Suudi Arabistan’dan Mike Tyson ile Jake Paul’a dudak uçuklatan teklif: 3 dakikada nakavta 700 milyon dolar!

Suudi Arabistan'dan Mike Tyson ile Jake Paul'a dudak uçuklatan teklif: 3 dakikada nakavta 700 milyon dolar!

Tüm dünyada gündem olan boks maçında karşılaşan Mike Tyson ile Jake Paul’a Suudi Arabistan’dan çılgın bir teklif yapıldı. İkili yeniden karşı karşıya getirmek isteye Suudiler, Mike Tyson’a 3 dakikada Jake Paul’u nakavt etmesi halinde 700 milyon dolar ödeme yapacak.

Mike Tyson ile Jake Paul yeniden ringe çıkabilir. Tüm dünyada izlenme rekorları kıran ikilinin rövanş maçına çıkması için Suudi Arabistan hareket geçti.
Mike Tyson ve Jake Paul’un tekrardan ringe çıkması için Suudi Arabistan Genel Eğlence Otoritesi Başkanı Turki Al-Sheikh’ten teklif gittiği belirtildi.
İlk maçın kurgu olduğu söylentileri sonrası Al-Sheikh’in gerçek bir mücadele izletmek istediği ve bu nedenle Mike Tyson’a Jake Paul’u nakavt etmesi halinde dudak uçuklatan bir ödeme yapacağı öne sürüldü.
Suudi basınında yer alan haberlere göre; Al-Sheikh’in bu dövüş için Mike Tyson’a Jake Paul’u 3 dakika içerisinde nakavt etmesi halinde 700 milyon dolar ödemeye hazır olduğu aktarıldı.
İkilinin boks maçından yansıyan diğer kareler…

Yenidoğan çetesi davası: 7 sanık hakkında tutuklama kararı çıktı

Yenidoğan çetesi davası: 7 sanık hakkında tutuklama kararı çıktı

İstanbul’da devam eden 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı Yenidoğan Çetesi davasında mahkeme ara kararını açıkladı. Haklarında tutuklama istenen 10 sanıktan 7’sinin tutuklanmasına karar verdi. Mahkemeye gelmeyen 4 kişi hakkında ise yakalama emri düzenlenmesine hükmedildi. Yenidoğan Çetesi soruşturması nda bugün ikinci dalga operasyonlar yapılmıştı. Eşzamanlı operasyonda, aralarında 5 doktor, 3 hemşire, 5 sağlık çalışanı ve bir sivilin yer aldığı 14 şüpheli gözaltına alınmıştı. Şüphelilerin dijital materyallerine de el konulmuştu.

İstanbul’da devam eden 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı Yenidoğan Çetesi davasında mahkeme ara kararını açıkladı. Haklarında tutuklama istenen 10 sanıktan 7’sinin tutuklanmasına karar verdi. Buna göre; Murat Mantus, Mehmet Gurul, Serenay Şenkalaycı, Ali Aksu, Ali Dirik, Hatice Kırım ve Şeyhmus Çelik hakkında tutuklama kararı verildi.
Mahkemeye gelmeyen ve haklarında tutuklama kararı verilen 4 kişi hakkında ise yakalama emri düzenlenmesine hükmedildi.
Duruşma 13 Ocak 2025’e ertelendi.
Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca “suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “nitelikli dolandırıcılık”, “rüşvet”, “kasten öldürmenin ihmali davranış ile işlenmesi” ve “resmi belgede sahtecilik” suçlarından yürütülen soruşturma kapsamında, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri yeni bir operasyon yapmıştı.
Ekipler, bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları öne sürülen, organize suç örgütü elebaşı olduğu iddia edilen doktor Fırat Sarı ile hareket eden 16 şüpheliyi belirlemişti.Bugün yapılan eş zamanlı operasyonda, aralarında 5 doktor, 3 hemşire, 5 sağlık çalışanı ve bir sivilin yer aldığı 14 şüpheli daha gözaltına alındı.
İki şüphelinin ise firari olduğu bilgisine ulaşıldı. Firari sanıklardan birinin dün Yenidoğan Çetesi davasının duruşmasında tutuklanması talep edilen tutuksuz sanıklardan hemşire Serenay Şenkalaycı olduğu da ortaya çıktı.Diğer firari şüpheli kadın doğum doktoru Songül Kaloğlu’nun ise İngiltere’de olduğu öğrenildi.
Bugünkü operasyonda gözaltına alınan şüphelilerin bebek ölümlerinde ihmali bulunduğu ve suç eyleminde yer aldığına ilişkin Sağlık Bakanlığı tarafından görevlendirilen müfettişlerce 28 Eylül 2024 ve 11 Kasım 2024 tarihli raporlar hazırlandığı öğrenildi.Buna göre, SGK Başkanlığınca özel hastanelerde tedavi gören bebek hastalara günlük 8 bin lira ödeme yapıldığı için hastane görevlilerinin iyileşen ve taburcu edilmesi gereken bebekleri, ödeme almaya devam edebilmek için hastanelerde tutmayı sürdürdükleri belirlendi.
Masraflardan kaçınmak için bahse konu yoğun bakım ünitelerinde bulunması zorunlu doktor personelin bulundurulmadığı, yalnızca resmi kayıtlarda görevli olarak gösterildiği, ancak bebeklerin durumları ağırlaştığı gün veya saatlerde görevli gösterilen doktorların başka yerde oldukları anlaşıldı.Bebek hastaların durumu kötüleştiğinde görevli doktorların hastaneye gitmedikleri, bunun da bebeklerin ölümüyle sonuçlandığı ortaya anlaşıldı.
Yoğun bakım ünitelerinde hemşirelerin çalıştırıldığı, acil durumlarda telefonla hemşirelerin birbirlerine hangi müdahalede bulunmaları gerektiğini telkin ettikleri, hasta yakınları doktorla görüşmek istediğinde ise hemşirelerin kendilerini doktor olarak tanıttıkları yönünde bulgular elde edildi.Yoğun bakım ünitelerinde yatan bebeklerin günlük epikriz raporlarının da gerçeğe aykırı düzenlendiği tespit edildi.

BM açıkladı: 2025 yılında 305 milyon insan yardıma ihtiyaç duyacak

BM açıkladı: 2025 yılında 305 milyon insan yardıma ihtiyaç duyacak

Birleşmiş Milletler (BM), 2025 yılında 305 milyon kişinin insani yardıma ihtiyaç duyacağı tahmininde bulundu.

Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Tom Fletcher, BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi’nin (OCHA) “Küresel İnsani Yardıma Genel Bakış 2025” başlıklı raporunu açıkladı.

Fletcher, dünya genelinde, 305 milyon kişinin gelecek yıl insani yardıma ihtiyaç duyacağı tahminini paylaşarak, BM ve insani yardım ortaklarının, dünya genelinde 190 milyon kişiyi desteklemek için 2025’te 47 milyar dolar tutarında yardım çağrısı başlattığını ifade etti. Dünyanın yangın yeri olduğunu söyleyen Fletcher, en savunmasız olan kadın, çocuk ve engellilerin, en büyük bedelleri ödediğine dikkat çekerek, ihtiyaç sahibi diğer 150 milyon kişiye ulaşmayı çok istediklerini fakat mevcut fonla bunun mümkün olmadığını söyledi.

“Ocean’s Eleven” serisiyle tanınan oyuncu Scott L. Schwartz hayatını kaybetti

Ocean ’s Eleven film serisinde Bruiser’ı canlandırmasıyla tanınan, güreşçiden oyuncuya dönüşen Scott L. Schwartz, 65 yaşında yaşamını yitirdi. Ünlü oyuncu, George Clooney ve Brad Pitt ile birlikte Ocean’s Eleven filminde rol almıştı.

Scorpıon Kıng, Ocean’s Eleven, Castle, Ocean’s 13 gibi yapımlarla tanınan Scott L. Schwartz’ın hayatını kaybettiği bildirildi. Ünlü oyuncu, George Clooney ve Brad Pitt ile birlikte Ocean’s Eleven filminde rol almıştı. Schwartz’ın televizyon çalışmaları arasında Star Trek: Deep Space Nine, Martial Law, Angel, Nash Bridges, Castle, The Mentalist, The Young and the Restless ve Buffy the Vampire Slayer yer aldı. Ayrıca Fun with Dick and Jane, Starsky & Hutch ve The Scorpion King filmlerinde rol aldı. SCOTT L. SCHWARTZ KİMDİR?

Scott L. Schwartz, 16 Mart 1959’da Philadelphia’da doğdu. Hollywood’a dublör ve aktör olarak gitmeden önce The Israeli Commando ve Giant David adlarıyla profesyonel güreşçi olarak başladı.

Özellikle Ocean’s Eleven üçlemesindeki “Bruiser” karakteriyle hafızalara kazındı. Hem fiziksel özellikleri hem de oyunculuk yeteneğiyle unutulmaz karakterler yarattı.

Gürcistan parlamentosu önünde tansiyon düşmüyor: 22 gözaltı

Gürcistan parlamentosu önünde tansiyon düşmüyor: 22 gözaltı

Gürcistan’da hükümetin Avrupa Birliği’ne (AB) katılım müzakerelerini 2028 yılına kadar durdurma kararı nedeniyle başkent Tiflis’teki parlamento binası önünde 6. günde devam eden protestolarda 22 gösterici gözaltına alındı.

Gürcistan’da Başbakan İrakli Kobakhidze hükümetinin AB’ye katılım müzakerelerini 2028’e kadar durdurma kararına karşı düzenlenen protestolar 6. gününde devam etti. Başkent Tiflis’in Şota Rustaveli Caddesi’ndeki parlamento önünde yerel saatle 20.00’de başlayan protestoda göstericilerin havai fişek ve yabancı maddeler fırlatmasıyla bir kez daha tansiyon yükseldi.
Polis, tazyikli su ile protestoculara müdahale etti. Parlamento binası önünden uzaklaştırılan protestocular, Cumhuriyet Meydanı’na geçti. Kısa süre sonra tekrar Şota Rustaveli Caddesi’ne dönen protestocular, barikat kurup polise havai fişek ve küçük taşlarla saldırdı.
Polisin müdahalesine rağmen protesto sabaha kadar devam etti.
Göstericiler sabah saatlerinde, hükümet aleyhinde “Ruslar”, “Köleler”, “Git, git” şeklinde sloganlar atarak protestoyu sonlandırdı.
Gürcistan İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, 22 göstericinin gözaltına alındığı belirtildi.
Gürcistan Başbakanı İrakli Kobakhidze, protestolara ilişkin düzenlediği basın toplantısında, “2020 yılının Kasım ayından bu yana dışarıdan finanse edilen 4 devrim teşebbüsüne şahit olduk. Dördüncü devrim girişimi ise diğerlerinden çok daha zayıf bir şekilde gerçekleşti. Gürcistan toplumu için son 4 yıl boyunca 4 devrim girişimini izlemek oldukça rahatsız ediciydi. ” ifadelerini kullandı.
Başbakan Kobakhidze, 28 Kasım’da yaptığı açıklamada AB ile müzakerelerin “şantaj aracı” olarak kullanıldığını gerekçe göstererek, 2028 yılının sonuna kadar askıya alındığını ifade etmişti.
Mart 2022’de AB üyeliği için başvuruda bulunan Gürcistan’a aday ülke statüsü, Aralık 2023’te verilmişti. Ancak ülkede tartışmalara neden olan ve “Rus yasası” olarak görülen “Yabancı Etkinin Şeffaflığı Hakkında” yasasının geçtiğimiz 29 Mayıs’ta yürürlüğe girmesinin ardından Gürcistan’ın AB’ye katılım süreci temmuzda askıya alınmıştı.

Sporu sanata dönüştürdüler: Koşarak haritada eser oluşturdu!

Sporu sanata dönüştürdüler: Koşarak haritada eser oluşturdu!

Sağlık uygulamaları, kullanıcılarını daha aktif bir hayata teşvik etmekle kalmıyor, aynı zamanda sanata da yönlendiriyor. Kanada’da yaşayan Duncan McCabe, Strava uygulamasıyla bin 126 kilometre yürüyerek bir animasyon hazırladı hazırladığı video kısa sürede sosyal medyada gündem oldu.

Cep telefonlarındaki sağlık uygulamaları, sadece egzersiz yapmak için değil, yaratıcı projeler üretmek için de kullanılmaya başlandı.
Kanada’nın Ontario bölgesinde yaşayan Duncan McCabe isimli kişi  Strava uygulamasıyla bin 126 kilometre yürüyerek bir animasyon hazırladı. 27 saniyelik bu video, sosyal medyada viral hale geldi.
McCabe, 10 kilometrelik mesafeleri 120 kez koşarak video için gereken görüntüleri oluşturdu. Strava yürüyüş, koşu ve bisiklet mesafelerini takip etmek isteyenler arasında oldukça popüler bir uygulama.
Strava sanatıyla ilgilenen tek kişi yalnızca  McCabe, değil. Londra’da yaşayan 59 yaşındaki bisikletçi Nicholas Georgiou, Strava ile dev bir ayı çizerek BBC’nin çocuklar için başlattığı bağış kampanyasına 2 bin dolar kazandırmıştı. Georgiou, bisikletini bir kalem gibi kullanarak sanatsal eserler yaratmayı sevdiğini belirtti.
Strava sanatı, sporu ve sanatı birleştiren yenilikçi bir yaklaşım olarak hızla popülerleşiyor. New Yorklu sanatçı Janine Strong, Strava ile İnci Küpeli Kız’ı çizerek dikkatleri üzerine çekti.
Strava sanatı, sanatçılara yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda zihinsel olarak da yaratıcı bir meydan okuma sunuyor.

Kedi öldürüp yediği iddia edilen kadına 1 yıl hapis cezası

Kedi öldürüp yediği iddia edilen kadına 1 yıl hapis cezası

ABD’den Allexis Ferrell (27) kediye acı çektirme, işkence yapma ve öldürmek suçundan 1 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ferrell’ın sokaktan rastgele yakaladığı bir kediyi öldürerek yediği ifade edildi.

Amerikalı bir kadın, hayvanlara eziyet etmekten bir yıl hapis cezasına çarptırıldı. ABD vatandaşı olan Ferrell’in vakası, göçmenlerin evcil hayvanları yediğine dair söylentileri besleyen ve internette yer alan birkaç olaydan biriydi. 27 yaşındaki Allexis Ferrell’in Ohio’da hayvana acı çektirme, işkence yapma ve öldürmek suçundan pazartesi günü 1 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ferrell’ın ağustos ayında sokaktan rastgele yakaladığı bir kediyi öldürerek yediği belirtildi. Komşuların ihbarıyla olay yerine gelen polisin vücut kamerasına yansıyan görüntülerde, kadının ellerinde ve yüzünde kan izleri olduğu görüldü. Ayrıca daha önce çocuk istismarı suçundan denetimli serbestlik koşullarını ihlal ettiği gerekçesiyle 18 ay daha hapis cezasına çarptırıldı.

Hakemin kararı izdihama yol açmıştı: Can kaybı 135’e yükseldi

Hakemin kararı izdihama yol açmıştı: Can kaybı 135'e yükseldi

Gine’de futbol maçı sırasında taraftarlar arasında çıkan olaylarda izdiham meydana gelmesi sonucu hayatını kaybedenlerin sayısının 135’e yükseldiği açıklandı.

Batı Afrika ülkesi Gine’nin Nzerekore kentinde 1 Aralık’ta futbol maçı sırasında çıkan çatışmanın ardından yaşanan izdihamda bilanço artıyor.

İnsan hakları örgütleri tarafından yapılan açıklamaya göre olayda 135 kişi hayatını kaybetti.

Açıklamada, güvenlik güçlerinin çatışmaya müdahale sırasında çok fazla göz yaşartıcı gaz kullandığı ve seyircilerin değil yetkililerin korunmasına öncelik verdiği ifade edildi.

Pazar günü Gine Geçici Devlet Başkanı Mamady Doumbouya onuruna düzenlenen yerel bir turnuva sırasında hakemin tartışmalı penaltı kararının ardından taraftar birbirine girmiş ve izdiham yaşanmıştı.

Yüzlerce kişinin sahaya indiği olaylarda polis göz yaşartıcı gaz ile müdahale etmişti.

Gine Başbakanı Amadou Bah Oury, olayın sorumlularının tespit edilmesi için soruşturma başlatıldığını ifade etmişti. Resmi açıklamada izdiham sonucu aralarında çocukların da bulunduğu en az 56 kişinin hayatını kaybettiği belirtilmişti.

Uzun boylular risk altında: Kanserin bu türü en çok onlarda görülüyor

Uzun boylular risk altında: Kanserin bu türü en çok onlarda görülüyor

Son yıllarda yapılan bilimsel araştırmalar, boy uzunluğunun kanser riskini artırabileceğine işaret ediyor. Özellikle uzun boylu bireylerin, daha kısa boylu akranlarına göre bazı kanser türlerine yakalanma olasılığının daha yüksek olduğu belirtiliyor. Peki, uzun boylular hangi kanser türüne daha yatkın?

Uzun boylu insanlarda, bazı kanser türlerinin daha sık görüldüğü ortaya çıktı. Uzmanlar, bu durumun biyolojik ve genetik faktörlerle bağlantılı olabileceğini belirtiyor. İnsan vücudu büyüdükçe hücre sayısı da artıyor ve bu artış, DNA kopyalama sırasında oluşabilecek hataların daha fazla olmasına yol açabiliyor. Daha fazla hücre, daha fazla bölünme demek; bu da kanser oluşma riskini artırabiliyor.
Dünya Kanser Araştırma Fonu ve Uluslararası Kanser Araştırma Fonu tarafından yapılan bir araştırmaya göre, uzun boylu insanlarda kanser riski daha yüksek.
Fanpage’in haberine göre yetişkinlikte boy uzunluğu ile artan kanser riski arasında güçlü bir ilişki bulunduğu bildirilen çalışmalara göre, pankreas, bağırsak, rahim ve yumurtalık kanserlerinin yanı sıra prostat, böbrek, cilt (melanom) ve meme kanserleri de uzun boylu bireylerde daha sık görülüyor.
2019 yılında British Journal of Cancer dergisinde yayınlanan, Choi ve arkadaşlarının yaptığı bir Güney Kore çalışmasında, 23 milyon yetişkin boy uzunluğu ve kanser görülme oranı yönünden 2009-2012 yılları arasında araştırılmıştır. 155cm ile altı boyu olan insanlar ile 171cm ve üzeri boyda insanların en kısa ve uzun olduğu grup olmak üzere toplam 5 grup; yaş, cinsiyet, sigara içme, alkol kullanma, fiziksel aktivite düzeyi, yaşadığı yer, kan basıncı, kilo, kan şekeri düzeyi ve kan kolesterol düzeyleri dengeli olarak dağıtılarak oluşturulmuştur.
5 yıllık takipte 750.000’den fazla kişide kanser teşhisi konulduğu belirlendi. Yapılan incelemede, her 5 cm’lik boy uzamasının, kanser görülme riskini %9 arttırdığı belirlendi. Bu çalışma sonucunda; uzun boylu olanlarda en çok tiroid, meme, lenf bezi, testis, böbrek tümörlerinde olmak üzere, beyin, ağız içi, tiroid, meme, akciğer, pankreas, karaciğer, mide, mesane, kalın barsak, prostat, yumurtalık, testis, rahim ağzı, rahim, cilt, lenf bezi, myelom isimli kemik iliği ve kan kanserinin daha fazla görüldüğü belirlenmiştir.
Sadece yemek borusu kanserinin uzun boylular ile kısa boylular arasında görülme oranı yönünden bir fark göstermediği belirlenmiştir. Güney Kore’de, boy artışı ile kanser artışı ilişkisi kadınlarda erkeklerden daha güçlü bulunmuştur.
İngiltere’de 1996–2001 yılları arasında, ortalama yaşı 56 yaşı olan, 1.297.124 kadın incelemeye alındı. Takipteki 5 yılda 97.376 kadında kanser oluştu. Boylara göre gruplar; 155 cm’den kısa olanlar, 155–159·9 cm arası, 160–164·9 cm arası, 165–169·9 cm arası, 170–174·9 cm arası ve 175 cm ve daha uzun olanlar şeklinde oluşturuldu.
Çalışma grupları sosyo-ekonomik durum, vücut-kitle indeksi, egzersiz alışkanlıkları, alkol kullanımı, sigara içmesi, adet başlama yaşı, ilk çocuk doğurma yaşı, doğum kontrol hapı kullanıp kullanmama durumu gibi çeşitli özellikler açısından dengelendi. Kanser görülme oranının, 155cm den kısa olanlara göre her 10cm boy uzamasında %16 arttığı belirlendi. Değerlendirilen 17 kanser bölgesinden 15’inde boy artması ile kanser görülme oranı artıyordu. Malign melanom isimli cilt kanseri %32 ile en fazla artan kanser türü iken, rektum denilen kalın barsak son kısmı kanseri%14 ile en az artma gösteriyordu.
Japonya’da yapılan bir çalışmada 40-69 yaş arasındaki 107,794 kişi değerlendirmeye alınmış, erkeklerde 4 grup (160cm’den kısa olanlar, 160-163cm arasında olanlar, 164-167cm arasında olanlar ve 168cm’den uzun olanlar) , kadınlar 4 gruba ((149cm’den kısa olanlar, 149-151cm arasında, 152-155cm, 156cm’den uzun olanlar) şeklinde ayrılıp, yaşam şekli, yaşadığı yer, sigara kullanımı, alkol kullanımı, spora ayırdıkları zaman, hipertansiyon olup olmadığı, şeker hastalığı varlığı, kilo, kadınlarda menopoza girip girmediği, adet görmeye başladığı yaş, hava kirliliğine maruz kalma gibi çeşitli faktörlere göre gruplara ayrılıp değerlendirildiğinde; erkeklerde 160cm’den kısa boylu olanlara göre 168cm’den uzun olanların %17 daha fazla kanserden öldükleri (Her 5 cm artışta risk %4 artmakta) belirlendi. Kadınlarda ise sadece yumurtalık kanserinde bir fark olduğu, diğer kanserlerde ise boy farklılığından kaynaklanan bir farklılığın olmadığı belirlendi.
Birleşik Krallık Milyon Kadın Çalışması’nda, 10 yıl boyunca yaklaşık 1,3 milyon kadının sağlığı incelenerek bu ilişki araştırıldı ve 17 kanserin 15’inde boy uzamasıyla riskin arttığı saptandı. Özellikle, her 10 santimetre boy artışının kanser riskini yaklaşık %16 oranında artırdığı belirlendi. Benzer bir artış erkeklerde de gözlemlendi. Queensland Üniversitesi’nden Profesör Susan Jordan ve araştırmacı Karen Tuesley, boy ile kanser riski arasındaki ilişkinin farklı etnik kökenler ve gelir düzeyleri gibi faktörlerden bağımsız olarak bulunduğunu belirterek, bu bağlantının olası nedenlerini incelediklerini açıkladı.
Yetişkinlikte daha uzun boylu olan kişilerin belirli kanser türlerini daha fazla geliştirme olasılığı, henüz tam olarak anlaşılamamış olsa da, bu durumu açıklayabilecek birkaç hipotez bulunuyor.
İlk teori, daha uzun boylu kişilerin vücutlarında daha fazla hücre bulunması nedeniyle kanser gelişme riskinin artabileceğini öne sürüyor. Uzmanlar, uzun boylu bireylerin daha uzun organlara sahip olduklarını ve bu organlarda daha fazla hücrenin bulunduğunu, dolayısıyla DNA hasarının birikme potansiyelinin arttığını belirtiyor. Bu, hücre bölünmesinin daha fazla olduğu anlamına gelir ve dolayısıyla kanser gelişme olasılığı artar. Diğer bir hipotez ise, insülin benzeri büyüme faktörü 1 (IGF-1) adlı hormonun seviyelerinin, daha uzun boylu insanlarda daha yüksek olmasının, kanser riskini artırabileceğini savunuyor. IGF-1, çocukların büyümesine yardımcı olurken, yetişkinlerde de hücre büyümesi ve bölünmesini teşvik ediyor. Araştırmalar, bu hormonun yüksek seviyelerine sahip kişilerin meme veya prostat kanseri gibi hastalıkları geliştirme riskinin daha yüksek olduğunu gösteriyor. Ancak bu iki faktörün birleşiminin, uzun boylu insanlarda kanser riskinin neden arttığını tamamen açıklamak için yetersiz olduğu düşünülüyor. Uzmanlar, bu konuda daha fazla araştırma yapılması gerektiğini belirtiyor.
Araştırmacılar, uzun boyun yalnızca genetik faktörlerle değil, aynı zamanda çocukluk dönemindeki beslenme ve büyüme koşullarıyla da ilişkili olabileceğini belirtiyor. Uzun boylu bireylerin, büyüme hormonlarına daha fazla maruz kalmasının da bu riski artırabileceği düşünülüyor.

Avustralya’daki uyuşturucu operasyonunda rekor kırıldı

Avustralya'daki uyuşturucu operasyonunda rekor kırıldı

Avustralya’da ülkenin en büyük kokain operasyonu gerçekleştirildi. Operasyon sırasında 500 milyon dolar değerinde iki tondan fazla kokain ele geçirildi.  İkisi çocuk 13 kişi hakkında hukuki işlem başlatıldı.

Avustralya polisi ülkenin en büyük kokain operasyonunu gerçekleştirdi. Polis tarafından yapılan açıklamada, 500 milyon dolar değerinde iki tondan fazla kokain ele geçirildiği bildirildi. Kaçakçıların uyuşturucuyu Avustralya’ya sokmak için kullandığı balıkçı teknesi Brisbane açıklarında yakalandı. İkisi çocuk 13 kişi hakkında hukuki işlem başlatıldı. Şüphelilerden ikisi tekneyi kullanırken diğer 11 kişinin sahilde uyuşturucu transferi için beklediği aktarıldı. “Tyrrendor Operasyonu” olarak isimlendirilen operasyon kapsamında tutuklananlardan birinin Comanchero Outlaw Motosiklet Kulübü’nün Brisbane şubesinin başkan yardımcısı olduğu belirtildi. Adalet Bakanlığı’na göre motosiklet çeteleri, kulüplerini uyuşturucu kaçakçılığı için paravan olarak kullanıyor. Uyuşturucunun kaynağı henüz tespit edilemezken soruşturmanın sürdüğü aktarıldı.