunda savaşa devam etmeye hazır olduğunu belirtmişti.
Rusya, 2014’te Ukrayna’dan tek taraflı olarak ele geçirdiği Kırım’ın tamamını kontrol ediyor.
O zamandan beri Donetsk ile Luhansk’tan oluşan Donbas’n yaklaşık yüzde 80’ini, Zaporijya ve Herson bölgelerinin yüzde 70’inden fazlasını, ayrıca Mykolaiv ve Harkov bölgelerinin küçük bir kısmını ele geçirmiş durumda.